Prof. Dr. Ekrem Buğra Ekinci
  • Biyografi
  • Kitaplar
  • Makaleler
    • Aktüel
    • Akademik
    • English
    • Arabic
    • Diğer Diller
  • Programlar
    • Televizyon
    • Radyo
    • Youtube
  • Yazışmalar
    • Tüm Sualler
    • Sual Başlıkları
    • Sual Gönder
  • Biyografi
  • Kitaplar
  • Makaleler
    • - Aktüel
    • - Akademik
    • - English
    • - Arabic
    • - Diğer Diller
  • Programlar
    • - Televizyon
    • - Radyo
    • - Youtube
  • Yazışmalar
    • - Tüm Sualler
    • - Sual Başlıkları
    • - Sual Gönder

Sual Başlıkları

“Zekât-Fıtra-Sadaka”

için arama neticeleri gösteriliyor
  • Sual: Hayat sigortası fonunda paramız var. Ayrıca Emekli Sandığı’nda maaşımızdan yapılan kesintiler birikiyor. Bunların zekâtını verecek miyiz?
    Cevab: Tekâüt sandığı ve hayat sigortası fonunda biriken paralar, rehin verilen mala veya mükâteb, yani efendisiyle belli bir meblağı ödeyince hürriyetine kavuşmak üzere anlaşma yapan kölenin kazandığı mallara kıyas edilmiştir. Nasıl ki bunlar nisâba katılmıyor ve zekâtı da verilmiyorsa, tekâüt ve hayat sigortası fonunda biriken paraların da ele geçmedikçe zekâtının verilmesi gerekmeyecektir. Çünki zekât vermek için hem mal, hem de mülk olması, yani elinde ve salâhiyetinde bulunması lâzımdır.
    21 Haziran 2010 Pazartesi
  • Sual: 14 ayar altın ile 22 ayar aynı ağırlıkta altın kâğıt paranın olmadığı yerde nasıl alınır?
    Cevab: O kadar 14 ayar ile başka bir mal beraberce semen yapılır. 14 ayar altının içinde ne kadar altın varsa, o kadar gram 22 ayar ile değiştirilse faiz olmaz. İmam Muhammed ve Züfer böyle buyurmuştur.
    21 Haziran 2010 Pazartesi
  • Sual: Zekâtını yanlış hesab edip fazla veren kimse bunu sonraki senenin zekâtına mahsup edebilir mi?
    Cevab: Sonraki birkaç senenin zekâtına mahsub edebilir. (İbn Âbidîn.)
    21 Haziran 2010 Pazartesi
  • Sual: Toprağımı kiraya verdim. Dolapla sulanıyor. Adam zekâtını vermiyor. Ben verirken 20'de 1 mi, 10'da 1 mi vereceğim?
    Cevab: İmam Ebu Yusuf ve Muhammed’e göre uşru kiracı vereceğinden hiç verilmese de olur. Zekât burada 20'de 1'dir. Çünki kiralar buna göre taayyün eder.
    21 Haziran 2010 Pazartesi
  • Sual: Dut ve asma yaprağından uşr verilir mi?
    Cevab: Meyvesi olmayıp bey’ için yetişdirilen ağaçların ve istifâde edilen dut yapraklarının uşru verilir. (İbn Âbidîn.)
    21 Haziran 2010 Pazartesi
  • Sual: Bir şirkete web sayfası yaptık. Alacağımızı nisaba katacak mıyız?
    Cevab: İcâre veya istisnâ yoluyla olan alacaklar nisaba katılmaz, zekâtı da verilmez.
    21 Haziran 2010 Pazartesi
  • Sual: Bir kimse fakire para hediye etse; sonra bunu zekâtına saymak istese câiz midir?
    Cevab: Önce hibeden rücu ettim der. Sonra mal hâlen fakirin elindeyse bunu zekâtına sayması câiz olur. Değilse olmaz. (Hindiyye.)
    21 Haziran 2010 Pazartesi
  • Sual: İlim talebesine, zengin de olsa zekât verilir. Kendi malının zekâtını verir mi?
    Cevab: İlim talebesi ve muallimi, gâziler, memleketinde zengin olan yolcu, âmil, zengin de olsa zekât alabilir. Kendi malından zekât verecektir. (İbn Âbidîn.)
    21 Haziran 2010 Pazartesi
  • Sual: Zekât vekili kendisine umumî vekâlet verilmiş olmasa bile, bir başkasını vekil tayin edebilir. Bu da bir başkasını, bu da bir başkasını edebilir mi?
    Cevab: Edebilir. (Tahtavî; Dürerü’l-Hükkâm, III/881.)
    21 Haziran 2010 Pazartesi
  • Sual: Uşrunu verdiğim mahsulleri satıp, parasını aldım. Bundan başka nisabı dolduran param da vardı. Birkaç ay sonra zekât verme günüm geldi. Bu mahsullerin parasının zekâtını da verecek miyim?
    Cevab: Bir kimse öşrünü verdiği mahsulü satsa, nisab mikdarı başka parası da varsa, buna katar ve bunun zekât verme gününde beraberce zekâtlarını verir. Başka parası nisab mikdarı değilse, ikisi birlikte nisabı dolduruyorsa, bu tarihten itibaren bir sene geçince zekât verir. (Cevheretü’n-Neyyire; İbn Âbidîn; Hindiyye.)
    21 Haziran 2010 Pazartesi
  • Sual: Zekâtını, zekât almaya ehil olmayan birine veren kimse zekâtını tekrar verecek mi? Zekâtı alan ne yapacak?
    Cevab: Zekât almaya ehil olmadığını araştırdığı halde bilmiyorsa, zekâtını tekrar vermez. Kıble gibidir. Ama araştırmadan veya zengin olduğunu bilerek vermiş ise zekâtı tekrar verir; zekâtı böyle alan zengin ise bir kavle göre iade eder, bir kavle göre tasadduk eder. (İbn Âbidîn, Zekât bahsi.)
    21 Haziran 2010 Pazartesi
  • Sual: Fakirim. Fakir vekiliyim. Zengin kızkardeşim zekâtını vermem üzere beni umumî vekil etti. Zekâtı, vekili olduğum fakir namına alabilir miyim? Vekili olduğum fakir başka şehirdedir. Onun zekâtını ayırıp bir kenara koymakla zekât verilmiş olur mu?
    Cevab: kimse her iki tarafın vekili olamaz. Zengin sizi umumi vekil eder. Siz de fakir olduğunuz için bu zekâtı alıp yiyebilirsiniz. Vekili olduğunuz fakir namına ayırmakla da zekât verilmiş olmaz. Zekâtta teslim şarttır. O fakir bir başkasını vekil eder, o kimse vekil olarak teslim alır. Zekâtı farzolduktan sonra bir sene içinde verebilirsiniz.
    21 Haziran 2010 Pazartesi
  • Sual: Bir insan gelecek senelerin zekâtını verse ve arada fakir olsa sonra yine zengin olsa bu zekâtlar muteber mi?
    Cevab: Nisaba mâlik olan bir kimse, birkaç senenin veya birkaç nisabın zekâtını önceden verse sahih olur. Arada fakir olup sonra yıl içinde tekrar zengin olması vaziyeti değiştirmez. Ama nisab tamamen elinden çıkarsa, önceden verdikleri sadaka olur. (İbn Âbidîn, Koyun zekâtı bahsi sonu.)
    21 Haziran 2010 Pazartesi
  • Sual: Kadının 50 gr altın mehr alacağı var. 50 gr altın da malı var. Zekât verecek midir?
    Cevab: Mehrini alınca bir sene geçtikten sonra kırkta birini verir. Mehr alacağı 100 gr olup hiç malı olmasaydı da böyle idi. Ama elindeki mal 100 gr olsaydı, mehrini aldıktan sonra bir sene beklemeyip, elindeki malın ilk zekât tarihinde hepsinin zekâtını verir. (İbn Âbidîn, Malın zekâtı bahsi.)
    21 Haziran 2010 Pazartesi
  • Sual: Altın ağırlıkla alınıp satılması gerektiği için, bugün altın sikkeler tane ile muamele gördüğünden dolayı, zekât verirken altının ağırlığı düşünülmezse zekât sahih olmaz mı?
    Cevab: Olur. Akidde altın orada değilse, ağırlığını düşünmek gerekir. Zekâtta zaten teslim şarttır.
    21 Haziran 2010 Pazartesi
  • Sual: Umumî vekil edince tayin edilen para teayyün eder mi? Zekâtta paranın teayyün etmesi fakire gösterirken mi olur? Yoksa kendi başına şunu zekât olarak vereceğim diye niyet etse de teayyün etmiş olur mu?
    Cevab: Vekile verilen para, tayin ile teayyün eder. O para ile işi yapması gerekir. Aksi takdirde vekâleti sona erer. Kendi parasına karıştırabileceği söylenirse, teayyün etmez. Zekâtta para teayyün etmez, gösterdiğini değil de, başkasını verebilir. Çünki zekât bir akid değildir. Zekât için ayırdığını da vermek zorunda değildir.
    21 Haziran 2010 Pazartesi
  • Sual: Zimmî olmayan gayrımüslime sadaka verilir mi?
    Cevab: Gayrımüslime zekât ve fıtra verilmez. İmam Muhammed’in Siyer-i Kebîr kitabından naklen bir müslümanın, kâfir bir harbîye veya müstemine (pasaportlu harbîye) yahud zımmîye (gayrımüslim vatandaşa) sadaka vermesi ve ondan hediye kabul etmesi câizdir. Zira Hazreti Peygamber kıtlık senesinde Mekke-i mükerremeye 500 altın göndermiş; bu parayı Mekke'nin fakirlerine dağıtmak için Ebû Süfyan bin Harb ile Safvan bin Ümeyye'ye vermelerini emir buyurmuştur. Bir de sıla-i rahim (akrabaya yardım) her dinde makbuldür. Başkasına hediye vermek güzel ahlâktandır. Zeylaî de bunu söylemiştir. (İbn Âbidîn, Masrif bahsi)
    21 Haziran 2010 Pazartesi
  • Sual: Müteahhidim. İnşaat için demir alıyorum. Bunun zekâtını verecek miyim?
    Cevab: Sanat sahiplerinin âletlerinden, sabun gibi aynının eseri kalmayanlardan zekât yoktur; usfur ve safran gibi eseri kalanları için, üzerinden sene geçerse zekât gerekir. Koku satanların şişeleri ile ticaret için satın alınan at ve eşek etleri ve bunların yularlarıyla çulları, satmak için alınırsa zekâtlarını vermek gerekir; satmak için alınmamışsa bunlarda zekât yoktur. (İbn Âbidîn.)
    21 Haziran 2010 Pazartesi
  • Sual: Birkaç senenin zekâtını önceden vermek câiz midir?
    Cevab: Câizdir. (Nimeti İslam; İbn Âbidîn.)
    21 Haziran 2010 Pazartesi
  • Sual: Bir çeyrek altını bir fakire verip, bunun 20 lirası fıtramdır desem, sonra bu kısmını satın alsam olur mu?
    Cevab: Bir kimse taksim edilebilir malının bir hissesini başkasına satabilir. Ama ayırmadan hibe edemez; sadaka veremez. Çünki kabz esastır. Ancak bu altını iki fakire sadaka verebilir. Tamamını fıtra olarak verse câiz olur, ama bunu 20 liraya geri alması uygun değildir. Çünki çeyrek altın 75 liradır. Fakirin malını rızasıyla bile olsa ucuza almak mekruhtur.
    21 Haziran 2010 Pazartesi
  • Sual: Bir kadının altın veya parası olmayıp, elmas, inci gibi mücevherleri ile nisabı dolduruyorsa fıtra vermesi ve kurban kesmesi gerekir mi?
    Cevab: Tatarhaniyye bunun ihtilaflı olduğunu söylemektedir. O halde vermek ve kesmek de câizdir. Vermeyip kesmemek de câizdir. Ancak elinde ayrıca nakit parası olan kadın fıtra verir ve kurban keserse hilaftan kurtulmuş olur, parası olmayan da kesmeyebilir.  (İbni Abidin, Masrif babı)
    8 Kasım 2010 Pazartesi
  • Sual: Sadakayı fıtr Müslüman olmayan birine verilir mi?
    Cevab: Zekât Müslüman olmayan birine verilmez. Araştırıp verdikten sonra böyle olduğu anlaşılırsa yeniden verilmez. Sadaka-ı fıtr ihtilaflı olmakla beraber İmam Ebu Yusuf bunu caiz görmez ve fetva da böyledir. Zimmî olsun, harbî olsun gayrımüslime sadaka ve kurban eti verilir. İmam Muhammed Siyer-i Kebir’de böyle söylüyor. Nitekim Mekke-i mükerremede kıtlık olduğu bir sene Hazret-i Peygamber, burada dağıtılmak üzere Medine-i münevvereden Ebu Süfyan ile Safvan bin Ümeyyeye 500 altın göndermiştir (İbni Abidin)
    8 Kasım 2010 Pazartesi
  • Sual: Hayvan zekâtına erkek hayvanlar da dâhil midir?
    Cevab: Zekât, sâimenin, yani senenin yarısından fazla otlakta otlayan küçükbaş (koyun, keçi) veya büyükbaş (sığır, manda, deve) hayvanların erkeklerine de, dişilerine de farzdır. (Fetâvâ-yı Hindiyye, Sâime Zekâtı)
    15 Nisan 2011 Cuma
  • Sual: Satmak, yemek , yük taşıtmak niyetiyle ahırda beslenen hayvanların zekâtı var mıdır?
    Cevab: Eti veya yük taşıması için beslenen hayvanlarda hiç zekât yoktur. Ticaret için (satmak için) ahırda beslenen veya velev senenin yarısından fazla otlakta otlayan hayvanlarda ticaret zekâtı vardır. Bunun nisbeti de zekât nisbeti olan kırkta birdir. Sâime olan bin koyunun zekâtı bir yılda on koyun iken, ticaret için olan bin koyunun bir yıllık zekâtı yirmi beş koyundur. Sâime olan hayvanı sonradan satmaya niyet etse ticaret malı olmaz. Ama ticaret için aldığı hayvanları satmayıp beslemeye niyet etse ve sâime yapsa, sâime olur ve sâime zekâtına girer.(Fetâvâ-yı Hindiyye, Sâime Zekâtı)
    15 Nisan 2011 Cuma
  • Sual: Birkaç kişi zekât ve fıtralarını vermem için bankaya para yatırmış. Halbuki fıkıh kitaplarında “İki zenginin de vekili olan kimse, bunların zekâtlarını, haberleri olmadan karıştırır, sonra fakire verirse, zekât verilmiş olmaz. Vekil sadaka vermiş olur. Zekâtları karıştırınca, kendi mülkü olur. Fakire, kendi malını vermiş olur” diyor. Bu halde nasıl davranmak icap eder?
    Cevab: Birkaç kişi, zekât veya fıtrasını bankaya yatırarak göndermiş ise, bunun karışmasını zaten önceden kabul etmiştir ve buna zımnen izin vermiş demektir. Nitekim fıkıh kitaplarında “Zenginlerin izni ile karıştırmış ise veya karıştırdıktan sonra ve fakirlere vermeden önce izin almış ise, caiz olur. Fakirlerin vekili olan kimse, aldığı zekâtları, habersiz karıştırıp, sonra fakirlere dağıtması caizdir. Zenginlerin vekilinin de, bunlardan izinsiz karıştırdıktan sonra vermesi caiz olur da denildi” diyor. Buradan anlaşılıyor ki, izinsiz karıştırmaya cevaz veren zayıf bir kavil de vardır. (İbni Âbidin, Zekât bahsi başı)
    8 Ağustos 2011 Pazartesi
  • Sual: Emlâkçıyım. Komisyon alacağıma karşı müşteri sened verdi. Kendisi kayıptır. Bu borç zekât nisabına katılır mı?
    Cevab: Kirâ (ve ücret) alacaklarının zekâtı verilmesi hususunda iki rivâyet vardır: Bir rivâyete göre, alacağını alıp üzerinden sene geçmedikçe zekât yoktur. Çünkü menfaat, hakikî mal değildir. Mehir gibi olur. Zâhir rivâyete göre ise zekâtı verilir. Nisap miktarı eline geçtiği zaman zekâtı vermek vâcip olur. Çünkü menfaatler hakikatte maldır. Ancak zekâtın vâcip olması için mahal değildir. Çünkü nisap olmaya yaramazlar. Bunlar bir sene devam etmezler. Bütün bu söylenenler, o kimsenin aldığı borçtan başka malı olmadığına göredir. Başka malı varsa, bu borç kazanılmış mal gibi, olur ve elindekine katılır. O halde alacaklının başka malı varsa, kirâ (ve ücret) alacağını nisaba katar. Eline geçince zekâtını verir. Hiç malı yok da sadece kirâ (ve ücret) alacağı varsa, bu alacak nisab mikdarını aşsa bile nisaba katılmaz. Dolayısıyla zekâtı verilmez. Bu borcun nev’i, yani zayıf, orta ve kuvvetli alacak olup olmadığı hususunda da üç rivâyet vardır. Zâhir rivayete göre ise orta borçtur. (İbni Âbidin, Zekât bahsi) Şu kadar ki senedli olmakla beraber borçlunun kayıp olması itibariyle alacağınızın zayıf alacak olduğu anlaşılıyor. Zayıf alacak nisaba katılmaz, ele geçtikten sonra o senenin zekâtı verilir.
    8 Ağustos 2011 Pazartesi
  • Sual: Şu işim olursa bir dana keseceğim diye adamıştım. O işim oldu. Fakat daha danayı kesmeden zekât günüm geldi. Dananın bedelini nisaptan düşecek miyim?
    Cevab: Her nevi borç zekât nisabından düşülür, kalanı nisaba ulaşıyorsa kırkta biri verilir. Ama adak, kefaret ve hac borcu böyle değildir. Çünki bunları isteyen yoktur. Borcun nisaptan düşülebilmesi için zekât, haraç, nafaka, mehr gibi bir alacaklısının bulunması, yani kul borcu olması gerekir. (İbni Âbidin, Zekât bahsi)
    14 Ağustos 2011 Pazar
  • Sual: Müteahhidim. Üzerine bina yapmak üzere aldığım arsaya zekât düşer mi?
    Cevab: İbni Âbidin hazretleri zekât bahsinin başında sâime zekâtını anlatmaya başlamadan hemen evvel diyor ki: “Haraç veya öşür yerini ticaret için satın alırsa ticaret zekâtı vermesi icab etmez. Ona düşen sadece yerin hakkı olan öşür veya haracı vermektir. Ücret ve kira meselesinde arazi öşüriyye ise öşür bilittifak kira ile alana aittir. Müftabih olan İmameyn'in kavline göre de, ücretle tutana aittir. Ama yerlerin ikisi de haraç yeri olursa haracını yerin sahibi verir. Kira veya ücretle olan kimse bu yerlerden çıkan mahsulde ticareti niyet ederse iki hak bir araya gelmediği için câiz olur. Bunu Halebî söylemiştir.  Ben derim ki: Bu meseleyi (ticaret için tohum alırda o tohumu ekerse)  şeklinde kurmak icab eder ki, iki hak bir araya gelmesin diye ta'lil sahih olabilsin. Kendi yerinden çıkan mahsulde ticarete niyet ederse sahih olmadığını biliyorsun, çünkü akid yoktur. Arazisinden çıkan mahsul ticaret malı değildir, binaenaleyh onda zekât yoktur.

    Şârih'in söylediği «Ticaret için satın alınan yerde zekât yoktur; onda yalnız öşür veya haraç vardır» sözü hakkında Bedâyi sahibi; «Ulemamızdan meşhur rivayet budur» demiştir. İmam Muhammed' den bir rivayete göre zekât da lâzımdır. Çünkü ticaret zekâtı yer için lâzımdır. Öşür ise çıkan mahsul için yer için verilir. Bunların ikisi de ayrı ayrı şeylerdir. Binaenaleyh bir malda iki hak bir araya gelmiş olmaz. Zahir rivayetin vechi şudur: Vücûbun sebebi hepsinde birdir. Zira hepsinde yere izafe edilir ve yerin öşürü, yerin haracı, yerin zekâtı denilir. Bunların hepsi Allah'ın hakkıdır. Allahü teâlâ'nın üreyen mallara ilişkin haklarında bir mal sebebiyle iki hak vâcip olmaz. Meselâ ticaretle beraber kırda otlayan hayvanlarda zekât yoktur.

    Malın zekâtı bahsinde metin sahibinin “Burada ticaret malından murad, para olmayan şeylerdir. Haraç arazisinde ve benzerinde niyetin sahih olmaması, yukarıda arz ettiğimiz vecihle mâni bulunduğundandır. Yoksa arazi eşyadan sayılmadığı için değildir. Dikkatli ol!” sözlerini şerhederken de diyor ki:  «Haraç arazisinde niyetin sahih olmaması, mâni bulunduğundandır. Bu cümle Zeyleî'nin itirazına cevaptır. Zeylaî, «Haraç arazisinde zekât vâcip değildir. Velev ki satın alırken ticareti niyet etsin. Halbuki o da arazlardandır» demiştir. Bunun cevabı sâime bâbından az önce geçen şu sözdür: «Esasen altın, gümüş ve otlak hayvanlarından başka mallarda ticaret niyeti olursa iki defa zekât vermeye müeddî bir mâni bulmamak şartı ile zekât verilir.» «Yoksa arazi eşyadan sayılmadığı için değildir» cümlesi, Dürer sahibine red cevabıdır. O, Zeylaî'nin itirazına, «yer araz değildir» diye cevap vermişti. Bahır sahibi diyor ki: «Bu söz reddedilir. Çünkü biliyorsun arazın burada doğru tefsiri, para olmayan şeydir.» Zeylaî şöyle de itiraz etmişti: «Bir kimse öşür arazisi satın alır da eker yahut ticaret için tohum alır da ekerse öşür vâcip olur. Zekât vâcip olmaz. Zira öşürle zekât bir yere gelmez.» Buna da Şârih'in dediği gibi «mâni vardır» diye cevap verilir. Dürer'de ve ona tebean Bahır'da şöyle cevap verilmiştir: «Tohumda zekât vâcip olmaması, ancak ekildikten sonra meydana gelmiştir. Bu zarar etmez. Çünkü evvelce geçtiği vecihle ticaret için satın alınan kölede mücerret hizmeti niyet etmek zekâtın vâcip olmasını ıskat ederse, niyetten daha kuvvetli olan tasarrufun ıskât etmesi evleviyette kalır.»

    Netice itibariyle ticaret niyetiyle alınan arazi, eğer ekilip öşür veya haraç veriliyor değilse, ticaret eşyası sayılır ve zekâtı verilir.
    14 Eylül 2011 Çarşamba
  • Sual: İlmihalde bey' ve şirâ bahsini okuyordum. Bir yeri anlayamadım: "Deyni veresiye, yani deyn karşılığı olarak borçluya da satmak bâtıldır. Yani, alacağı yerine başka bir şeyi ileride alması bâtıldır" diyor. Daha ileride: "Fakirin, zekâtı teslim almadan satması fâsiddir. Ganimet malını taksim edilmeden önce satmak fâsiddir. Yanında bulunmayan şeyi müsteriye tarif etmeden satmak fâsiddir. Müşteri, malı alırsam, bu para, malın semeni olsun, malı almazsam, parayı geri gönder derse, fâsid olur. Alacağını veresiye satmak fâsiddir" diyor. Önceki ifadelerde, sonrakilerde olduğu gibi niçin bâtıl değil de fâsid oluyor?
    Cevab: Zekâtta fakirin ve ganimette gâzinin hakkı olduğu için, fâsid oluyor. Deyni deyn ile satmakla aynı şey değildir. Yanında olmayan mal deyn değildir, mal onundur, vardır; ancak müşteriye tarif etmediği için fâsid oluyor. Eğer ortada böyle bir mal olmasaydı, bâtıl olurdu.
    21 Eylül 2011 Çarşamba
  • Sual: Hazret-i Ömer devrinde zekât toplayan memurların kadın olduğu rivâyeti ne derece doğrudur?
    Cevab: Kadı Ebu'l-Abbas Ahmed bin Said'in et-Teysîr fî Ahkâmi't-Tes'îr adlı eserinde şöyle deniyor: "Muhtesibde bulunması gereken şartlardan biri de erkek olmasıdır. Çünkü bu hususta erkek oluşu gerektiren sayılamayacak kadar sebep vardır. Bu hususta, Hazreti Ömer'in pazarlardan birinde Şifâ el-Ensâriyye adlı bir kadını -ki Süleyman bin Ebî Hasme'nin annesidir- hisbe vazifesine getirdiği karşı delil olarak ileri sürülemez. Zira hüküm gâlibe göredir, nâdire değil. Bu ise nevâdirdendir ve muhtemelen kadınların işleriyle alâkalı hususî bir mevzuda olmuştur."
    İbnül-Arabî, Ahkâmü'l-Kur'ân'da "Ben onlara hükümdarlık eden bir kadın buldum" (Neml 27/23) âyet-i kerimesi ile alâkalı der ki: Hazret-i Ömer'in bir kadını pazarda hisbe ile vazifelendirdiği rivayet edilir ki sahih olmayan bu rivayete iltifat edilmez. Bu rivayet, bid’at ehlinin hadislerde yaptıkları desiselerdendir.

    İbn Abdilber el-İstîâb'da şöyle der: “Semra bint Nehîk el-Esediyye, Resulullah aleyhisselâm zamanına ulaştı. Pazarlarda dolaşır, emri maruf ve nehyi münker ederdi. Bunu temin için de yanında taşıdığı bir kamçı ile insanlara vururdu”. İbn Abdilberr’in Semrâ’nın terceme-i hâline bakılırsa, Kadı İbni Sa'id'in "O kadının vazifesi kadınlarla alâkalı hususî bir mevzudaydı” sözü, İbnü’l-Arabî’nin sözündeki müşkili çözebilir.

    Nitekim kadının tesettürsüz olarak cemaat içine çıkması, erkeklere karışması, onlarla görüşmesi kendisi için kolay ve rahat değildir. Zira o eğer gençse kendisine bakmak ve onunla konuşmak haramdır. Eğer örtüsüz olarak dolaşıyorsa, bu câiz değildir. Belki de Semrâ hicab âyetinden evvel bu işi yapardı. Veya tayin edilmeksizin, kendi inisyatifiyle yapardı veya İstîâb’da da geçtiği üzere çok yaşlıydı. (Kettânî, Terâtib)
    22 Eylül 2011 Perşembe
  • Sual: Kadının kocasına veya başkasına borç verdiği altınlarının zekâtını vermesi gerekir mi?
    Cevab: Borç senetli veya şahitli ise yahud inkâr edilmiyorsa, borçlu da müflis değilse kadın bu borcun zekâtını verecektir.
    29 Kasım 2011 Salı
  • Sual: Zekâtı verilmeyen mal, eşya, altın haram mal mı sayılır? Yoksa sadece zekâtı verilmediği için günaha mı girilmiş olur?
    Cevab: Zekât verilmediği için günaha girilir. Zekât o malın aynına tealluk etmez (bizzat kendisine düşmez). Benzerinden de verilebilir. Bunun için mal haram olmaz. Ama bir sene geçtikten sonra hâlâ zekât vermemişse, o malda başkasının hakkı olduğu için günaha girer ve gittikçe günahı artar. Haram olan, malın kendisi değildir. nitekim zekât farz olduktan sonra, bu mal helâk olsa, zekât verilmez veya mükellef ölse, ödemediği zekât terekesinden verilmez. Uşru verilmeyen mahsulü yemek ise haramdır. Yedikden sonra da, vermek lâzımdır.
    29 Kasım 2011 Salı
  • Sual: Sadaka ve sıla-i rahim ömrü uzatır buyruluyor. Ömür müddeti belli değil midir?
    Cevab: Ömür belli, ama Allahü teâlâ dilerse uzatabilir. Sıla-i rahm ve sadakayı da buna sebep yapmıştır. Cenab-ı Hak kaderine mahkûm değildir. Allah’ın ilminde zaten sıla-i rahm veya sadaka ile ömrünün uzayacağı bellidir.
    8 Aralık 2011 Perşembe
  • Sual: Vâdeli alacaklar, zekâta dâhil edilir mi?
    Cevab: Vâdeli alacaklar zekât nisabına katılır. Zekâtı, hemen veya alacak tahsil edilince geçmiş senelerle beraber verilir.
    23 Aralık 2011 Cuma
  • Sual: Ahmed, Mehmed’i zekâtını Ali’ye vermesi için vekil edip, bir altın verse ve Mehmed de o altını kendi altınlarıyla karıştırsa, Mehmed o karışımdan her hangi bir altını Ali’ye verse, Ahmed’in zekâtı verilmiş olur mu?
    Cevab: Mehmed baştan umumî vekil tayin edilmişse, yani dilediğini yap denmişse, verebilir. Etmemişse, Ahmed işitip izin verirse, altın da henüz fakirin elinde ise câiz olur. Ahmed izin vermezse, Mehmed sadaka vermiş olur. Zekâtı ödemesi gerekir.
    23 Aralık 2011 Cuma
  • Sual: Fıkıh kitaplarında "Deyni veresiye, yani deyn karşılığı olarak borçluya da satmak bâtıldır. Yani alacağı yerine başka bir şeyi ileride alması bâtıldır." ve "Fakirin, zekâtı teslim almadan satması fâsiddir. Ganimet malını taksim edilmeden önce satmak fâsiddir.” Neden birinde bâtıl, diğerinde fâsid deniyor?
    Cevab: Zekâtta fakirin ve ganimette gâzinin hakkı olduğu için, fâsid oluyor. Deyni deyn ile satmakla aynı şey değildir. Yanında olmayan mal deyn değildir, mal onundur, vardır; ancak müşteriye tarif etmediği için fâsid oluyor. Eğer böyle bir mal mevcut olmasaydı, bâtıl olurdu.
    23 Aralık 2011 Cuma
  • Sual: Düğünde evlenene takılan altın zekât yerine geçer mi? Zekâta niyet edilse mesuliyet kalkmış olur mu?
    Cevab: Düğün veya herhangi bir yerde verilen hediyeye zekât diye niyet edilirse ve verilen de zekât almaya ehil ise zekât yerine geçer (İbni Abidin).
    9 Şubat 2012 Perşembe
  • Sual: Bir hayvanı kurbanlık olarak aldık. Sonra onu kesmekten vazgeçip yerine başka kesilse, o beslense, câiz olur mu?
    Cevab: İkinci hayvanın kıymeti birinciden fazla veya ona eşit ise câiz olur. Değilse, yani daha düşükse, aradaki fark sadaka olarak verilir. (İbni Abidin)
    9 Şubat 2012 Perşembe
  • Sual: Hanıma olan mehr borcunu, kurban ve zekât için nisab hesabına katmamız gerekiyor mu? Biz borç olarak katacak mıyız? Hanım alacaklı olarak katacak mı?
    Cevab: Mehr borcu nisaba katılır, yani erkek bu borcu zekât nisabından düşer. Çünki ödemekle mükelleftir. Ancak mehr alacağı kadın için nisaba katılmaz, zekâtı verilmez. Kadın bu alacağı ile zengin sayılmaz. Çünki mehr, zayıf borçtur. Alabileceği şüphelidir.
    13 Şubat 2012 Pazartesi
  • Sual:
    Cemiyette ihtiyaç sahipleri varken, servet sahibi olmak ne derece meşrudur?
    Cevab: İslâmiyette mülkiyet hakkı masundur (dokunulmazdır). Âyet-i kerimede buyuruluyor ki: “Herkes için çalıştığı kadarı vardır”. İnsanlar günaha girmeden, hak yemeden dilediği kadar kazanır; haram işlemeden dilediği gibi de harcar. Buna kimse karışamaz. Zengin olmak, mal kazanmak, refah içinde yaşamak suç değildir. İbrahim aleyhisselâmın yalnızca koyunlarının iki vâdiyi doldurduğu bilinir. Kur’an-ı kerimde mal için hayır tabiri kullanılır. Davud ve Süleyman aleyhisselâmın zenginliği malumdur. Hazret-i Peygamber, fakirliği tercih etmiştir. Esasında çok zengindi. Ganimetlerin beşte birinin beşte biri ona aitti. Hazret-i Hasan ve Hüseyin de çok zengindi. Eshab-ı kiram içinde servet sahibi olanlar çoktu. Abdurrahman bin Avf’ın zenginliği meşhurdur. Vefat ettiğinde malının üçte birini vasiyet etmiş, kalanından dört hanımından her birine 32’de 1 miras hissesinin karşılığı olarak 83 bin dinar altın düşmüştü. Hazret-i Peygamber, “Zekâtı verilen mal kenz değildir” buyurarak altın ve gümüşü yığıp Allah yolunda harcamamayı kötüleyen âyet-i kerimeyi tefsir etmiştir. Ebu Zer, kenz âyetini ictihadıyla farklı tefsir ederek icmadan ayrıldı. Marjinal görüşü sebebiyle o zamanki Müslüman cemiyetinde kendisine taraftar bulamadı. Ayrı bir yerde tek başına yaşadı.
    Kur’an-ı kerimde mealen “İhtiyacından fazlasını ver!” buyuruluyor (Bakara: 219). Bu âyet-i kerime, “İhtiyacın olanı verme!” manasına gelmektedir. İhtiyacından fazlasını vermek lazım değildir. “Eli sıkı olma; büsbütün eli açık da olma. Sonra kınanır, (kaybettiklerinin) hasretini çeker durursun” mealindeki ayet-i kerime (İsrâ: 29) de bu istikamettedir.
    Yine Kur’an-ı kerimde geçen “Altın ve gümüşü kenz yapıp (yığıp) Allah oylunda harcamayanların vay hâline” hükmü, farz olan zekâtını vermeyip yığanalrı kötülüyor.
    Sahabe arasında mülkiyet ve servet hususunda Ebu Zer’in farklı görüşte olduğu bilinir. Bu görüşüyle icmâya muhalefet etmiş; ama içtihadından dolayı da kınanmamıştır. Kendi inancına göre yaşamıştır. “İslâmî sosyalizm” diyenler hep bunu misal gösteriyor ise de, bu, bâtıldır.
    Kur’an-ı kerime göre, herkes için çalıştığının karşılığı vardır. İslâmiyet, istihsalde hür teşebbüs ve serbest mülkiyeti; gelirin ferdlere dağılışında ise sosyal adaleti esas almıştır. Bu cihetiyle liberal ekonomiden ayrılır. Sosyalist ekonomiye ise hiç yaklaşmaz.
    Zenginlik suç değildir. Dünyayı kalbine sokmak, yani Allah’ı unutmak, malıyla günah işlemek suçtur. Bu ise fakirlerde bile olabilir. İki keçisi olanın kalbinde bu iki keçi varsa, kötü yoldadır. Çok zengin eğer kalbine sokmamışsa iyi yoldadır. Böyle olmakla beraber, mübahların fazlasından kaçınmak, mütevazı yaşamak, ihtiyacı fazlasını Allah yolunda dağıtmak iyidir, övülmüştür; ama farz kılınmamıştır. Kenz ayetinin ne manaya geldiği tefsirlerde açık anlatılıyor. Gizli değildir. Asırlarca Müslümanların doğru anlayıp üzerinde ittifak ettiği bir meseleyi, yeni bir şeyler keşfetmiş gibi kurcalamak bence mânâsızdır.
    7 yıldızlı otel maskaralığı bambaşka bir şeydir. Bir kere İslâmiyet kadınların böyle erkeklere karışarak eğlenmesini tasvip etmiyor. Ziynetlerini göstermesini, makyaj ve kokuyla sokağa çıkmasını, kadınlara bile belli yerlerini açmasını yasaklıyor. Yine dinin müzik hususundaki tavrı bellidir. Çalgılı ilahî, dine uygun değildir. Eğlence ile ibâdetin birbirine karıştırılması, hadis-i şerif ile yasaklanmıştır. Yani bunun israf olup olmadığına gelesiye daha nice felaketleri vardır. İşçi ile anlaşılan ücret verilir. Fazlasına hak sahibi değildir. Ama borcunu hemen vermek lazımdır. Allah ihsan sahiplerini sever. Ecdadımız ölçerken verirken biraz fazla vermeyi tercih etmiş. Padişahlar bile mütevazı yaşamayı tercih etmiştir. Lüks içinde yaşamak çoğunlukla bir kompleksin neticesidir. Ama konforlu yaşayana, kazancı gayrımeşru değilse, yanlış yapıyor denemez. Hazret-i Peygamber’in kıymetli elbiseler giydiği malumdur. İmam Ebu Hanife tüccardı. Zengindi. 4000 dirhem kıymetinde elbise giyerdi. Çünki insanların dış görünüşe ehemmiyet verdiğini biliyordu. Müslümanlığın vakarını korumak için böyle yapardı. Bugün de Müslümanların iyi yaşaması, dinlerinin vakar ve haysiyetini korumak içinse iyidir, güzeldir. Din düşmanlarına nisbet olur. Hadis-i şerifte buyuruldu ki: “Allah, bir kuluna nimet verirse, eserini üzerinde görmeyi sever”. Zengin adamın basit yaşaması da hoş değildir, mürüvvetsizliktir, dine zarar verir. “İslâmiyet bir lokma bir hırka felsefesini savunuyor” diyenlere prim verilmiş olur.
    17 Şubat 2012 Cuma
  • Sual: Altınlarımı beyime hediye ettim deyip zekâtını vermemek olur mu?
    Cevab: Kadın altınlarını kocasına hediye ve teslim ederse, bunlar kocasının mülkü olur. Zekâtını kadın değil, erkek verir.
    23 Mart 2012 Cuma
  • Sual: Ayrılmış olduğum beyim, çocuklarıma ve bana yememiz için kendi zeytinliklerinden zeytin, zeytinyağı ve kendi yaptıkları sabunlardan gönderiyor. Ama kesinlikle biliyoruz ki zeytinlerinin uşrunu vermiyor. Ayrıca zeytinlerini para kazanmak niyetiyle satıyor, bunun da zekâtını vermiyor. Biz gönderdiği mallarının onda birini ayırıp fakirlere veriyoruz. Bu şekilde kullanmamız helâl olur mu? Kullanmamak mı efdaldir?
    Cevab: Uşrunu verdiği veya vermediği bilinmeyen kişinin ikramı yenir. İyi bilinse bile yenir. Ancak takva, yememek veya onda birini fakire verip, sonra yemektir.
    26 Mart 2012 Pazartesi
  • Sual: Bazıları kabristana gider, orada geceleyip, kabirdekiler için koyun keser ve çocuk ister. Bunun dinen hükmü nedir?
    Cevab: Koyun kesip sevabını kabirdeki mübarek zatın ruhuna hediye eder ve bu mübarek zatı vesile kılarak Allahtan çocuk ister. Böyle istigase ve tevessüle, yani dualarının kabulü için aracı yapmaya Ehl-i sünnet izin verir.
    11 Nisan 2012 Çarşamba
  • Sual: Cevhere’de fıtranın kâğıt para olarak verilebileceği yazılıymış. Bu kavle göre zekât da ihtiyaç hâlinde kâgıt para olarak verilebilir mi?
    Cevab: Bu kolaylık küçük mikdarda olduğu ve bir günlük nafakayı temin maksadına matuf bulunduğu için fıtra hakkındadır. Altın ve gümüşün zekâtı, kendilerinden altın ve gümüş olarak verilmelidir. Bu zor ise, ödünç aldığı altın veya gümüş ile zekât verilip; sonra kâğıt para ile bu altın veya gümüş geri satın alınıp alacaklıya ödenir.
    14 Nisan 2012 Cumartesi
  • Sual: Zekât vekili, kendisine verilen zekât malı veya parasını, emredilen kişiye vermezse veya kendi parasıyla karıştırırsa, yahud kaybederse veya harcarsa, zekâtın vaziyeti ne olur?
    Cevab: Zekât olarak ayrılmış mal veya para zekât sahibinde veya vekilinde kaybolsa, zekât verilmiş olmaz. Vekil, bu parayı emredilen kişiye vermezse veya kasıt ya da ihmâliyle kaybederse, yahud bunu kendi malıyla veya parasıyla izinsiz karıştırırsa, zengine tazmin eder. Zekât mal veya para, kasıt veya ihmâli olmadan vekilin elinde kaybolursa, vekil mesul olmaz; zengini zekâtını verme borcu düşmez. (İbni Âbidîn)
    22 Nisan 2012 Pazar
  • Sual: Zekât vermek üzere vekil edilen kimse, bu zekâtı kendi ailesine verebilir mi?
    Cevab: Bir kimse kendi ailesine (zevcesine, anne ve babasına, çocuk ve torunlarına) zekâtını veremez. Ancak zekât için vekil edilen kimse fakirse zekâtı kendisi alabilir; fakir eş veya çocuğuna verebilir. (İbni Âbidîn)
    22 Nisan 2012 Pazar
  • Sual: Bir ilahiyat profesörü televizyonda "Devlete verilen vergiler zekât yerine geçer" dedi. Doğru mudur?
    Cevab:

    Bahsettiğiniz kişinin dinle bir alâkası yoktur. Zekâtın verileceği yerler Kur’an-ı kerimde sayılmıştır. Bunların içinde devlet geçmemektedir. Devletin meşru sebeple vergi toplaması câizdir. Bunların konulduğu ve harcanacağı yer farklıdır. Zekâtı tarihte devletin toplayıp Kur’an-ı kerimde sayılan yerlere sarfetmesi, bugünki vergilerle aynı statüde olduğu mânâsına gelmez.

    27 Nisan 2012 Cuma
  • Sual: Zekât nisabına mâlikim. Fakat hangi tarihte bu nisâba ulaştığımı hatırlamıyorum. Nasıl hareket etmem lâzımdır?
    Cevab: Hicrî takvime göre tahminî bir tarih tesbit edilir. Bundan itibaren zekât hesab edilir. Geçmiş senelerin zekâtı da eğer verilmemişse verilir; verilmişse, ihtiyaten bir senelik zekât bir fakirle anlaşılarak devir yoluyla verilir.
    8 Mayıs 2012 Salı
  • Sual: Mehir, zekât nisâbına katılır mı?
    Cevab: Mehir borcunu, erkek nisabdan düşer; mehr alacağını kadın nisaba katmaz.
    8 Mayıs 2012 Salı
  • Sual: Uşr vermek istemeyen kişi adına onun haberi olmadan uşrunu vermek câiz olur mu?
    Cevab: Bir kimse emri olmaksızın birinin zekâtını verirse haber aldığında razı olsa bile caiz değildir. Zira zekâtta niyet şarttır. (İbni Abidin, Zekât bahsi)
    6 Haziran 2012 Çarşamba
  • Sual: Zekât nisâbında bahsedilen malın helâk olması ne mânâya gelmektedir?
    Cevab:

    Bir kimsenin hiç zekât malı kalmazsa, yahud zekât malı olsa bile borçları bunlara eşit veya daha fazla ise, yani mal varlığı bakımından dibe vurmuş veya eksiye düşmüş ise, bu kimse servetini sıfırlamış olur. Nisâba ulaşma (zengin olma, zekât mükellefi olma) tarihi de geçersiz hâle gelir. Bu da daha ziyade o kişinin peşin veya veresiye borçlanıp, borçlarının zekât malını kaplaması veya geçmesi şeklinde tahakkuk eder. Zekât nisâbına erdikten, yani şer’en zengin olduktan sonra, sene içinde malın azalması veya çoğalması zekât nisâbına tesir etmez. Sene (354 gün) sonunda eldeki mikdar zekât nisâbını aşıyorsa, kırkta biri verilir. Aşmıyorsa, yine nisâb sıfırlanmış olur.

    23 Haziran 2012 Cumartesi
  • Sual: Özel emeklilik fonu veya bireysel emeklilik hesabı gibi bir yerdeki paranın zekâtı nasıl verilir?
    Cevab: Zekât malının zekâtının verilebilmesi için şartlardan biri de bu mala tasarruf edebilmektir. Emeklilik fonundaki paralar mal-ı dimardır. Yani gömülüp gömüldüğü yer unutulan para gibidir. Zekâtı verilmez. Ele geçince, o senenin nisabına katılır. Yalnız veya başka zekât malları ile beraber nisabı geçiyorsa, o senenin zekâtı verilir. Eğer emeklilik fonundaki para, banka hesabına yatırılmış para gibi kolayca çekilebiliyorsa, o halde mal-ı dimar sayılmaz; nisaba katılır ve zekâtı verilir.
    31 Temmuz 2012 Salı
  • Sual: Borç, toprak mahsulleri zekâtından düşülür mü?
    Cevab: Borç, zekâtın farziyetine mânidir. Ama uşr (öşür), haraç ve keffaretin farz veya vâcib olmasına mâni değildir. (İbni Abidin) Şu halde, borçlar zekât nisabından düşülür. Ama uşr borcundan düşülmez. Araziden çıkan uşra tâbi mahsulün vaziyete göre onda biri veya yirmide biri hemen ayrılıp fakirlere verilir.
    8 Ağustos 2012 Çarşamba
  • Sual: Zekât ve sadaka-i fıtr vermek üzere vekil edilen kimse, fakir ise bu zekâtı kendisi alabilir mi?
    Cevab: Umumi vekil, kendisine verilen zekât, fıtra, fidye ve keffareti fakirse kendisi alabilir; fakirlerse ailesine verebilir. (İbni Abidin)
    1 Eylül 2012 Cumartesi
  • Sual: Beyim dinî hükümlere vâkıf değil. Ramazan orucunu farklı mazeretler göstererek tutmadı. Fidye vermeye de borçlarımızı mazeret göstererek gönüllü değildir. Ben kendisinin nâmına verebilir miyim?
    Cevab: Zekât, fıtra, fidye ve kefaretlerde vekâlet câizdir. Ama sahibinin buna niyet etmesi şarttır. Yani kocanız size fidyemi ver diye vekâlet vermedikçe, fidyesini veremezsiniz. Verdiğiniz kocanızın fidyesi yerine geçmez. Kaldı ki parası olmayan fidye vermez, istiğfar eder.
    1 Eylül 2012 Cumartesi
  • Sual: Borç, zekât nisâbını doldurmuş hayvanların kıymetinden düşülür mü?
    Cevab: Bir kimsenin borcu varsa, zekâta tâbi hayvanları da varsa, borcu bu nisabdan düşebilir. Nitekim İbni Abidin’de diyor ki: Bir kimsenin bir kaç nisâbı olursa, yani elinde altın ve gümüşü, ticaret malı ve 40 koyunu (veya 30 sığırı yahud 5 devesi) olursa, borcu bunların en kolay ödenecek olanına sarf edilir. Yani borç, bunlardan evvela altın ve gümüş paralara, sonra ticaret mallarına daha sonra kırda otlayan hayvanlara sarf edilir. 40 koyunu, 30 sığırı ve 5 devesi varsa, borç ya koyunlara, ya da develere sarf edilir, sığırlara sarf edilmez. Ancak borç, tarla mahsullerinden düşülmez. Yani bir kimsenin borcu da olsa, tarlasından çıkanın uşrunu tam vermesi gerekir.
    18 Eylül 2012 Salı
  • Sual: Fakir koca, zevcesinin umumî vekili olarak kendi malından ve/veya parasından zevcesinin zekâtını verebilir mi? Kadın kocasına benim zekât borcumu kendi malından ver diyebilir mi? 
    Cevab: Zekât bir ibadettir. Mükellef niyet etmedikçe, vekilin vermesiyle zekât borcu düşmez. Kadın kocasını umumî vekil yaparsa, koca kendisinin veya kadının malından karısının malından karısının zekâtını verebilir.
    30 Eylül 2012 Pazar
  • Sual: Çalışarak ailesini geçindiren, ancak nisap mikdarına sahip bulunan kimsenin bâliğ çocuğuna fıtra ve zekât verilir mi? Mektep masrafı, çeyiz hazırlığı gibi hususlarda fıtra ve zekâtla destek olmak mümkün müdür?
    Cevab:

    İslâm hukukunda, herkesin serveti ayrıdır. Ana-baba zengin olsa bile, baliğ çocuğun nisab mikdarı malı yoksa, zekât ve fıtra verilir. Ama nisab mikdarına sahip kimsenin küçük çocuğuna verilemez. Zira nafakası babasına aittir. Nisab mikdarına sahip kimsenin zevcesi fakirse, buna fıtra ve zekât verilebilir. Zekât ve fıtranın verilişi bir usule tabidir. Mal olarak verilmesi, ancak ticaret mallarının zekâtında bahis mevzuu olabilir. Meselâ bir konfeksiyoncu, fakir kıza dükkânındaki mallardan zekât olarak çeyiz verebilir. Bir kırtasiyeci, zekât olarak talebeye kalem defter vs verebilir. Bunun dışında altın ve gümüşün zekâtı kendilerinden verilebilir. Ayrıca ticaret malı varsa, zekâtının hepsini bu maldan verebilir. Sadece altın veya gümüşü varsa, zekâtını mal olarak veremez. Fıtra ise, buğday, arpa, hurma, kuru üzüm, un gibi gıda veya para olarak verilebilir.

    30 Eylül 2012 Pazar
  • Sual: Zekât vekili, zekâtı vermesi tenbih edilen kişi ölmüşse, vârislerine verebilir mi?
    Cevab: Vekil müvekkilin talimatına uymalıdır. Zekâtı, ismi söylenen fakirin, fakir vârislerine vermişse, müvekkil işitip kabul ederse câiz olur, denildi.
    24 Kasım 2012 Cumartesi
  • Sual: Zarar vermek de, zarar etmek de câiz olmadığına göre, bazen satıcının bozukluğu çıkmayınca rızamızla kabul ediyoruz. Bu da câiz olmuyor mu? "3 kuruşun derdine düşmüş" dedirtmemek için veya sadaka niyetiyle râzı olabilir miyiz?
    Cevab: Sadaka olur. Zarar sayılmaz.
    6 Aralık 2012 Perşembe
  • Sual: Bir kimsenin küçük bir bahçesi olsa, o bahçede de zekât nisabına ulaşacak kadar meyve yetiştirilse, bunun bir kısmı evde yense ve eşe-dosta hediye edilse, kalanı da satılsa, zekât vermesi gerekir mi?
    Cevab: Ev bahçesinin mahsullerinden zekât verilmez.
    6 Aralık 2012 Perşembe
  • Sual: Kiracısından 2 yıl kira alacağı olan bir kimse, bu alacak nisabı aşıyor ise, her 2 yılın da zekâtını birden mi verecektir?
    Cevab: Alacak eldeki para gibidir. Ama zekâtı hemen verilmesi gerekmez. Ele geçince, önceki senelerinkini de verebilir. Birinci senenin zekât borcunu, ikinci senenin alacağından düşer.
    5 Mart 2013 Salı
  • Sual: Nisab mikdarı zekât malı elde ettikten bir sene sonra buna 50 gr altın daha eklenirse, bunun zekâtı nasıl verilir?
    Cevab: Zengin olduktan bir kamerî (hicrî) yıl sonra, borçlardan geriye elindeki kalan mikdarın kırkta biri verilir. 50 gr bir yıl dolmadan bir gün bile evvel ele geçerse, nisaba katılır ve zekâtı verilir. Bir gün sonra ele geçerse, ertesi sene elde kalırsa zekâtı verilir.
    5 Mart 2013 Salı
  • Sual: Uşrun (öşürün) nisabı ne kadardır?
    Cevab: İmamı Azam Ebu Hanife’ye göre 1 sa', yani 3,5 kilo; İmameyn'e göre 5 vesk, yani 1250 litredir. Fetva İmamı Azama göredir.
    5 Mart 2013 Salı
  • Sual: Humus ne demektir?
    Cevab: Beşte bir demektir. Fıkıhta ganimetlerin beşte birini ifade eder. Ganimetlere dair âyet-i kerimede beşte birden (humus), Resulullah’a ve akrabasına hisse verilmiştir. Bu mikdar, Hanefî mezhebinde Resulullahın hayatıyla kâimdir. Şâfiî mezhebine göre ise vefatından sonra gelen akrabalarına da verilir. Şiî-Caferîlerde, humus, halktan toplanan zekâtın beşte biri olup, din adamlarının hakkıdır.
    12 Mart 2013 Salı
  • Sual: Bir kimse fakirde alacağı olan bir paradan vazgeçerse, zekât vermiş sayılır mı?
    Cevab: Zekâtı verip, sonra borcunu ödemesini istemelidir. Zira zekâtta temlik şarttır. Yani zekât niyetiyle parayı fakire devretmek lâzımdır. Zekâtı verdikten sonra fakir ödemek istemezse, elinden borç mikdarı zorla alınabilir. Veya fakir, zekât verecek kişinin güvendiği birini, kendisine verilecek zekâtı almaya ve dilediği gibi sarfetmeye ve borcunu ödemeye umumi vekil eder. Zengin, zekâtın, fakire verme niyetiyle, bu vekile verir. Vekil de fakirin borcunu öder. Mâlikî mezhebinde, fakirdeki alacağını zekâta saymak câizdir. İhtiyaç hâlinde bu mezheb taklit edilebilir.
    7 Nisan 2013 Pazar
  • Sual: Krom madeni işleten kişi zekâtını nasıl verir?
    Cevab: Dârülislâmda madenlerin beşte biri beytülmâle verilir. Dârülharbde madenin zekâtı yoktur.
    19 Mayıs 2013 Pazar
  • Sual: Evimizin bahçesindeki erik ağacından ortalama 30 kg. mahsul aldık. Kendi suyumuz ile suladık. Bunun ne kadarını zekât olarak vermek gerekir?
    Cevab: Ne kadar çok olursa olsun, evin bahçesindeki meyve ve sebzenin uşrunu vermek gerekmez. Bunun dışındakilerden 20’de bir uşr (toprak mahsulü zekâtı) verilir. Yağmur ile sulansa idi 10’da bir verilirdi.
    20 Haziran 2013 Perşembe
  • Sual: Biz 4 kişilik bir aileyiz. Babam, annem, kızkardeşim ve ben marmelat yapıp satıyoruz. Kazandığımız paranın hepsini aynı yere koyuyoruz ve isteyen oradan alıp kullanıyor. Şu halde zekâtı kim, nasıl verecektir?
    Cevab: İşin sahibinin kim olduğu mühimdir. İş babanın ise, para babanındır. Zekâtı o verir. Ama şirket kurmuşlarsa, parayı anlaşmaya göre bölüşürler, herkes hissesine düşenin zekâtını verir. Ücret ile çalışıyorlarsa, ücretleri kendi mülkleridir. Aynı evde bile yaşasalar, herkesin serveti ayrıdır.
    20 Haziran 2013 Perşembe
  • Sual: İki kardeş ayrı işlerde çalışıp, kazandıkları parayı babalarına göndermektedir. Bu paraların zekâtını kimin vermesi gerekir?
    Cevab: Paralar babaya hediye ise veya geçinmesi için (mesela nafaka olarak) gönderilmişse, nisaba ulaşırsa ve şartları da varsa, zekâtı baba verir. Emânet veya borç verilmiş ise, çocuklar verir.
    21 Haziran 2013 Cuma
  • Sual: Hazret-i Peygamber soyundan gelenlere zekât verilir mi?
    Cevab: Hazret-i Peygamber’in, zekât alması câiz değildi. Hâşimîlerin de alması câiz değildir. Hâşimî, Hazret-i Ali, Cafer, Ukayl ve Abbas’ın soyudur. Bu soydan gelen erkekler ile bu erkeklerin erkek ve kız çocuklarını zekât verilemez; ama kızlarının çocuklarına verilebilir. İmam Ebû Yusuf, Hâşimîlerin dışarıdan alamayacağını; birbirlerine ise zekât verebileceğini söyler. İmam Muhammed mutlak olarak câiz görür. İmam Ebû Hanife, humustan (ganimetin beşte birinin beşte birinden) hisseleri verilmediği için, Hâşimîlerin zekât almasını câiz görmüştür. Bugün Hâşimîlere fakir iseler zekât vermek câizdir. (İbni Abidin)
    20 Temmuz 2013 Cumartesi
  • Sual: Zekât malı, zekât verilmeden telef olsa, zekât borcu devam eder mi?
    Cevab: Zekât ve uşr, malın elden çıkmasi ile afv olur. Fakat elden çıkarılması ile afv olmaz. Yani âfet sebebiyle telef olsa veya çalınsa affolur; sahibi harcarsa affolmaz.
    20 Temmuz 2013 Cumartesi
  • Sual: Fıtra vermek, kurban kesmek vâcib olduktan sonra ve hac farz olduktan sonra mal elden çıkarsa, bunlar afv olmaz diyor. Halbuki zekât affoluyor. Bunun sebebi nedir?
    Cevab: Zekât, kudret-i müyessire ile farzdır. Yani zekât borcunun devamı için, o malın elde bulunması şarttır. Ama fıtra, kurban ve hac kudret-i mümekkine ile vâcibdir veya farzdır. Yani bu gücü bir defa elde etmek kâfidir.
    20 Temmuz 2013 Cumartesi
  • Sual: Bir evinden başka, bir de devre mülkü veya bir yazlığı olan kimse bunun zekâtını verir mi?
    Cevab: Bir adamın, biri kışlık, biri de yazlık olmak üzere iki evi ve ona göre de ev eşyası olursa, o şahıs bu yüzden zengin sayılmaz. Eğer, üçüncü bir evi bulunur ve onun da kıymeti zekât nisâbına varırsa, bu şahsa kurban vâcib olur. Üçüncü evin, eşyası da böyledir. (Hindiyye)
    23 Temmuz 2013 Salı
  • Sual: Bir kimsenin bir binek arabası, bir de işinde kullandığı kamyoneti olursa, bunlardan biri zenginlik nisâbına katılır mı?
    Cevab: Hindiyye’de diyor ki: Bir gâzinin iki atı olmakla zengin sayılmaz. Üçüncü atı olursa, zengin sayılır. Emîrin bir atı ve bir eşeği bulunursa, zengin sayılmaz. Bir çiftçi, iki öküz ve gerekli ziraat aletiyle zengin sayılmaz; bir de ineği olursa, zengin sayılır. Şu halde, iki arabadan biri ihtiyaç değilse, nisâba katılır.
    23 Temmuz 2013 Salı
  • Sual: Evli bir kadının evi olsa, kocası ile beraber otursa veya kiraya verse, bunun zekâtını verir mi?
    Cevab: İbni Abidin, Kurban ve fıtra bahsinde diyor ki: Kadın kocası ile beraber oturduğu ev kendi mülkü ise, zengindir. Kurban kesmesi gereklidir. Kocasıyla oturan kadının oturdukları ev kendisinin ise zengindir. Zira nafakası kocasına aittir. Kadın bekâr olup, nafakasını veren kimse yok ise nafakasına ancak yeten mülkü ve oturduğu bu evi zenginlik nisabına katılmaz. Evli kadın, çeyizini kullanıyorsa, zenginlik nisâbına dahil etmez. Taktığı mücevherat ve inciler de böyledir. Hindiyye’de diyor ki: Bir kadının, kıymeti nisaba mâlik olan ve kocası ile beraber oturduğu bir evi bulunursa, bu kadına hem kurban kesmek, hem de fıtra vermek vâcib olur. Ancak, bunun için kocasının orda oturuyor olması gerekir. Bazı âlimler "O kadına, kocası ister zengin, isterse fakir olsun, kurban da, fıtra da vâcib olmaz" demişlerdir. Âlimlerin bu hususta ihtilafları vardır: Bazıları, "Eğer kadın, içinde oturmuyor ise, o takdirde kurban ve fıtra vâcib olur."demişlerdir. Gunye'de de böyledir.
    23 Temmuz 2013 Salı
  • Sual: İbâdet de gizli, günah da gizli olduğuna göre, başkalarının yanında namaz kılmak; zekât vermek riyâ olmaz mı?
    Cevab: Nâfile ibadetleri başkasına göstermek uygun değildir. Ama farzlar böyle değildir. Herkese farz olduğu için riya olmaz.
    28 Temmuz 2013 Pazar
  • Sual: Bir bakkal dükkânım ve ayrıca kredi borcum var. Dükkân kiradır. Zekât verecek miyim?
    Cevab: Dükkândaki mallardan borçlar düşülür. Kalan mikdar ve varsa başka para/altın/ticaret malı, nisabı (96 gr altın kıymetini) dolduruyorsa bunun kırkta biri zekât olarak verilir.
    2 Ağustos 2013 Cuma
  • Sual: Borçlunun eli dar olduğu için alamadığımız alacağımızı zekâta sayabilir miyiz?
    Cevab: Zekâtta temlik, yani zekâtın fakire verilmesi şarttır. Zekâtınızı alacaklınıza verir, sonra borcunu ödemesini ister ve geri alırsınız. Bu mümkün değilse, Mâlikî mezhebi taklid edilebilir. Bu mezhebde borçludaki alacağı zekâta saymak câizdir (el-Mîzânü’l-Kübrâ).
    24 Ağustos 2013 Cumartesi
  • Sual: Marketler, manavlar, sattıkları ziraî mamullerin uşrunu verecek midir?
    Cevab: Uşru, ziraati yapan çiftçi verir. Tüccar ise ticaret eşyasının zekâtını verir. Meyve ve sebzenin uşru, İmam-ı Azam’a göre verilir; iddihâr edilemediği (bir sene saklanamadığı) için İmameyn’e göre verilmez. Fetvâ İmam-ı A’zam’a göredir. Ekmek, sebze ve meyve seri’ül-helâk olduğu (çabuk helâk olduğu) için bunu satan tüccar, zekâtını vermez. (İbni Abidin, Âşir bahsi)
    31 Ağustos 2013 Cumartesi
  • Sual: Tarlamızdaki 3-5 badem ağacının uşrunu babam bilmediği için vermez ise, bizim yememiz câiz olur mu?
    Cevab: Evin bahçesinde değil de, tarlada bulunan ağacın uşru, mahsul alınınca sahibi tarafından verilir. Uşru verilmemiş malı sahibi yiyemez, başkasına da veremez. Ama vermişse, alan yiyebilir.
    26 Ekim 2013 Cumartesi
  • Sual: Safiye Ünüvar Saray Hatıralarım kitabında Sultan Reşad ile alakalı şunu söylüyor: "Fukaraya dağıttığı paraları, kâğıt para olarak değil, gümüş para olarak verirdi." Bunun dinî bir sebebi var mıdır?
    Cevab: Din, para olarak, altın ve gümüşe itibar eder. Kâğıt ve metal para kullanmak, kolaylık için câizdir. ama ibadetler, altın ve gümüşe göre hesaplanır. Kâğıt paranın değeri muntazam değildir. Halk, kâğıt paraya itibar etmezdi. Bu sebeple bazı ulema, zekâtın kâğıt para olarak verilmesini câiz görmemiştir.
    30 Aralık 2013 Pazartesi
  • Sual: Beyaz eşya ve mobilya ticareti yapıyoruz. Zekâtı hangi fiyattan hesaplayacağız?
    Cevab: Mâliyet fiyatından hesap edilir.
    9 Mart 2014 Pazar
  • Sual: Bir evi 250 bin liraya sattığımız zaman, para elimize geçince zekâtını vermek için bir sene beklemek gerekir mi?
    Cevab: O kişinin nisab mikdarı malı yoksa, bu para ile zengin sayılır. Bir sene geçince, elinde kalanın kırkta birini zekât olarak verir. Ancak evi sattığında, nisabı dolduran başka parası varsa, bu parayı da ona ekler ve nisabın dolduğu tarihte elinde mevcut olanın zekâtını verir.
    11 Mart 2014 Salı
  • Sual: Metroda müzik çalanlara verilen para sadaka sayılır mı?
    Cevab: Allah herkesin rızkını ezelde yaratmıştır. İnsanlar, bu rızıkları meşru veya gayrı meşru sebeplere yapışarak elde ederler. Kaldı ki bunlara verilen para, yaptıkları işin karşılığı değil; ihtiyaçlarının karşılanması içindir. Sadaka sayılır.
    28 Nisan 2014 Pazartesi
  • Sual: Zekât vekili, zekâtı vermese, müvekkil (zengin) borçtan kurtulur mu?
    Cevab: Vekile vermekle veya ayırmakla zekât verilmiş olmaz. Zengin, vekilin zekâtı vermediğini öğrendiği zaman, kendisi verir; vekilden de verdiğini geri ister.
    3 Mayıs 2014 Cumartesi
  • Sual: Dilencilik haram mıdır?
    Cevab: Bir günlük nafakası olanın dilenmesi ve öyle kimseye de sadaka verilmesi caiz değildir.
    21 Haziran 2014 Cumartesi
  • Sual: Bankadan kredi çekerek altın aldım. Fâizli olduğu için buna zekât düşmeyeceğini; hepsini sadaka vermem gerektiğini söylediler. Nasıl hareket etmem gerekir?
    Cevab:

    Fâsid alışverişte alınan mal, alanın mülkü olur. Ama kullanması haramdır. İkale yapıp (akdi bozup), sahibine geri vermesi gerekir. Gasp, rüşvet, fâsid akd gibi gayrı meşru yollardan gelen mal, eğer şekil değiştirmişse, mesela bununla başka bir mal alınmış veya başka mal ile ayrılamayacak kadar karıştırılmış ise, mülk-i habîs olur. Bu da aynı hükümdedir. Her ikisinin de zekâtı verilmez. Ancak İmam Ebu Hanife’ye göre dârülharbde fâsid muamele ile elde edilen mal mülktür. Elinizdeki para ve altın nereden gelirse gelsin borçtan geri kalanı 96 gramı geçiyorsa kırkta biri zekât verilir. Fâizli kredi için ayrıca tövbe etmek gerekir.

    19 Temmuz 2014 Cumartesi
  • Sual: Hapisteki bir kimsenin zevcesinde parası olsa, bu parayla ihtiyaçlarını alması için kadına izin verse, kadının bu paradan zekât vermesi gerekir mi?
    Cevab: Emanet para ile zengin olunmaz. Para, adamındır.
    27 Temmuz 2014 Pazar
  • Sual: Zekâtı, nisab tarihinden evvel verse, sonra da eline para geçse, nisab tarihi değişir mi?
    Cevab: Hayır, verildiği tarih, nisab tarihini değiştirmez. Eksik verdiyse, tamamlar. Fazla verdiyse, gelecek seneye mahsub eder.
    27 Temmuz 2014 Pazar
  • Sual: Şirketin hediye verdiği hisse senetleri var; ama muameleye kapalıdır. Bunlar şu an nisâba katılır mı?
    Cevab: Nisâb tarihinde alınıp satılamıyorsa, mal-ı dimardır. Nisâba katılmaz; zekâtı da verilmez.
    20 Ağustos 2014 Çarşamba
  • Sual: Arsamızı, imar ruhsatı almayı va’deden müteahhide sattık. Bir mikdar teminat parası verdi. Ruhsat alınırsa, bu para bedele mahsub edilecek. Alınmazsa iade edilecek. Bu para kurban ve zekât nisabına katılır mı?
    Cevab: İskân vesikası olmayan evi satın alırken, belli zamana kadar iskân belgesi alınacaktır deyip de, o zaman içinde alınmazsa, belediyenin satışa izin vermediği anlaşılıp, bey’ fesh olur, bozulur. Eğer zaman belli olmazsa, akid sahîh olmaz; fâsid olur. Birinci halde, para arsa sahibinin mülküdür, nisâba katar. İkinci halde emanet hükmündedir, arsa sahibi nisaba katmaz.
    20 Ekim 2014 Pazartesi
  • Sual: Kadın, kocasına zekât verebilir mi?
    Cevab: İmameyne göre verebilir ise de, fetvâ böyle değildir. Ancak koca cidden fakir ise, kadının bu kavle göre zekât vermesi câiz olur. Koca, zevcesine aslâ zekât veremez. Zira nafaka mükellefidir.
    20 Ekim 2014 Pazartesi
  • Sual: Kayınpederimin uşrunu vermediğini bildiğim zeytinyağından, ticaretini yapmak için peyderpey satın alsam, satın aldığım miktarın uşrunu her defasında vermem gerekir mi?
    Cevab: Uşru, mahsulü kaldıran verir. Zira bir bakıma ibâdettir. Böyle biriyle alışveriş yapmak câizdir. Onda bir ayırıp sadaka vermek şart değilse de, iyi olur.
    20 Ekim 2014 Pazartesi
  • Sual: Zekâtımı fakir bir talebeye bir arkadaşım vâsıtasıyla aydan aya burs şeklinde vermenin mahzuru olur mu?
    Cevab: Mahzuru olmaz. Hediye, bahşiş, burs gibi şeyleri verirken, zekâta da niyet edilse, alıcı eğer zekâta ehil ise, zekât verilmiş olur. (İbni Abidin)
    23 Kasım 2014 Pazar
  • Sual: İmam Mâverdî, zekât toplamayı, halifenin yaptığı işlerden saymaktadır. Bazı modernist yazarların da zekâtın devlet tarafından toplanan bir vergi olduğunu söylüyor. Şu halde sözleri, bu çerçevede nasıl değerlendirilmelidir?
    Cevab: Hükümet, Kur’an-ı kerimde sayılan sekiz sınıfa dağıtmak üzere zekâtı topluyor. Hazreti Peygamber’den beri de toplanmıştır. Toplamazsa, ferdler kendisi verir. Emval-i bâtına denilen altın, gümüş zekâtını Hazret-i Osman’dan beri devlet toplamıyor. Emval-i zâhire denilen arazi, hayvan ve ticaret zekâtını toplamıştır. Modernistler, zekâtı mutlaka ve ancak devlet toplar; ferdler veremez diyorlar.
    7 Şubat 2015 Cumartesi
  • Sual: Birine borç verilse; o da iflâs etse; alacağı zekât nisabına katmamak için kalbden helâl etmek olur mu?
    Cevab: İflâs edendeki alacak, zayıf borçtur. Zayıf borç, zekât nisabına katılmaz. Zekâtı da verilmez. İbrâ, kalbden olmaz; dille söylemekle olur. Bu mikdarda parayı zekât niyetiyle borçluya verip, sonra borcunu ödemesini isteyerek zekâta sayılmış olur. Bu mümkün değilse Mâlikî mezhebine göre bu paranın zekâta mahsubu mümkündür.
    8 Temmuz 2015 Çarşamba
  • Sual: Bir kişinin fıtrasını birden fazla kişiye vermek caiz midir?
    Cevab: el-Asl'da bir kişinin fıtrasını birden fazla kişiye vermek caiz diyorsa da İbn Nüceym caiz değil diyor. (Nimet-i İslam) Meselenin ihtilaflı olduğu anlaşılmaktadır. Bu sebeple bir kişinin fıtrasını bir kişiye vererek hilaftan çıkmak iyi olur. Zaten az bir meblağdır. Eğer bir kişinin fitresi birden fazla kişiye verilecekse, her birine fitrenin asgari miktarı olan 1750 gram buğday veya onun kıymeti kadar paradan daha az düşmemelidir.
    16 Temmuz 2015 Perşembe
  • Sual: Zekâtın ehl-i kıble olan bidat sahibine verilmesi caiz midir?
    Cevab: İmanı varsa, zekât sahih olur. Ancak bid’at sahibine yardım etmek sebebiyle beklenen sevab alınamaz.
    16 Ağustos 2015 Pazar
  • Sual: Mescidimiz tamirata girdi. Badana, ısıtma, duvar kâğıdı gibi eksiklerine para vermek, sadaka-i câriye olur mu?
    Cevab: Evet.
    30 Ağustos 2015 Pazar
  • Sual: Ticaretle uğraşan biri, demirbaşlarından bir makineyi, yani ürettiği mal için kullandığı makineyi, zekât olarak verebilir mi?
    Cevab: Zekât, ya ticaret malının kendisinden, ya da kıymeti kadar altın veya gümüşten verilir. Makineyi satıp, zekât olarak vermek mümkündür.
    30 Ağustos 2015 Pazar
  • Sual: Çeşitli ilmihaller arasında zekât nisabı hususundaki ihtilaf neden kaynaklanıyor?
    Cevab: Altın nisabını bildiren miskal ve dirhemlerin farklı ölçülmesinden kaynaklanıyor. Bir şer’î dirhem, bir de örfî dirhem vardır. Bazı kitaplarda örfî dirhem esas alınarak altının nisâbına 80 gram denmiş ise de, şer'î dirhem esas alınmak gerekir. Bu takdirde nisâb 96 gram altın olmaktadır. Nitekim Osmanlılarda da zekât nisâbı 13 Osmanlı lirası ve bir çeyrek olarak bilinirdi ki, 96 gram altına tekabül eder.
    30 Ağustos 2015 Pazar
  • Sual: Çocukların altınlarına zekât verilmiyor. Ama benim içime sinmiyor. Kendi paramdan versem sevap olur mu? 
    Cevab: Zekât farz olmadığı için, zekât değil, sadaka vermiş olursunuz.
    30 Ağustos 2015 Pazar
  • Sual: Çocuğun zekât nisabı altını olsa, çocuk bâliğ olsa, fakat 18 yaşına kadar vesayet altında olduğu için, anne-baba bu paraya dokundurtmasa, çocuk zekât verir mi?
    Cevab: Çocuğun zekât nisabı altını olsa, çocuk bâliğ olunca zekât farz olur. Ancak para kendi tasarrufunda değilse, mal-ı dimardır, zekâtı verilmez. Kendi tasarrufuna geçip bir sene geçince zekâtı verilir.
    30 Ağustos 2015 Pazar
  • Sual: Bir hoca, vazifeli bulunduğu cemiyet adına zekâtı alıp, fakire veriyor. Fakir de cemiyete bağışlıyor. Fakir zekâtı alıp hediye edeceğini biliyor. Caiz olur mu?
    Cevab: Baştan şart koşulursa caiz olmaz.
    30 Ağustos 2015 Pazar
  • Sual: Almanya'daki tanıdıklarımız, fitre ve zekâtlarını buradaki ihtiyacı olan bir akrabamıza vermemiz için bize yolladı. Bu parayı bölüp bir kısmını okumakta olan çocuklarımıza ve ihtiyacı olan başka komşularımıza da versek olur mu?
    Cevab: Belli birine verilmesini şart koşmamışsa, her bir fakire bir fitre mikdarından az düşmeyecek şekilde başkasına da verilebilir. Söylemek lâzım değildir. Ama sorunca, kime verdiğini doğru söylemek gerekir.
    1 Eylül 2015 Salı
  • Sual: Sadece 14 bin liralık arabası olana zekât verilir mi?
    Cevab: Araba ihtiyaç eşyasıdır; verilir.
    1 Eylül 2015 Salı
  • Sual: Satmak için oturduğundan başka 300 bin liralık dairesi olan kimseye zekât verilir mi?
    Cevab: İhtiyaç eşyası dışındadır; verilmez.
    1 Eylül 2015 Salı
  • Sual: 65 bin liralık altınını başkasına borç veren ve zekât verecek parası olmayan ne yapar?
    Cevab: Eline para geçince, geçmiş senelerini zekâtını öder.
    1 Eylül 2015 Salı
  • Sual: Yemin keffâreti için alınan yiyeceği ya da malı, karşı taraf kullanmasa veya başkasına hediye etse, olur mu?
    Cevab: Keffârete zararı yoktur. Zekâtta da fakir kendisine verilen zekâtı dilerse başkasına hediye edebilir.
    1 Eylül 2015 Salı
  • Sual: Yatırım maksadıyla alınmış ve ileride ne yapacağı belli olunmayan arsalardan dolayı zekât lâzım mıdır? Bir arsanın ticaret malı olarak kabul edilebilmesi için nasıl olması lazım. Yani buradaki sebep sarahaten ileride satarım şeklinde niyet etmemesi midir?
    Cevab: Hayır. Arsa tüccarı olması lazımdır ki zekât vermesi gereksin. Ticarete niyet eder. Başlar. Sonra satmak üzere arsa veya ev alırsa, ticaret malı olur ve zekâtını verir.
    1 Eylül 2015 Salı
  • Sual: Vadesi gelmemiş borçlar (mesela ileri tarihli senetler veya ev kredisi taksitleri) nisap hesabında düşülür mü?
    Cevab: Düşülür.
    5 Eylül 2015 Cumartesi
  • Sual: Zekât için vekil tayin ederken, zekât mikdarı nakit para cinsinden söylense olur mu? Altın olarak mı söylemek icab eder?
    Cevab: Zekât, altın olarak verilir. Kâğıt para söylenmişse, vekil bunun altın karşılığını verir veya devir yaparak kâğıt para verir. Geciktirir de altın kıymetlenirse, vekil mesul ve günahkâr olur. 
    5 Eylül 2015 Cumartesi
  • Sual: Bir kişinin 350 bin liralık ticari malı var. Nakit 140 bin lira parası var. 150 bin lira ödeyeceği çekleri ve 300 bin lira da ödeyeceği kredi kartı borcu var. 24 dairesi, 4 tane arabası var. Kira gelirleri 140 bin liranın içindedir. Bu kişiye zekât düşer mi?
    Cevab: 490 bin aktifi, 450 bin pasifi vardır. Elindeki 40 bin lira nisabı geçer. Bunun zekâtını vermesi gerekir.
    5 Eylül 2015 Cumartesi
  • Sual: Ne zaman nisaba ulaştığını, yani şer’en zengin olduğunu bilmeyen kimse ne yapar?
    Cevab: Bir tarih tayin eder. Mesela tercihen Ramazan veya kandil günlerinden birini tayin eder. Bundan sonra hep o tarihe itibar eder. İhtiyaten bir yıllık zekâtını da verir. Elinde para yoksa ve daha önce zekâtını vermişse, bu takdirde bir fakir ile devir yapar. Yani borç alıp, bir yıllık tahminî zekâtını fakire verir. Fakir de buna hediye eder. O da borcunu öder.
    5 Eylül 2015 Cumartesi
  • Sual: Bir kadın kocasını dinlemeyerek ticaret yapsa ve borca girse, kocasının da çok parası olmasa, fakat aile saadeti sarsılmasın diye buna zekât verebilir mi?
    Cevab: Erkek karısına asla zekât veremez. Ancak İmameyn’e göre, kadın kocasına zekât verebilir. Ancak bu fetvâ fakirler içindir.
    5 Eylül 2015 Cumartesi
  • Sual: Altının zekâtı, farzolduğu tarihteki kıymeti ile mi, ödeneceği zamanki kıymeti ile verilir?
    Cevab: Zekât vermesinin farz olduğu tarihte, altının gramı 103 lira olsa, o zaman vermeyip tehir etse, vereceği zaman da 100 lira olsa, 100 lira; 106 lira olsa, 106 lira üzerinden zekâtını verecektir. Zira üzerine borç olan zekât nisab mikdarı altının kırkta biridir. Borç, altın üzerine taalluk etmiştir. Kâğıt para da olsa, altın üzerinden kıymetlendirir. Hükmü de aynıdır.
    17 Eylül 2015 Perşembe
  • Sual: Birine zekât Şaban ayında farz olsa, ama Ramazan ayında vermek istese, hesabı nasıl yapar?
    Cevab: Nisab tarihi değişmez. Bir kimse ne zaman nisaba kavuşmuşsa, şer’en zengin olma tarihi odur. Bunu bir yere kaydetmesi veya hatırında tutması lâzımdır. Bundan bir şer’î sene (354 gün) geçince, elindeki aktifleri nisabın üzerinde ise, kırkta birini ayırıp tercihen hemen, nihayet en geç bir sene içinde fakire vermesi gerekir. Bu bakımdan nisab tarihi değiştirilemez; ama bir yıl içinde dilediği zaman zekâtını verebilir.
    17 Eylül 2015 Perşembe
  • Sual: Bankadan çektiği kredi nisabı doldursa, kurban kesmesi ve zekât vermesi lâzım olur mu?
    Cevab: Bu para, ödenmesi gereken borçtur. Nisabdan düşülür; kendisi nisabı teşkil edemez.
    17 Eylül 2015 Perşembe
  • Sual: Bir kimse bana falanca köydeki fakirlere vermem için bir miktar para verdi. Ben, bunun zekât mı olduğunu ve beni vekil mi ettiğini sordum. Evet dedi. Bu şekilde vekâlet oldu mu? Olduysa onun belirttiği köydeki fakirlere mi vermem gerek?
    Cevab: Vekâlet akdi, bu şekilde de in’ikad eder. Başkasına veremez. Vermişse, sonradan müvekkile söyler, razı olursa ve para da fakirin elindeyse zekât tamam olur. Eğer dilediğine ver diye umumi vekil etmiş ise, başkasına da verebilir.
    28 Eylül 2015 Pazartesi
  • Sual: Bekâr bir kimse, kendisiyle oturan ve nafakasını karşıladığı bekâr kardeşine zekât verebilir mi?
    Cevab: Fakirse bakmakla mükelleftir. Zekât da verebilir. Hatta akrabaya (anne-baba, dede-nine, evlâd, torun ve zevceye değil) nafakasını verirken, zekâta da niyet ederse, zekâtı da verilmiş olur.
    28 Eylül 2015 Pazartesi
  • Sual: Depozito olarak verilen para zekât nisabına katılır mı?
    Cevab: Depozito bugün iki manada kullanılmaktadır. Birincisi, bir satış akdinde, malı teslim alırken semenin bir kısmını ödemek demektir. Burada satış yapılmış, depozito, satıcının mülkü olmuştur. Alıcının bu parayla alakası kalmamıştır. Kaparo da böyledir. Depozitonun ikinci manası, elektrik, gaz gibi aboneliklerde, şirkete verilen veya ev kiralarken kiralayana verilen paradır. Bu, emanet hükmündedir. Yani, depozitoyu yatıranın mülküdür. Ancak mal-ı dımar hükmündedir. Yani sahibi, bu para üzerinde tam tasarruf hakkına malik değildir. Gömülüp gömüldüğü yeri unutulan para veya mükâteb kölenin kitâbet bedeli gibidir. Sigortada biriken para da böyledir. Bir paranın zekât nisabına katılması ve zekâtının verilmesi için tam mülk olması şarttır. Bu bakımdan bu çeşit depozito, zekât nisabına katılmaz; zekâtı da verilmez.
    9 Ekim 2015 Cuma
  • Sual: Tahsil ihtiyaçlarım için kredi ve yurtlar kurumundan çektiğim kredinin zekâtını verecek miyim?
    Cevab: Bu bir borçtur. Eldekinin zekâtı verilmediği gibi, nisabdan da düşülür.
    17 Aralık 2015 Perşembe
  • Sual: Elindeki altınların bir kısmı 22, bir kısmı 18 ve bir kısmı 16 ayar olan kimse zekât nisabını nasıl hesaplar?
    Cevab: Hangi ayarda olursa olsun, 14 ve yukarısı halis sayılır ve hepsi birden –borçlardan ayrı- 96 gramı buluyorsa şer’en zengin sayılır ve kırkta birini verir. Bunun hepsini 22, 18 veya 16 ayardan verebilir. Ama yüksek ayarı düşük ayardan verirse mekruh olur. Her bir mikdarın zekâtını kendi ayarından da verebilir.
    2 Ocak 2016 Cumartesi
  • Sual: Bazıları zekâtı devlet toplar diyor ve misal olarak da Hazret-i Ebû Bekr’i gösteriyorlar. Doğru mudur?
    Cevab: İslâmî devlet, emvâl-i zâhire denilen toprak mahsulleri ve hayvan zekâtı ile ticaret malları zekâtını toplar. Emvâl-i bâtına denilen altın, gümüş ve para zekâtını da sahibi dilerse devlete verir. Bunlar, Kur’an-ı kerimde sayılan yerlere devlet tarafından sarfedilir. Hazret-i Ebû Bekr zamanında ikisini de devlet topluyordu. Hazret-i Osman zamanında sadece emvâl-i zâhire zekâtını devlet toplamaya başladı. Şer’î esaslara göre idare olunmayan devlet, zekât toplayamaz. Buraya verilen para ve vergi zekât yerine geçmez.
    13 Ocak 2016 Çarşamba
  • Sual: Arsası olan, bunu ziraatta kullanmıyorsa, zekâtını verir mi? Arsa alıp satarak ticaret yapıyorsa zekât vermesi gerekir mi?
    Cevab: Hayır. Evet.
    16 Şubat 2016 Salı
  • Sual: Eli ayağı sağlam dilencilere sadaka vermek caiz midir?
    Cevab: Dilenciye para vermek bugün için harama yardım etmek demektir. Hakiki muhtaçlar el açmamaktadır. Onları bulup yardım etmelidir.
    18 Nisan 2016 Pazartesi
  • Sual: Zekâtımı, anneme buzdolabı alarak verebilme yolu nasıldır?
    Cevab: Bir kimse zekâtını usul ve füruuna veremediği gibi, (kendi ticaret eşyasının zekâtı değilse) mal olarak da veremez. Eğer fakirse kız kardeşinize para olarak verirsiniz. O da annenize hediye olarak buzdolabı alır. Ama baştan şart etmemelidir. Bu şartla veriyorum dememelidir. Niyetinizi sadece anlatabilirsiniz. İstersen bununla anneme buzdolabı alabilirsin denebilir. Hem zekat verebilecek hem de buzdolabı alabilecek birisi için zekatını ayrıca başka birine vermesi annesine buzdolabı alması daha doğrudur.
    26 Nisan 2016 Salı
  • Sual: Bir kişinin üzerinden kamerî sene geçmiş 60 bin lirası olsa, bununla beraber besicilik yapıp 25 büyükbaş hayvanı olsa, tarlasından da 2 ton arpa hasat etse, öşür ve zekâtı nasıl hesaplanacaktır?
    Cevab: 60 binin kırkta birini verir. 2 ton mahsulün, yağmur suyuyla sulandı ise onda biri, dolapla sulandı ise motorla sulandı ise yirmide biri verilir. Besicilik yapıyorsa, bu zekât değil, ticaret malıdır. Zira zekât için senenin en az yarısında çayırda otlayan hayvanlardan verilir. Besicilikte ticaret malı sayılır ve kırkta biri verilir. Kendisinden verilemeyeceği için, para olarak verilir.
    10 Haziran 2016 Cuma
  • Sual: Dilenciye para verilir mi?
    Cevab: Dilenmek haramdır. Hadis-i şerif ile men edilmiştir. Hiç nafaka bulamayanın dilenmesi caizdir. Bu zamanda dilencilere para vermek, günaha yardım olacağından caiz değildir. Fakir olduğu bilinen kişiye sadaka verilir. Ama fakirler dilenmemektedir.
    10 Haziran 2016 Cuma
  • Sual: Fıtrayı erzak olarak vermek caiz midir?
    Cevab: Fıtra, buğday, arpa, hurma ve kuru üzümden verilir. Para ve her çeşit mal da olur.
    27 Ağustos 2016 Cumartesi
  • Sual: Zekâtı vermesi için vekil tayin edilen kimse, parayı fakire vermeyip erzak alıp onu verse hata mı işlemiş olur?
    Cevab: Evet. Zekât malın kendisinden veya altın olarak verilir. Erzak alıp zekât verilmez. Ama gıda toptancısı veya bakkal; dükkândaki ticaret malının zekâtını erzak paketi olarak verebilir.
    27 Ağustos 2016 Cumartesi
  • Sual: Günümüzde geçimini Müslümanların yardımıyla sürdüren medrese ve Kur’an kurslarına zekât verilir mi?
    Cevab: Zekât, müesseseye verilmez; müslümana verilir. Ancak baştan şart etmeden bir fakire verilir; fakir de vadesiz borcu olmayıp bu müesseseye hediye ederse câiz olur.
    27 Ağustos 2016 Cumartesi
  • Sual: Özürsüz olarak oruç tutmayan birinin vereceği iftar davetine icabet etmek caiz midir?
    Cevab: Evet. Günah işleyen kimsenin ikramını yemek caizdir.
    28 Ağustos 2016 Pazar
  • Sual: İslâmiyette insanın mal biriktirmenin hükmü nedir? Bir zengin, zekâtını verdikten sonra kalan malını fakirlere paylaşmaya mecbur mudur?
    Cevab: Zekâtını verdikten sonra, helâlinden mal biriktirmek ve lüks içinde yaşamak dinen mahzurlu değildir. Hadis-i şerifte, ‘Zekâtı verilen mal, kenz (biriktirilmiş mal) değildir’ buyuruluyor.
    7 Aralık 2016 Çarşamba
  • Sual: Evimizin içinde bulunduğu tarlada yemek ve komşularımıza ikram etmek üzere sebze yetiştirsek, bunun uşru verilecek midir?
    Cevab: Ev bahçesindeki mahsulden, satılmak için yetiştirilse bile, uşur (zekât) verilmez.
    7 Aralık 2016 Çarşamba
  • Sual: Bir kimse 25 metre kare gibi bir oda genişliğindeki tarlasında yetiştirip sattığı domatesten uşr verecek midir?
    Cevab: İmam-ı Azam Ebu Hanife’ye göre verilir. İmameyn’e göre çabuk helak olan gıda maddelerinden uşr verilmez. Zenginse, birinci; fakirse, ikinci kavle göre hareket edebilir.
    7 Aralık 2016 Çarşamba
  • Sual: Suriye’ye yardım kutusuna zekât niyeti ile para atılsa, vekâlet verilmemiş olsa, zekât sahih olur mu?
    Cevab: Kutuya atmak, vekâlet demektir. Başka  şartlarına da uyulmuşsa, zekât yerine geçer.
    29 Ocak 2017 Pazar
  • Sual: Zekatta koyun nisabı ile altın nisabı ayrı mıdır? Mesela 45 koyunu ve 50.000 borcu olan, ne yapar?
    Cevab: İkisinde de nisab ayrıdır. Semeniyyet vasfı para ve ticaret esyasinda. Saimiyyet vasfı ise hayvandadır. Borç varsa, önce altın, gümüş ve paradan; sonra ticaret malından; sonra toprak mahsullerinden; sonra hayvandan düşülür. Kalan mikdar nisabı tutuyorsa, malın kendisinden zekât verilir. Altını, gümüşü, parası ve ticaret malı olan, birbirinden verebilir. Toprak mahsulü ve hayvan böyle değildir.
    29 Ocak 2017 Pazar
  • Sual: Bir kimsenin 7 bin lira parası ve 5 yıldır alamadığı, ama alma ihtimali de çok çok zor olan 5 bin lira alacağı olsa, zekat verir mi?
    Cevab: Zayıf alacak nisaba katılmaz, zekâtı da verilmez. Nisabı buluyorsa veya başka nisabı varsa, alınca bir sene sonra verilir.
    19 Şubat 2017 Pazar
  • Sual: Nisaba mâlik bir kimse daha 1 yıl dolmadan Ramazan ayının bereketinden istifade edebilmek için zekâtını erken verebilir mi?
    Cevab: Zekâtı vaktinden evvel vermek caizdir. Serveti bu arada artarsa, yani nisab tarihinden evvel eline tekrar mal geçerse, bunun da kırkta birini ayrıca verir. Azalırsa, fazla verdiğini gelecek senenin zekâtından düşer. Gelecek sene zengin olmaktan çıkarsa, bu verdiği sadaka olur.
    21 Nisan 2017 Cuma
  • Sual: Tübitak’ın verdiği, bitiremediği takdirde geri alma şartı koyduğu doktora bursu, her ihtimale karşı harcanmayıp biriktirilse, biriken para doktorayı bitirmeden zekât nisabına katılır mı?
    Cevab: Hayır. Mal-ı dimar gibidir. Zira tam tasarruf hakkı yoktur. Zira mukayyed (şarta bağlı) hibedir.
    23 Mayıs 2017 Salı
  • Sual: Zekât hesabı yaparken, bazı takıların üzerinde altın ve pırlanta taş birleşik oluyor. Bunları ayırarak tartmak mümkün olmuyor. Nasıl hareket edilmelidir?
    Cevab: Altın ve gümüş ziynet üzerindeki kıymetli taşlar zekâta dâhil değildir. Bunların ağırlığı çok azdır. Kuyumcuya sorulur.
    23 Mayıs 2017 Salı
  • Sual:

    Bir fitre mikdarı olan 3,5 kilo hurmayı, 400 gramlık paketlere koyup 9 kişiye vermek caiz midir? 

    Cevab: Bir fıtrayı birkaç fakire vermenin caiz oluşu ihtilaflıdır. Ekseri ulema caiz demiştir. Caiz olmadığını söyleyenler de vardır. Zira “Fakirleri bugün dilenmekten müstağni kılın”” hadis-i şerifinin mânâsı bunu icab ettirir. İbni Âbidin hazretleri, “Bu hadîs, vücub değil, nedbi bildirir. Mamafih bir fıtrayı birkaç fakire vermek tenzihen mekruhtur” diyor.
    12 Haziran 2017 Pazartesi
  • Sual: Zekât vekili başkasını vekil yapabilir mi?
    Cevab: Zekat vekâleti, alışveriş, kurban vs gibi diğer vekâletlerden farklıdır. Zekât vekili bir başkasını; o da bir başkasını, bu da başkasını vekil yapabilir. Zekât veren kişinin (müvekkilin) bunu bilmesi lazım değildir.
    21 Haziran 2017 Çarşamba
  • Sual: Bir kimsenin elinde 7 gramlık bir altın olsa, zekâtı bundan az olsa, bununla bir fakirle devr yaparak zekâtını verse, ancak vermesi icab eden zekât 5 gram olsa, bu 2 gram fazla verdiğinin hükmü nedir?
    Cevab: Fazla verdiği, gelecek senenin zekâtına mahsub edilebilir. Şu kadar ki, bu altını fakire zekât olarak vermişse, sonra ondan daha düşük bir ücretle satın almak mekruhtur.
    21 Haziran 2017 Çarşamba
  • Sual: Zekat nisabına ulaştığım tarihi not aldım. Sıfırlamadığı halde, sene-i devriyesinde elimde nisab mikdarı yoksa, zekât alabilir miyim?
    Cevab: Evet. Zekât verilecek şahsın, kurban nisabına sahip olmaması, yani aslî ihtiyaçları ve borçları dışında 96 gr altın veya karşılığı mala sahip bulunmaması şarttır.
    2 Temmuz 2017 Pazar
  • Sual: Usul kitaplarında zengin iken zekâtını vermese sonra fakir düşse zekâttan mesul olmaz diyor. Çünkü zekât ve fıtr, fevr (hemen verilmek) üzere değil, terâhi  (yani ömür boyu verilmek) üzere vâcibdir. Halbuki hac için de terâhi üzere farzdır denmesine rağmen, kişi daha sonra fakir düşse, ahirette hacdan mesul olacağı geçiyor. Aradaki işkali (tutarsızlık gibi görünen şeyi) nasıl giderebiliriz?
    Cevab: Zekâtı farz olduktan sonra bir sene içinde vermek lazım ise de, bir yılı geçince ömür boyu kerâhatle de olsa sahih olur. Zekât farz olduktan sonra fakir düşse, eğer bu, kendi iradesiyle olmuşsa, yani malı telef etmişse (istihlâk etmişse) zekât ondan düşmez. Fakat mal kendiliğinden telef olmuşsa (helak olmuşsa) zekât ondan düşer. Zekât malın aynına taalluk eder. Hac ise mala değil şahsa taalluk eder.
    14 Ağustos 2017 Pazartesi
  • Sual: Ben hâli vakti yerinde bir ailenin çocuğuyum. Üniversitede talebeyim. Teyzemin bana zekât vermesi caiz midir?
    Cevab: Âkıl ve bâliğ bir kimse, ailesinin servetiyle zengin sayılmaz. Borcundan ayrı 96 gram altın veya buna denk ihtiyaç dışında malı yoksa, zekât alabilir.
    23 Kasım 2017 Perşembe
  • Sual: Mantar yetiştiren bir kimse malının öşrünü mü vermelidir? Yoksa ticaret eşyası olarak zekât mı vermelidir?
    Cevab: İmameyn’e göre verilmez. İmam-ı Azam’a göre uşru verilir. Hüdâ-i nâbit, yani kendiliğinden yetişiyor ise veya evin bahçesinde ise verilmez. Kuru ot gibidir. Serîü’l-helâk (çabuk bozulan bir şey) olduğu için ticaret eşyası sayılmaz.
    23 Kasım 2017 Perşembe
  • Sual: Nisab miktarına ulaşmış malın zekatı, zekat verme niyetiyle, bir sene henüz dolmadan verilmiş olsa, bir sene dolunca tekrar zekat vermek gerekir mi?
    Cevab: Gerekmez. Zekât önceden de verilebilir.
    23 Kasım 2017 Perşembe
  • Sual: Meyyitin kefenine zekât verilmez ne demektir?
    Cevab: Zengin, zekâtını, bir meyyite kefen alınması için veremez. Zekât, fakirin hakkıdır.
    23 Kasım 2017 Perşembe
  • Sual: Bir kimsenin kiraya verdiği bir evi olsa, kendisi de iş icâbı başka şehirde kirada yaşasa, parası da olmasa, zekât alabilir mi?
    Cevab: Bir ev aslî ihtiyaçtır. Evin, dükkânın, tarlanın kirası, aylık masrafına ancak yetiyorsa, fakirdir. Zekât alabilir.
    23 Kasım 2017 Perşembe
  • Sual: Günümüzdeki seyyid ve şeriflere zekât verilebilir mi?
    Cevab: Ganimetten hisseleri verilmediği için evet, verilir.
    23 Kasım 2017 Perşembe
  • Sual: Tarla olan bir yere ev yapan, tarlanın bir kısmını ev halkı için ekiyorsa, o tarlanın ev için ekilen kısmı ev bahçesi hükmüne girer mi?
    Cevab: Hepsinden verilecektir. Bu, evin bahçesi değil; bahçeye ev yapılmıştır. Ama İmameyne göre meyveden uşur verilmez. Fakirse, hiçbirinden vermeyebilir.
    5 Nisan 2018 Perşembe
  • Sual: Zeytin tüccarı, sattığı zeytin ve zeytinyağının zekâtını nasıl hesaplar?
    Cevab: Zeytin hasad edilince, uşru verilir. Yağmur suyu ile sulanıyor ise onda biri, dolap, baraj, motor ve sair ile sulanıyorsa yirmide bir verilir. Zeytinyağının uşru olmaz. Zeytinyağı tüccarı, sattığı zeytinyağının kırkta birini zekât olarak verir. Kendi mahsulü olan zeytini sıkıp zeytinyağı yaparak satıyorsa, zekâtını vermez; sadece uşr ile iktifa edilir.
    15 Nisan 2018 Pazar
  • Sual: Zekâtı verilecek paranın miktarı tam olarak bilinmeyip tahminî verilirse  (en azından verilmesi lâzım gelenden az olmamak şartıyla, zekât yerine gelir mi?
    Cevab: Kati bilmek veya çok zannetmek lazımdır. Tahminî verildiği zaman, fazla veya denk ise tamamdır. Ama az gelirse, mesuliyetten kurtulmaz. Herkes malının hesabını bilir.
    15 Nisan 2018 Pazar
  • Sual: Zekâtı verilecek paranın miktarı tam olarak bilinmeyip tahminî verilirse  (en azından verilmesi lâzım gelenden az olmamak şartıyla, zekât yerine gelir mi?
    Cevab: Kati bilmek veya çok zannetmek lazımdır. Tahminî verildiği zaman, fazla veya denk ise tamamdır. Ama az gelirse, mesuliyetten kurtulmaz. Herkes malının hesabını bilir.
  • Sual: Çocuğumun her sene 10 taksitle ödediğim okul âidatı vardır. Ramazanı şerifte de bu senenin taksitleri bitmiş oluyor. Ama Eylülde önümüzdeki senenin taksitleri başlayacaktır. Gelecek senenin ve sonraki senelerin taksitlerini zekât hesaplarken nasıl yapacağım?
    Cevab: Anlaşma yapılmışsa, bu veresiye borçtur. Bunlar zekât nisabından düşülür. Veresiye de olsa borç, borçtur. Anlaşma yoksa, ortada borç da yoktur
  • Sual: Bir beyaz eşya firması, mallarını katalog üzerinden sipariş alıp satıyor. Dükkânında satılık mal bulunmuyor. Bu halde zekâtını nasıl hesap etmelidir?
    Cevab: Zekât mevcut ve mülkü olan maldan verilir. Daha satın almadığı malın zekâtı verilmez.
  • Sual: Sabit geliri olmayan, ailesinden harçlık alan bir talebenin, birikmiş parası için zekât ödemesi lazım gelir mi?
    Cevab: Borçlarından ayrı, üzerinden 1 sene (354 gün) geçmiş 96 gram altını veya bunun mukabili parası/hisse senedi/tahvili varsa, kırkta birini zekât verir.
  • Sual: Bir kişi, zekâtını, dilediğine verebilirsin ve dilediğin şekilde tasarrufta bulunabilirsin diyerek birini vekil ediyor. Vekil bu zekât malıyla kumanya alıp bir fakire verse caiz midir? 
    Cevab: Hayır. Zekât kumanya veya mal olarak verilemez. Mutlaka para olarak fakire verilmelidir. Çarçur edeceğinden korkuyorsa, fakirin hanımına verebilir. Zekât verecek olan kişi tüccar ise, dükkânındaki malından zekât verebilir. Zekâtın mal olarak verilebilmesi, tüccara mahsustur.
  • Sual: Kumaş, altın, şeker veya başka bir malın ticareti yapan ve ticaretini yaptığı maldan nisaba eren kimse, zekâtını, ticaretini yaptığı maldan değil de kıymeti kadar hayvandan ya da buğdaydan verebilir mi?
    Cevab: Tüccar, zekâtını ticaretini yaptığı maldan verebildiği gibi, maliyeti üzerinden altın veya gümüş olarak verebilir. Ayrıca altını, gümüşü ve parası varsa, onların yerine de kendi ticaret malından verebilir.
  • Sual: Buğdayının öşrünü, kıymeti kadar hayvandan verebilir mi?
    Cevab: Uşr (toprak mahsulü zekâtı), ya malın kendisinden verilir; yahut altın veya gümüş olarak verilir. Sâime hayvan olarak verilmez. Sâime hayvanın zekâtı, hayvan olarak verilebilir.
  • Sual: Vereceğimiz altın zekâtı yerine, kıymeti kadar bir buzdolabını ihtiyacı olan fakire zekât olarak vermek caiz mi?
    Cevab: Zekâtın mal olarak verilmesi caiz değil. Ancak tüccar müstesnadır. O, ticaretini yaptığı maldan verebilir. Binaenaleyh bir fakire buzdolabı almak zekât yerine geçmez. Zekât miktarı parayı kendisine temlik etmek lâzımdır. Ancak beyaz eşya satıcısı olan bir kimse, buzdolabı olarak zekâtını verebilir.
  • Sual: Kur’an-ı kerim kursu, “Biz verdiklerinizi talebelere kavuşturuyoruz, naklediyoruz” diyor. Kime verdiğini bilmemiz ve ona ulaşıp ulaşmadığını bilmemiz şart mıdır?
    Cevab: Kur'an-ı kerim kursunu işletenlerin hüsnü niyetine ve şer’i meselelere vukufuna inanıyorsanız, o zaman bunları vekil yaparsınız. Bunlar da zekâtı münasip talebelere temlik ederler. Ancak yemek olarak veya Kur’an-ı Kerim kursu ücreti olarak veya yurt bedeli olarak mahsup edemezler. Lâzım gelen taharri (araştırma) yapıldıktan ve zekât verildikten sonra, zekât verilen kimsenin ehil olmadığı anlaşılırsa, yeniden zekât vermek gerekmez.
  • Sual: Kur’an-ı kerim kursu, topladığı fıtra ve zekâtı, doğrudan talebeye vermeyip, yurt yemekhanesinde yemek yapsa, öğrencilerine yedirse, böyle fitre sahih midir?
    Cevab:
    Kur'an-ı kerim kursuna zekât verilmez. Fitrede ise fakire yemek ibâhası (yedirmesi) kâfi gelmez. (Nimet-i İslam, Hindiyye). Temlik, yani fakirin eline vermek lâzımdır. Kur’an-ı Kerim kursu memuru, fakirse, buna zekât verilebilir. Bu, o zekâtla isterse Kur’an-ı Kerim kursuna erzak alabilir veya Kur’an-ı Kerim kursu talebeleri, bu memuru zekâtlarını ve fıtralarını almaya ve dilediği gibi sarf etmeye vekil edebilirler. Bu takdirde de memur, vekil olmak hasebiyle bu zekât ve fıtraları toplar ve erzak alabilir. Ancak kendisini zekâtlarını almaya ve dilediği yere sarf etmeye vekil eden talebeler, eğer bir yere muaccel (peşin) borçlu iseler, günahkâr olurlar. Mülkiyetlerine geçen para ile borçlarını ödemedikleri için.
  • Sual: Kur’an-ı kerim kursu vazifelisine vekâlet yoluyla altından zekât verilse, o da bununla gitse yurt yemekhanesine erzak [yemek] alsa, yemekhanede bu erzaklar pişirilse yemek yapılsa ve talebeye yedirilse, zekat [ya da fitre] sahih olur mu? Burada temlik tamam oluyor mu?
    Cevab: Kur’an-ı Kerim kursu memuru, fakirse, buna zekât verilebilir. Bu, o zekâtla isterse Kur’an-ı Kerim kursuna erzak alabilir veya Kur’an-ı Kerim kursu talebeleri, bu memuru zekâtlarını ve fıtralarını almaya ve dilediği gibi sarf etmeye vekil edebilirler. Bu takdirde de memur, vekil olmak hasebiyle bu zekât ve fıtraları toplar ve erzak alabilir. Ancak kendisini zekâtlarını almaya ve dilediği yere sarf etmeye vekil eden talebeler, eğer bir yere muaccel (peşin) borçlu iseler, günahkâr olurlar. Mülkiyetlerine geçen para ile borçlarını ödemedikleri için.
  • Sual: Bir arabamız ve benim üzerime de bir evimiz var. Bu evde anneannem oturuyor. Bir ev daha satın aldık. Ancak şu an borcunu ödüyoruz. Kenarda birikmiş paramız yok. Zekât vermemiz gerekir mi?
    Cevab: Bahsettiğiniz şeyler zekât malı değildir. Borçlarından ayrı 96 gram altını veya bu kadar parası olan ancak kırkta birini zekât verir.
  • Sual: Fıtrayı, yağ, paketlenmiş tavuk, peynir, çocuk bezi olarak vermek caiz mi? Bunları fitre diye verirken bunlar arasında illa buğday, un, arpa, hurma, üzümden biri de bulunmak şart mıdır?
    Cevab: Fıtra, buğday, arpa, kuru üzüm ve hurmadan verilir. İlk ikisi 1750 gram; son ikisi üç buçuk kilo olmalıdır. Bunun en azının kıymeti kadar para veya mal da verilebilir. Buğday ve arpanın bol olduğu zamanlarda, para kıt olduğu zamanlarda, buğday ve arpa vermek efdaldir. Zamanımızda en iyisi para olarak vermektir. Herkes ortalama mutfak masrafına göre vermelidir. Bu paketi fıtra olarak vermek caizdir. İçinde o 4 gıdadan birinin bulunması şart değildir.
  • Sual: Bir marketten herşeyin alınabildiği hediye çekini, fıtra olarak fakire vermek caiz midir?
    Cevab: Fıtra olarak muayyen bir kıymetin üzerinde her şey verilebilir. Asgari kıymeti, 1750 gram buğday, arpa, kuru üzüm veya hurmadır. Bunlardan en ucuzunun kıymetinden aşağı olamaz. Ancak fıtra, pek çok hususta zekât ile aynı hükümlere tâbi olduğundan, zekât da deyn (alacak hakkı) olarak verilemediğinden, fıtrayı hediye çeki olarak vermemelidir.
  • Sual: Süt kardeşe zekât verilebilir mi?
    Cevab: Süt kardeşlik sadece evlenme mânisi doğurur. Süt akrabanın hepsine zekât verilir. Miras düşmez ve nafaka icab etmez.
  • Sual: Arsa karşılığı inşaat yapan ve yapacağı dairelerin bir kısmını taksitle satan müteahhid, zekâtını nasıl verecektir? Yarım inşaat ticaret malı mı kabul edilir?
    Cevab: Mevcudun zekâtı verilir. Satılacak olan yarım inşaat ticaret malıdır. Arsa karşılığı verilecek daireler, borç olarak kabul edilecektir. Zekâtı verilmez. Satılık dairelerin zekâtı verilir.
  • Sual: Zekâtımı verirken miktarı fazla tuttuğum için fıtraya da niyet ederek vermenin mahzuru var mıdır?
    Cevab: Beraberce vermek caizdir.
  • Sual: Düğünde gelen hediyelerle elimizde takriben 300 gr altın ve zevcimin de bana 330gr kadar mehir borcu vardır. Zekât vermemiz icab eder mi?
    Cevab: Düğünde gelen hediyeler, kız veya anne tarafından gelmişse kadının; oğlan veya erkek tarafından gelmişse erkeğindir. Bizzat çocuğa diye verilmişse çocuğundur. Buna göre hesap edilir. Borcundan ayrı 96 gram altın kişi başına düşüyorsa, bunun zekâtı verilir. Altınlar erkeğin ise, 330 gram altın mehir borcu zaten bütün mal varlığını kaplar, erkek zekâta ehil değildir. Ama 96 gramı kadına ait ise, borcu da yoksa, zekât verir. Erkek vermez.
  • Sual: Kadın zekâta ehilse, kurbanı kendisi mi keser, zevci adına da kesilse olur mu?
    Cevab: Kurban zenginliğiyle zekât zenginliği birbirinden farklı şeylerdir. Bir kimse kurban kesmesi gereken servete sahipse kurban kesmelidir. Eşimin adına diye birşey İslâmiyette yoktur. Servet ayrılığı vardır. Kim mükellefse, kurbanı o keser. Sizin eğer asli hacetinizden yani oturduğunuz ev ve eşyasından başka ve borçlarınızdan ayrı 96 gram altın veya bunun karşılığı para veya bunun karşılığı ev, dükkân, arazi varsa, sizin kurban kesmeniz lâzımdır. Zekât vermeye ehil olan biri, kurbana haydi haydi ehildir. Ama kurbana ehil olan birisi, zekâta ehil olmayabilir. Evleri, arsaları vardır, ama 96 gram altını veya parası yoktur mesela.
  • Sual: Zekât vekili, bunun müvekkilinin zekâtı olduğunu fakire söylemek mecburiyetinde midir?
    Cevab: Hayır. Ancak hediye olsaydı, söylemesi icab ederdi.
  • Sual: Zekât vekili aldığı altınlar çalınırsa, bunu ödemesi gerekir mi?
    Cevab: Zekât, vekilin elinde emanettir. Kendi teaddisi (kabahati, kusuru) olmadan zâyi olursa, zengine veya (fakirin vekili ise fakire) geri ödemez.
  • Sual: Zekâtımın bir kısmını tarihi gelmeden evvel bir kısmını ise sonra vermem caiz midir?
    Cevab: Zekâtın hepsi veya bir kısmı önceden verilebilir.
  • Sual: Babam zeytinliğini tapuda benim üstüme geçirecekmiş. Bundan sonra zeytinlik yine kendisininmiş gibi mahsullerinden istifade edecek. Mahsullerin uşrunu vermek kime farz olur?
    Cevab: Kendisine. Tapuda üzerine yazdırmak, hibe demek değildir.
  • Sual: Vadeli hesabdaki para zekâta tâbi midir?
    Cevab: Elbette.
    26 Temmuz 2018 Perşembe
  • Sual: Bir çay bahçesinden senede üç defa mahsul alan kimse öşrünü nasıl verir?
    Cevab: Her hasadda onda birini ayırıp fakirlere verir. Bunu satmışsa, satış bedelinin onda birini verir.
    29 Haziran 2018 Cuma
  • Sual: 6 gram altın zekatımı altın olarak mı, para olarak mı vermeliyim?
    Cevab: Altının zekatı altın olarak verilir. Veya altın olarak verip kağıt parayla bu altını satın almak mümkündür veya güvendiğiniz bir fakirle zekat devri yapıp sonra istediğiniz fakire kağıt para verebilirsiniz. Bunun için güvendiğiniz fakire altını zekat olarak verirsiniz. O da size hediye eder. Ama bunu baştan şart koşamazsınız.
    29 Haziran 2018 Cuma
  • Sual: Yemin, oruç kefareti çocuğa verilebilir mi?
    Cevab: Çocuk da babası da fakirse verilir. Zekât da böyledir.Her ne kadar İslâmiyette servet ayrılığı esas ise de, çocuk nafaka alacaklısı olduğu için, çocuğun hiç malı olmasa, babası zenginse, çocuğa zekât,  fıtra ve kefaret verilmez.
    12 Ağustos 2018 Pazar
  • Sual: 10 bin lira parası ve 3 bin lira bireysel emekliliği olan, çalışmayan birisi fıtra verip kurban keser mi?
    Cevab: Kurban nisabına dâhil başka malı (ikinci ev; arsa vs) yoksa, aslî ihtiyaçları dışında bu kadar parası olan kimsenin fıtra vermesi ve kurban kesmesi lâzım değildir. Zekât da alabilir.
    12 Ağustos 2018 Pazar
  • Sual: Bir tarlanın üç ortağı olsa, biri 2/3’üne sahip ve diğer ikisi ise geri kalanda müşterek olsa, uşru nasıl verilir.
    Cevab: Başta hasad edilince, hemen uşru verilir. Verilemiyorsa, herkes kendi hissesine düşen uşrunu vermekle mükelleftir.
    14 Eylül 2018 Cuma
  • Sual: Bir fakir, zekât olarak aldığı parayı istediği gibi harcayabilir mi?
    Cevab: Fakir zekât olarak aldığı parayı dilediği gibi harcayabilir; mülküdür.
    14 Eylül 2018 Cuma
  • Sual: Garsona ya da kapıcıya hizmetinden memnun kaldığımız için verilen bahşiş sadaka yerine geçer mi?
    Cevab: Elbette.
    17 Eylül 2018 Pazartesi
  • Sual: Süt ve süt mamulleri istihsali için ahırda, mandırada beslenen hayvanların zekâtı nasıl olur?
    Cevab: Bu hayvanların zekâtı yoktur. Çünki sâime olmadıkları gibi, ticaret malı da değildir. Süt ve mamullerini ticarete niyet ettikten sonra satarsa, bunlar nisab mikdarı olduktan bir sene sonra elde nisab mikdarı ticaret malı varsa, kırkta birini zekât olarak verir. Zira ticarete niyet ettikten sonra, istihsal ettiği malı satarsa, bu ticaret malı olur. Ama öşürlü mallar öyle değildir. Tarlasından kaldırıp öşrünü verdiği buğdayı, balı ticarete niyet edip satarsa, bu ticaret malı olmaz; zekâtı da verilmez.
    19 Eylül 2018 Çarşamba
  • Sual: Bir kimse zekâtını bir talebeye zekât niyeti ile elbise alıp verebilir mi?
    Cevab: Zekâtın kıymetinin verilmesi caizdir. Nimet-i İslam’da diyor ki, bir kimse zekâtını ayırıp bununla bir cariye satın alsa ve fakire verse, zekât verilmiş olur.
    5 Ekim 2018 Cuma
  • Sual: 1) Zilkade'de zekât günüm dolduğunda 25.000 lira nakdim vardı. Bunun 40/1'i 625  lira yapar. Fakat 3 ay geciktirdim, şimdi ise elimde 38.000 var. Bunun 40/1'i ise 950 lira yapar. Hangisini vermem gerek? 25.000'den mi yoksa 38.000'den mi? Zilkade'deki nisabdan mı yoksa 3 ay sonraki (yani şimdiki elimde olan) nisabdan mı? 

    2)Zekâtı verince yine zengin kalıyorum, dolayısıyla seneye yine zekât vermem gerek. Zengin olma tarihim hangisi olacak? Zilkade'deki mi, yoksa şimdiki mi? 

    Cevab: 1) Zengin olduğunuz zaman elinizdeki mevcudun altın karşılığının kırkta birini vereceksiniz.

    2) Zengin olma tarihi bir keredir. Bir Müslümanın eline borçlarından ayrı 96 gram altın veya bunun karşılığı para geçerse, o tarihte zengin olmuş demektir. 354 gün sonra elinde bu kadar veya daha fazla para varsa kırkta birini verir. Yine 354 gün sonra elinde bu kadar veya daha fazla varsa kırkta birini verir. Elinde hiçbir şey kalmazsa, yani dibe vurursa, zenginlik tarihi sıfırlanır.

    19 Ekim 2018 Cuma
  • Sual: Dükkânda satılıyorsa zeytinden mamul sabunun 1/40 zekâtı verilir mi?
    Cevab: Zeytini satın alıp sabun yapmışsa veya sabunu dışarıdan satın almışsa, 1/40 verilir. Tarlasından kaldırmışsa, hasat edince zeytinin 1/10 uşrunu verir. Bunu dükkânına koyunca, tekrar zekat vermez.
    2 Kasım 2018 Cuma
  • Sual: İşçiliği olan gümüş için zekât nisabında fark var mıdır?
    Cevab: İtibar kıymete değil, ağırlığadır.
    2 Kasım 2018 Cuma
  • Sual: Evlilik için biriktirdiğim para üzerine zekât düşer mi?
    Cevab: Nisabı buluyorsa düşer.
    1 Ocak 2019 Salı
  • Sual: Zekât için nisab mikdarını 96 gram olarak vermişsiniz. Bazı kitaplarda 80 gram olarak bildiriliyor. Hangisine itibar edilecektir?
    Cevab: Nisab, 20 miskal altın ve 200 dirhem gümüştür. Örfî dirheme göre 80 gram; şer’î dirhem ile 96 gramdır. Şeriatta şer’î dirhemi esas almak lâzımdır.
    1 Ocak 2019 Salı
  • Sual: Şafii mezhebinde zekât Kur’an’daki 8 sınıfın hepsine mi verilmelidir?
    Cevab: İmam Şâfiî’nin kavli budur. Yani Kur’an-ı kerimde sayılan 8 sınıftan en az 3’er kişiye verilmesidir. Müteahhir Şâfiî âlimleri ise, herhangi 3 sınıftan 3’er kişiye verilmesini zarureten kâfi görmüştür.
    7 Ocak 2019 Pazartesi
  • Sual: Domates, biber, patlıcan, lale ve tütün, fide olarak yetiştiriliyor. Muayyen olgunluğa geldikten sonra sökülüp satılıyor. Alan da bu fideleri toprağa dikip yetiştiriyor. Bu fidelerin öşrü verilir mi?
    Cevab: Bir kimse arazisinde odun, kamış, ot yetiştirir de, bunları biçerek satarsa, öşür vacip olur. (İbni Abidin)
    28 Ocak 2019 Pazartesi
  • Sual: Arı besleyerek balını alan bir kimse bunun zekâtını nasıl vermelidir?
    Cevab: Arı balının uşru (zekâtı) vardır. Dağlarda geziyorsa 10'da birdir. Ama balı satın alıp satıyorsa ticaret zekâtı sayılır ve 40’da 1’ini verir.
    22 Şubat 2019 Cuma
  • Sual: Bir kimsenin 13 bin lira nakit parası olsa; 17 bin lira taksitli KYK borcu olsa ve 25 bin lira şirkette birikmiş, ayrılınca alabileceği tazminatı olsa, zekâtı nasıl hesaplanır?
    Cevab: Tazminat hesaba girmez. Zekât verilmez. 4 bin lira pasiftedir. Zekât vermez.
    19 Nisan 2019 Cuma
  • Sual: Vekili olduğum kimsenin zekâtını bir fakire versem, o da bana bununla yemek ısmarlasa, yemek caiz olur mu?
    Cevab: Baştan şart edilmemişse caizdir. Fakir, aldığı zekâtı istediği yere harcayabilir.
    12 Mayıs 2019 Pazar
  • Sual: Bir kimse zevcesinin veya başkasının zekâtını vekâlet almadan verse yerine geçer mi?
    Cevab: Zekât için verilen şey, henüz fakirin elinde iken vekâlet verilirse zekât yerine geçer.
    12 Mayıs 2019 Pazar
  • Sual: 300 gram altının zekâtını vermek için 2 yarım altın aldığımda bu 2 yarım altını da hesaplamak lâzım mıdır?
    Cevab: Hayır. Farz olduğu tarihte elde bulunan altının kırkta biri verilir.
    25 Mayıs 2019 Cumartesi
  • Sual: Geçen Ramazan ayında 50.000 liram vardı. Nisan ayında bu paraya 20.000 lira daha eklendi. Bu sene zekâtımı 70.000 liradan mı, 20.000 liradan mı hesap edeceğim?
    Cevab: 70 bin liranın zekâtı verilecektir. Çünki 50 bin lira (o gün için) zekât nisabından fazladır. Bir sene sonra nisab aşağıya düşmemiştir. Sene içinde nisaba eklenen paranın da zekâtı verilir. Bir kimsenin nisab kadar zekât malı olsa, bir hicrî-kamerî sene, yani 354 gün geçince elinde bu kadar para veya fazlası varsa hepsinin zekâtını verir. 353.günü eline para geçse; ertesi günü bunun da zekâtı verilir.
    25 Mayıs 2019 Cumartesi
  • Sual: Birisi bir başkasına toplu para verse, bunun şu kadarı fidye, şu kadarı fitre dese, nasıl verilir?
    Cevab: Fidyenin kaç günlük ve fitrenin kaç kişilik olduğu bilinmelidir. Buna göre bir fidye ve bir fitre bir fakire denk gelecek şekilde verilir.
    30 Mayıs 2019 Perşembe
  • Sual: Fitre ve oruç fidyesi ne kadardır?
    Cevab: Her sene lira üzerinden kıymeti değişir. Ama kaide değişmez. Fitre ve fidye, ya 1750 gram buğday veya arpa, un, 3,5 kilo hurma veya kuru üzümden verilir. Hanefî’de para ve mal olarak da verilebilir. ama bunun kıymeti 1750 gram buğday veya undan aşağı olamaz. Bu da şimdi (2019) takriben 5 liradır. Herkes kendi imkânına göre, bir günde yediği miktara denk verirse iyi olur.
    30 Mayıs 2019 Perşembe
  • Sual: Bir kimse zekât nisabına mâlik olsa, zekât kendisine farz olduktan sonra eline yeni altın veya para geçse, bu yeni geçenin zekâtını öncekiyle beraber mi verir; gelecek seneye mi katar?
    Cevab: O senenin zekâtı farz olduktan az evvel bile eline geçse, o sene; sonra eline geçerse seneye verir.
    30 Mayıs 2019 Perşembe
  • Sual: Bir şirketle iş anlaşması yaptık. Her yıl eşit bütçede ödeme yapacaklar. Ama bizim işin iptal ve paranın iade ihtimali var. Bu para zekât nisabına katılır mı?
    Cevab: Muhayyer olarak alınan mal tam mülk değildir. Zekât nisabına katılmaz ve zekâtı verilmez.
    30 Mayıs 2019 Perşembe
  • Sual: Ziynetlerdeki pırlanta gibi taşlar zekâta katılıyor mu?
    Cevab: Mücevher tüccarı ise evet, değilse hayır.
    30 Mayıs 2019 Perşembe
  • Sual: Bir kimse zekâtını çamaşır makinesi, öğrencinin ders kitapları şeklinde verebilir mi?
    Cevab: Tüccar ise zekâtını kendi ticaret malından verebilir. Aksi takdirde olmaz. Nakit olarak fakire vermek lâzımdır.
    8 Haziran 2019 Cumartesi
  • Sual: Fıtra vekâleti verirken mesela ‘kardeşim Ahmet in fıtrasını vermeye’ diye ismen söylemek lazım mıdır?
    Cevab: Bir kimse, kardeşi yerine vekâlet veremez. Vekâleti, fıtrayı veren, yani kardeş verecektir. Kardeş kardeşini vekil etmişse, o dilediğine verir veya birini vekil eder. O zaman kimin fıtrası olduğunu söylemesine gerek yok, niyet kâfidir.
    8 Haziran 2019 Cumartesi
  • Sual: Bir müteahhid zekât olarak bir dairenin beli bir hissesini verebilir mi?
    Cevab: Temlik lazım olduğu için bölünemeyen malın bir hissesi zekât olarak verilemez. Tapuda hisse vermek belki teslim sayılır ve caiz olabilir.
    8 Haziran 2019 Cumartesi
  • Sual: Annesi ve babası çalışan 10 yaşındaki yeğenime zekât verebilir miyim?
    Cevab: Zekâtın çalışmakla çalışmamakla alakası yoktur. Kurban nisabına mâlik olmayan kimseye ve bunun küçük çocuklarına zekât verilebilir.
    8 Haziran 2019 Cumartesi
  • Sual: Mektep ihtiyaçları için zekât alınabilir mi?
    Cevab: Nisaba mâlik olmayan herkes zekât alabilir, dilediği gibi harcayabilir.
    8 Haziran 2019 Cumartesi
  • Sual: Eşim ve ben ayrı ayrı zekât veriyoruz. Zekâtı fakire eft yaparken, eşimin hesabından yollamak caiz midir?
    Cevab: Eşinizi vekil etmiş olursunuz. Caizdir.
    15 Haziran 2019 Cumartesi
  • Sual: Bir talebe devletten karşılıksız burs veya yardım alsa, ailesiyle yaşadığı için bu parayı biriktirse, kurban kesmeli lazım mıdır?
    Cevab: Borçlarından ayrı 96 gram altın kıymetine ulaşmış ise kesecektir.
    1 Temmuz 2019 Pazartesi
  • Sual: Kirada dükkânı olanın bundan dolayı zekât vermesi gerekir mi?
    Cevab: Hayır,  zekât malı değildir.
    22 Temmuz 2019 Pazartesi
  • Sual: Bir kişi tarlasını kiraya verse, tarlayı tutan kişi meyvelerin uşrunu verse, tarla sahibi de vermeli midir?
    Cevab: Hayır. Uşr, mahsulden verilir ve mahsul sahibi verir. Ortaklaşa ekilmişse, her biri kendi uşrunu verir.
    22 Temmuz 2019 Pazartesi
  • Sual: Dârülharbde maden işleten zekât verir mi?
    Cevab: Madenin zekâtı olmaz. Dârülislâmda vergisi olur.
    25 Temmuz 2019 Perşembe
  • Sual: Birisi arsasında bulunan zeytinleri veya armutları toplamasa ya da yiyeceği kadar toplasa, uşru bunların tamamı üzerinden mi hesaplar?
    Cevab: İmam-ı Azam’a göre meyveden uşur verilir; İmameyn’e göre verilmez, çünki bir sene saklanamaz. Mahsulün uşru, İmam-ı Azam ve Ebu Yusuf’a göre yiyecek hale gelince toplanmasa da hepsinden verilir. İmam Muhammed’e göre hasad ettiği mikdardan verir. İmameyn’e göre bir mahsulden uşur vermek için 1250 litre olması aranır. Yediği ve yedirdiğinden de vermez. Bahçedeki mahsulden verilmez. Fakirler İmameyne göre, zenginler İmam-ı Azama göre hareket ederlerse iyi olur.
    25 Temmuz 2019 Perşembe
  • Sual: Bir hanımın nisab mikdarını geçen altını olsa, ama kocası alıp vermese, bu hanıma zekât düşer mi?
    Cevab: Düşmez. Mal-ı dimar, yani gömülüp nerede olduğu bilinmeyen mal gibidir. Zekâtın farz olması için kişinin tasarruf kudreti içinde olması da lazımdır.
    25 Temmuz 2019 Perşembe
  • Sual: Amr, zevcesi Hind’den nisabdan ziyade borç 30 bin lira borç alsa, yatırım yapacağım, seneye inşallah 45 bin lira olacak, dese, Hind, nasıl verecektir?
    Cevab: 45 bin lirayı garanti etmesi caiz değildir; faiz olur. İnşallah tabiri kurtarır. Zekâtı 30 bin üzerinden hesaplar ve verir. 
    30 Temmuz 2019 Salı
  • Sual: Evinden ayrı bir yerdeki bahçesinden elde ettiği elmaların uşru verilir mi?
    Cevab: İmam-ı Azam’a göre ne kadar olursa olsun meyvanın tamamının uşru verilir; İmameyne göre olduğu gibi (buzhanede değil) saklanamayacak vaziyette bir mahsul olduğu için uşru verilmez.
    7 Ağustos 2019 Çarşamba
  • Sual: Küçükbaş hayvancılık yapan 3 ortak, zekâtını nasıl verir?
    Cevab: Hayvanların ele geçtiği tarih, eğer nisabı dolduruyorsa, kişi başına 40 koyun düşüyorsa, zenginliğin de başlangıcıdır. Senenin yarısından fazla çayırda otluyorlarsa, hayvan zekâtına tâbidir. Her ortak, 40 taneden 120 taneye kadar 1 koyun veya kıymetini verir. Yani 120 koyun için 2 koyun verir. Eğer ahırda besleniyorlarsa, kıymetinin kırkta biri zekât olarak verilir.
    7 Ağustos 2019 Çarşamba
  • Sual: Zekât döviz olarak verilebilir mi?
    Cevab: Altın üzerinden hesaplanıp devri yapıldıktan sonra her çeşit para ile verilebilir.
    8 Ekim 2019 Salı
  • Sual: 23 Haziran’da zekât nisabına ulaştım. Hesabımı bundan sonra 1 Ekim’e göre yapmak; aradaki iki ayı da ödemek istiyorum. Caiz midir?
    Cevab: Nisaba malik olma zamanını değiştiremezsiniz. 23 Haziran, 20 Şevval’e denk geliyor. Bundan sonra dibe vurmadıkça hep 20 Şevval’de zekâtınızı hesap edip vermelisiniz.
    8 Ekim 2019 Salı
  • Sual: Parasını haramdan kazandığını bildiğimiz biri zekât verse bu zekât haram olur mu? 
    Cevab: Haram olduğu iyi bilinemez. Böyle bile olsa helal haram karışıktır. Caizdir.
    8 Ekim 2019 Salı
  • Sual: Gelecek senenin uşru şimdiden verilir mi?
    Cevab: İbn Âbidin metninde der ki: "Nisaba malik olan bir kimse, birkaç senenin veya birkaç nisabın zekatını önceden verse sahih olur. Çünkü sebep mevcuttur. Keza ekini veya meyvesi meydana çıktıktan sonra kemale gelmeden onların öşrünü verse caiz olur. Ekin ve meyve meydana çıkmadan vermenin caiz olup olmayacağında ihtilaf edilmiştir. En zahir olan kavle göre caizdir. Şu halde, gelecek senenin zekâtını şimdiden vermek caizdir. Fazla gelirse fazlası sadaka olur veya sonraki seneye mahsup edilir. Az gelirse tamamlanır.
    22 Ekim 2019 Salı
  • Sual: Namaz kılmayan fakir akrabaya mı yoksa namaz kılan herhangi bir fakire mi sadaka ve zekât vermek daha uygundur?
    Cevab: Yakın akrabaya vermek sünnettir; namaz kılana vermek müstehaptır.
    15 Kasım 2019 Cuma
  • Sual: Kitap satan birisi, 20 liralık kitap alana 3 liralık bir kitap hediye etse, bunun zekâtını verir mi?
    Cevab: Ticaret malı olmayan şey zekâta tâbi değildir.
    4 Ocak 2020 Cumartesi
  • Sual: Zekâtda, uşr ve hayvan zekatı ile nakit ve ticaret eşyası hesabı ayrı mı tutulur? Mesela 45 koyunu olan bir kimse, ayrıca 40 000 TL. borcu varsa, bir sene sonra koyunların zekâtını verecek mi? Bu arada aldığı mahsulün uşrunu verirken borcunu dikkate alacak mı?
    Cevab: Uşur ve saime hayvan zekâtının borçla alakası yoktur. Borcu olsa da, fakir olsa da verecektir. Para ve ticaret zekâtı böyle değildir. 
    7 Şubat 2020 Cuma
  • Sual: Bir kimseye nisap mikdarı veya bu mikdardan fazla zekât vermek caiz midir?
    Cevab: Mekruhtur. Başka fakirleri de düşünmek icap eder. Ama bir fakirin çocukları varsa, her biri bir fakir farz edilerek bölünüp bu şekilde daha fazla verilebilir. Yani iki çocuğu olan bir fakire 20 miskalden az, iki çocuğuna da 20 miskalden az zekât verilebilir. Hepsi toplansa nisabı geçer, ama tek tek bölününce altında kalır. Zevcesi müstakil bir ferddir. Buna da ayrıca zekât verilebilir.
    7 Şubat 2020 Cuma
  • Sual: Bir kimse arsasını satsa, parası bir ay sonra ödenecek olsa, bu arada zekât vermesi icap etse, bu alacağını nisaba katıp zekâtını verir mi?
    Cevab: Evet. Alacaklar nisaba katılır ve zekâtı verilir.
    7 Şubat 2020 Cuma
  • Sual: 14 bin lira kâğıt paranın zekâtını nasıl verebilirim? Ramazanı beklememiz gerekiyor mu?
    Cevab: Ne zaman zengin olduysanız o tarihten 354 gün geçince zekât farz olur. 14.000 lira kâğıt paranın bugün için zekatı olmaz. Zira borçtan ayrı aktiflerin 96 gram altın kıymetinde olması lâzımdır.
    2 Mart 2020 Pazartesi
  • Sual: Vergi borcu zekât nisabından düşülür mü?
    Cevab: Tahakkuk etmiş vergi borcu, nisaptan düşülür. Geri kalan zekât nisabını buluyorsa, bunun zekâtı verilir.
    1 Nisan 2020 Çarşamba
  • Sual: Salgın hastalık, tabii afet gibi sebeplerle mağdur vaziyete düşenler için açılan kampanyalara zekat, fıtra, fidye verilebilir mi?
    Cevab: Devletin veya hayır müesseselerinin zekat fonu kurup isteyenlerin zekat, sadaka, fitre, fidyelerini burada toplayıp hak sahiplerine vermesi iyi bir şeydir. İslamiyetin ilk devirlerinde hükümet hem altın, gümüş, para gibi emval-i batına, hem ticaret eşyası, ziraat mahsulleri ve saime hayvan gibi emval-i zahire zekatı toplardı. Hazreti Osman devrinde suistimal edilmemesi için devletin emval-i batına zekatı toplamaması, herkesin kendi zekatını vermesi hususunda icma oldu Ondan sonra hiçbir İslam Devleti emval-i batına zekatı toplamadı; ama isteyen İslam hükümetine emval-i batına zekatını verebilir. Ancak bu, suistimale açık bir şeydir. Bunu yapanların mutemed kimseler olması lazımdır. Ayrıca bu işin bunun şer'î prensiplere uygun yapılması lazımdır. Bir kere zekat, fıtra, fidye vekilinin belli olması lazımdır. İkincisi zekatın, fıtranın, fidyenin verileceği yerler bellidir. Mesela şer'en zengin olana, gayrı müslime zekat, fitre, fidye verilemez. Oturduğu evi, arabası kullandığı ihtiyaç eşyası dışında, evleri, arsası, tarlası malı, parası varsa ve bunların kıymeti borçları çıktıktan sonra 96 gram altın kıymetinde ise, bu kimse zekat, fitre, fidye alamaz Bunun iyi tespit edilmesi icap eder. Edilmezse hem bunları toplayanlar dinen mesul olur; hem de zekat, fitre, fidye usulüne uygun verilmemiş, mükellefler borçtan kurtulmamış sayılır.
    1 Nisan 2020 Çarşamba
  • Sual: Günümüzde ya da bir başka zamanda müellefe-i kulub denilen sınıf ortaya çıkabilir mi?
    Cevab: Müellefe-i kulub, yani kalbi İslâmiyete ısındırılacak kimseler, İslâmiyetin ilk devrinde vardı. Sonra İslâmiyet güçlenince, Hazret-i Ömer devrinde artık gayrı müslime zekât verilemeyeceğine dair icma oldu. Sonra gelen halifeler böyle kimselere hazinenin başka kısımlarından para, mal verdiler. Ancak yeni Müslüman olanlar müellefe-i kulub olabilir. Bunlara zekât verilebilir. Osmanlılar, yeni Müslüman olanlara, eski dinlerindeki statülerinden geri kalmamak adına, hediye ve ihsanlarda bulunurdu.
    6 Nisan 2020 Pazartesi
  • Sual: Yıllardır kronik hasta olan ve oruç tutmaya elverişli bulunmayan biri bu senenin Ramazan fidyesini Ramazan gelmeden önce verebilir mi?
    Cevab: Evvel de sonra da verilebilir.
    6 Nisan 2020 Pazartesi
  • Sual: Zekât nisabını bazısı 80 gram altın, bazısı 96 gram altın olarak veriyor. Sebebi nedir?
    Cevab: 80 gram bulanlar, miskali örfî olarak ölçenlerdir. 96 gram bulanlar, şer’î olarak ölçenlerdir. Şer’î miskale itibar edilir. 96 gram muteberdir.
    16 Nisan 2020 Perşembe
  • Sual: Bir Şâfiî’nin 85 gram altını olsa ve üç sene zekât vermemiş olsa nasıl hareket eder?
    Cevab: Şâfiî’de zekât nisabı 69 gramdır. İlk yıl için kırkta bir hesaplar, bunu sonraki seneden; bunu ve sonraki senenin zekâtını da üçüncü senenin nisabından düşer. Her senenin nisabını kırkta birini zekât olarak hesap eder. Üç yılın zekâtını topluca verir.
    27 Nisan 2020 Pazartesi
  • Sual: Annemin ve benim bankadaki paramız bir sebeple birleşti, ayıramıyoruz. Zekâtı nasıl verilir?
    Cevab: İkisinin de nisabı geçtiği kanaatinde iseniz, ayırmadan ikiniz de niyet ederek verebilirsiniz. Ortak malın zekâtı gibi verilir.
    27 Nisan 2020 Pazartesi
  • Sual: Altınlarım nisab miktarını geçiyor. Aldığım evin borç ödemesi devam ediyor. Zekât hesabını nasıl yapabilirim?
    Cevab: Üzerinden bir sene geçmiş mal varlığından borçlar düşülür; kalanı 96 gram altın ediyorsa zekâtı verilir.
    3 Mayıs 2020 Pazar
  • Sual: Zekât market alışveriş kartı olarak verilebilir mi?
    Cevab: Hayır. Market kendi zekâtını böyle verebilir.
    3 Mayıs 2020 Pazar
  • Sual: Zekât verme gününde zekâtını hesaplayıp vermese, sonra altın yükselse, hesaplama günündeki meblağı mı verecektir?
    Cevab: Ne zaman verirse versin, zekât verme günündeki meblağın altın karşılığını verecektir.
    3 Mayıs 2020 Pazar
  • Sual: İşyerindeki temizlik personeli için yardım toplanıyor. Zekât olarak verebilir miyim?
    Cevab: Şer’en zekât almaya ehil olduklarına kâni iseniz verilebilir; değilse sadaka olur. Parayı verirken zekâta niyet edersiniz; toplayan kişi zaten alıp fakire verecektir. Parayı vermek vekil etmek demektir. Zekât olduğunu söylemek lazım değildir.
    3 Mayıs 2020 Pazar
  • Sual: Evli ve evi olan kadın zekât alabilir mi?
    Cevab: Evli olup olmamak zekât almaya tesir etmez. Bir kadın nisap miktarına sahip değilse zekât alabilir. Kocası ile beraber oturan bir kadının kendi evi varsa bunun zekât alıp alamayacağı ihtilaflıdır.
    17 Mayıs 2020 Pazar
  • Sual: Zevcem mehr-i müeccelini yıllar evvel helal etmişti. Ayrıca 13 de altın hediye etmişti. Ben de hediye değil, borç olarak kabul edip o istemediği halde bir kâğıda hepsini yazdım ve bunları sana ödeyeceğim diye imzalayıp verdim. Bunu o nisap miktarına katacak mı? Ben nisaptan düşecek miyim?
    Cevab: Borç ikrarında bulunmuşsunuz. Bunu zekât nisabından düşeceksiniz. Zevceniz ise mehri katmaz, diğer alacağı katar.
    17 Mayıs 2020 Pazar
  • Sual: Kâğıt parası sadece gümüşte nisap miktarını geçen birinin zekât vermesi lazım gelir mi?
    Cevab: Sadece gümüşü olsaydı, evet. Ama banknot zekâtı altına göre yapılır. Zira gümüş hem değeri çok düşmüştür; hem de tedavülü tamamen ortadan kalkmıştır.
    17 Mayıs 2020 Pazar
  • Sual: 14, 18, 22, 24 ayardan müteşekkil altınlardan zekât verirken hangi ayardan verilir?
    Cevab: Tedavülde 24 ayar ve 18 ayar altın çok nadirdir. 14 ve 22 çoktur. Nisapta toplamına bakılır. Hepsini 22’den de verebilir; efdaldir. Hepsini 14’den de verebilir; mekruhtur. 14 ayar olanların zekâtını 14’den; 22 ayar olanların zekâtını 22’den de verebilir
    17 Mayıs 2020 Pazar
  • Sual: Özel emeklilik fonu veya bireysel emeklilik hesabınızı, istediğiniz zaman iptal edebilir ve birken parayı 2-4 hafta içinde alabilirsiniz. Şu halde buradaki para zekât nisabına katılır mı?
    Cevab: Vadeli alacak gibi olup, katılacağı anlaşılıyor.
    17 Mayıs 2020 Pazar
  • Sual: Zekât nisabını dolduran paramı, iş ortaklığı şeklinde bir yere yatırdım. Zekât vermem gerekir mi?
    Cevab: Şirket sermayesinde para, altın ve ticaret eşyası olarak duruyorsa, zekâtı verilir. Demirbaş ve saire alınmışsa verilmez.
    17 Mayıs 2020 Pazar
  • Sual: Hukuken mahcur/kısıtlı babama ait bir arsayı ailenin ortak kararı ile sattık. Bu paraya mahkeme tarafından el konulacaktır. Zekât verilecek mi?
    Cevab: Para, üzerinden bir sene geçmiş zekât nisabına dâhil edilir ve mahkeme el koymadan evvel ödeme tarihi gelirse zekâtı verilir. Ödeme tarihi gelmeden mahkeme el koyarsa nisaba katılmaz. Babanız akıl hastası ise zaten zekât vermesi gerekmez.
    17 Mayıs 2020 Pazar
  • Sual: Nisab miktarı altını ve ayrıca arabası olan fakat evi olmayıp kirada oturan kişiye zekât düşer mi?
    Cevab: Evet. Zekât, borcundan ayrı nisab mikdarı para veya altını olan herkese farzdır. İsterse evi ve arabası olmasın. Birkaç evi olup, parası olmayana düşmez.
    24 Mayıs 2020 Pazar
  • Sual: Arkadaşlarımız engelli fakir bir gence tekerlekli sandalye alabilmek için yardım topluyorlar. Ben zekâtımı bu işe verebilir miyim?
    Cevab: Hayır, zekât fakirin kendisine verilir. Fakir sonra bununla tekerlekli sandalye alabilir veya tekerlekli sandalyeyi alacak olan kişi parayı fakirin kendisine verilebilir. Veya fakir, bu kişiyi zekâtını almaya ve dilediği gibi harcamaya vekil eder.
    24 Mayıs 2020 Pazar
  • Sual: Bir kimse fakir damadına fıtra verebilir mi?
    Cevab: Damada ve geline fakir iseler fıtra ve zekât verilebilir.
    24 Mayıs 2020 Pazar
  • Sual: Babamın dükkânında çalışıyorum. Umumi vekiliyim. Onun zekâtını verebilir miyim?
    Cevab: Zekât ibadettir; niyet etmesi ve hususen vekâlet vermesi gerekir. Umumi bile olsa vekil, talâk, sadaka ve hibe gibi muamelelerde bulunamaz.
    24 Mayıs 2020 Pazar
  • Sual: Bizim kitap çekiliş sayfamız var. Buraya zengin olanlar zekât göndermek istiyor ve bu para ile kitapların fakir müslümanlara ulaşmasını istiyorlar. Bu zekât muteber olur mu?
    Cevab: Zekât fakire verilir. Gönderdikleri kimse fakirse alabilir. O da isterse kitaba harcar. Ama gönderen bu şartla gönderemez; yani sana zekât veriyorum; bununla kitap alıp fakirlere dağıtacaksın diye şart koşamaz.  
    24 Mayıs 2020 Pazar
  • Sual: 2 aylık çocuk için fitre vermek gerekir mi?
    Cevab: Elbette. Bayram sabahı doğan çocuk için bile fitre verilir.
    24 Mayıs 2020 Pazar
  • Sual: Tarlasında kiracısı bulunan zengin bir kimse, bu tarlasını satılığa çıkarırsa tarlanın zekâtını vermesi gerekir mi?
    Cevab: Tarlanın zekâtı olmaz, mahsulün zekâtı olur. Tarladaki mahsulün uşru (zekâtını) verilir. Nitekim bir kimse toprağını kiraya verirse, mahsulün uşrunu, İmam-ı Azam’a göre, mal sahibi verir. Kira ücreti yüksek olan yerlerde, böyle fetva verilir. İki imama göre, kiracı verir. Kira az olan yerlerde, böyle fetva verilir.
    24 Mayıs 2020 Pazar
  • Sual: Bir hanım zekâtını vermek üzere zevcini vekil tayin ediyor. Her yıl vekâleti tekrar etmesi lazım mı?
    Cevab: Zekât bir ibadet ve bunda da niyet lazım geldiği için her farz olduktan sonra vekâleti tazelemelidir.
    24 Mayıs 2020 Pazar
  • Sual: Eldeki paranın nisabını hesaplarken, altının alış mı satış mı fiyatı nazara alınacaktır?
    Cevab: Satış fiyatı esas alınır. Çok da fark etmez. Zaten hepsinin kırkta biri verilecektir.
    24 Mayıs 2020 Pazar
  • Sual: Zekât verirken altının gramını hesaplamada ölçü kabul edilen Reşat, Hamid ve Aziz altını fiyatları farklı. Hangisini ölçü alacağız?
    Cevab: En ucuz olanı ölçü alınır. Zekât nisabında esas olan 22 ayar (bilezik) altınıdır. 96 gram veya 13,3 Reşad (Hamid, Aziz, Cumhuriyet) altını eder.
    30 Mayıs 2020 Cumartesi
  • Sual: Ziraat yapan biri, tabii yollarla sulama yapsa, makine, gübre, mazot ve amele masrafını zekâttan düşer mi?
    Cevab: Zekât (uşr), masraflar düşülmeden çıkan mahsulün tamamından verilir. Sadece tohum düşülür.
    30 Mayıs 2020 Cumartesi
  • Sual: Beyaz eşya, mobilya, süs eşyaları, halı, mutfak malzemeleri vs. gibi çeyiz eşyası olan biri henüz evlenmediği için bu eşyaları kullanmıyor. Bu kullanmadığı eşyaları zekât nisabına dâhil eder mi?
    Cevab: Çeyiz, zekât malı değildir. Ama kurban ve fıtra nisabına katılır. Yani kullanmadığı çeyizi, 96 gram altın kıymetine ulaşılıyorsa, zekât alamaz; kurban keser ve fıtra verir.
    30 Mayıs 2020 Cumartesi
  • Sual: 2 yaşındaki bebek için, babası bankada hesap açsa ve para yatırsa bu para zekât hesaplamasına dâhil edilir mi?
    Cevab: Hayır, çocuk zekât vermez.
    5 Haziran 2020 Cuma
  • Sual: Zekât istemek caiz midir?
    Cevab: Caizdir. Bir günlük nafakası olanın dilenmesi ve böyle birine sadaka vermek günahtır.
    5 Haziran 2020 Cuma
  • Sual: Bir müteahhit, yaptığı dairenin bir hissesini zekat olarak verilebilir mi?
    Cevab: Taksimi kabil olmadığı için ayırmadan verebilir.
    5 Haziran 2020 Cuma
  • Sual: Zekât nisabı neden gümüş ile değil de altın ile hesap ediliyor?
    Cevab: Gümüşün değeri asr-ı saadette yediye bir iken, şimdi yüzde bire kadar düşmüştür. Ayrıca gümüşün tedavülü tamamen ortadan kalkmıştır. Halbuki altın lira ve gram bulmak mümkündür. Üstelik gümüş nisabına itibar edilse, bugün zekât verecek kimse bulunamaz.
    5 Haziran 2020 Cuma
  • Sual: Zengin bir adamın şirketi olsa, ancak borcu malının tamamını kaplıyor ise, buna zekât verilir mi?
    Cevab: Borçluya zekât verilir. Şanına münasip evi, yazlığı, arabası olsa, ama borcu mal varlığını kaplasa veya hazırda 96 gram altını veya parası veya başka gayrı menkulü yoksa, fakirdir.
    13 Haziran 2020 Cumartesi
  • Sual: İki yetim akrabamızı yanımıza alıp baktık; bunlar için ayırdığımız zekâtımızı ve topladığımız zekâtları değerlendirmesi için bir kuyumcuya bıraktık. O da iflas etti veya bizi dolandırdı. Bu meblağ gitti. Çocuklar büyüdü; paradan haberleri yoktur. Ne yapmamız lazımdır?
    Cevab: Çocuğa zekât verilir. Bunu vasisi onun namına kabzedip saklar veya o çocuk için sarf eder. Bu zekâttan çocuklara harcadığınız kısım düşer; geri kalanı yeniden fakirlere veya fakirseler çocuklara vermeniz icap eder. Zira üzerinizde borçtur; kuyumcunun batması ile kurtulmuş olmazsınız. Kuyumcu fakirse, bu borcu ona zekât olarak verebilirsiniz.
    20 Haziran 2020 Cumartesi
  • Sual: 112 gram altınımı kazandıktan sonra bir yıl dolmadan akrabama borç verdim. 2500 Euro da başka akrabama borç verdim. Alacakların ne zaman döneceği belli değildir. Onu da ne zaman alacağım belli değil. Devlete 13 bin borcum bulunmaktadır. Nakit olarak da 18 bin liram vardır. Ailemle yaşıyorum. Bekârım. İşsizim. Zekât vermem ve kurban kesmem lazım mıdır?
    Cevab: Zekât vermeniz ve kurban kesmeniz lazımdır. Çünki aktifler 96 gram altın kıymetini aşıyor.
    20 Haziran 2020 Cumartesi
  • Sual: Anne, baba ve kardeşlere öşür vermek caiz midir?
    Cevab: Öşür (uşur) toprak mahsulleri zekâtı olduğu için, usul ve füruya, yani ana, baba, dede, nine ile evlat ve torunlara verilmez. Kardeşe ve diğer akrabalara, damat ve geline, üvey anne baba ve üvey evlatlara verilir 
    21 Haziran 2020 Pazar
  • Sual: Bir kimsenin külçe halinde 25 kilo gümüşü olsa zekâtını nasıl verir?
    Cevab: Gümüş olarak verebilir; kırkta birinin değerini de verebilir. Gümüş nisabı 200 dirhem, yani 672 gramdır. Bu kadar gümüşü olan şer’en zengindir ve zekât verir; kurban keser; zekât alamaz. Ama parası olanın zekâtı gümüşe göre değil, altına göre hesaplanır.
    23 Haziran 2020 Salı
  • Sual: Babam kendisine ait bahçenin tapusunu benim üzerime yapmak istiyor. Yalnız tapusu benim üzerimde olsa bile, bahçe kendisininmiş gibi mahsullerinden faydalanmaya devam edecek. Mahsulün uşrunu vermek bize düşer mi?
    Cevab: Uşr, bahçeyi işletene aittir. Çünki mahsulden verilir.
    9 Temmuz 2020 Perşembe
  • Sual: Bir kimsenin 1500 lira emekli maaşı olsa, aynı zamanda yarısı 600 bin lira kıymette iki ortaklı dolmuş hattı olsa; dolmuşun günlük kârı 3500-4000 lira olsa; ayrıca beş hisseli 2 milyon kıymetinde bir dükkânı olsa; kenarda parası ve altını yoksa zekat verir mi?
    Cevab: Zekât vermez. Kurban keser; fıtra verir. Zekât almaz.
    9 Temmuz 2020 Perşembe
  • Sual: Bir müteahhit, 100 bin lira eden daireyi 80 bin liraya fakire vererek 20 bin liralık tenzilatı zekatına mahsup edebilir mi?
    Cevab: Hayır. 100 bine satacak; 20 bin borcunu zekâta mahsup edecektir. Bu da şöyle olur: Ya 100 bin alıp 20 bin zekât olarak geri verir; veya 80 bin alır,  20 bin zekât verir ve sonra bunu kalan borç olarak fakirden alır.
    9 Temmuz 2020 Perşembe
  • Sual: Babama ait kenarda duran ticaret malı zeytinyağını 1000 liraya rızasıyla satıp parasını aldım. Bu paradan o malın zekâtını verecek miyim?
    Cevab: Zekâtın mükellefi siz değilsiniz; malın sahibidir. Sahibine sorup o niyet edince ve sizi vekil edince verebilirsiniz.
    9 Temmuz 2020 Perşembe
  • Sual: Yılda bir defa satılacak mal alan kişi, senesi gelmeden malları satıp yerse zekât gerekir mi?
    Cevab: Üzerinden 1 sene geçmeden zekât malı helak olursa veya nisabın altına düşünce zekât vermez.
    9 Temmuz 2020 Perşembe
  • Sual: Düğünde takacağım para veya altın zekât niyetiyle takılır mı?
    Cevab: Fakirse caizdir. Söylemek lazım değildir.
    9 Temmuz 2020 Perşembe
  • Sual: 150 dekar ekinimiz vardır. Bunun 30 dekarı ortakçıdadır. Tarla sahibi tohum ve gübrenin yarısını ödüyor, çıkan hasılat ve saman ortaktır. 70 dekarı icardır. 50 dekar da kendi tarlamızdır. Ayrıca yıl içinde ödenecek 40 bin lira borcumuz ardır. Bunun uşrunu nasıl vereceğiz?
    Cevab: Ortakçılıkta çıkan ekinin uşru verildikten sonra ortaklar arasında paylaşılır. Ortakçı uşru vermek istemezse, karşı taraf kendisine düşenin uşrunu verir ve bir daha böyle biriyle ortakçılık kurmaz. İcarda uşr, İmameyn’e göre mahsul sahibine aittir. Fetva da böyledir. Kendi tarlanızdan çıkanın uşru size aittir. Sulama varsa 1/20; yoksa 1/10 uşr verilir. Borçlar, uşur nisabından düşülmez.
    20 Ağustos 2020 Perşembe
  • Sual: Kayınpederim uşrunu vermek niyeti ile hesabıma para gönderdi. Sonra da o parayla altın al dedi. Fakat gönderdiği para hesapta benim paramla karışmış oldu. Şu halde gönderdiği miktarı hesabımdan çekip altın alırsam zekât verilmiş olur mu?
    Cevab: Hesaba göndermesi paranın sizin paranızla karışmasına razı olduğunu gösterir. 
    20 Ağustos 2020 Perşembe
  • Sual: Bir kişinin 100 gram 24 ayar; 100 gram da 18 ayar altını olsa zekâtını nasıl verecek?
    Cevab: Her birinin kendisindekinin kırkta birini verecektir. Hepsini 24 veya 18 verebilir. Ama düşük verirse mekruh olur.
    21 Ağustos 2020 Cuma
  • Sual: Şu anda büyük seralarda topraksız meyve, sebze ve çiçek yetiştirilip satılıyor. Bunların uşru var mı?
    Cevab: Bunu bala kıyas etmek mümkündür. Nitekim bal topraktan çıkmıyor ama topraktan münbit olan çiçekler veya benzeri ağaçların özünden -arı vasıtasıyla- husule geliyor. Fıkıh kitaplarında bununla alakalı bir şey yoktur. Çünkü topraksız ziraat yeni yapılan bir tatbikattır. Bir de En’am suresinin 141. ayetinde çeşitli nimetler sayıldıktan sonra:  “Bunlar olgunlaştığında meyvelerinden yiyin. Hasat günü de hakkını (uşrunu) verin.” diyor. Yani lafız umumi geliyor. Evet, her ne kadar Bakara suresinin 267. ayetinde: “…kazandıklarınızdan ve sizin için yerden çıkardıklarımızdan...” ibaresi varsa da, En’am suresindeki ayet-i kerime buna kapı aralıyor. Doğrudan ayet-i kerimeden istinbat edecek değiliz ama, lafzın delaletinin umumi olarak gelmesi, bunun hasat edilebilen bütün mahsule de şamil olmasını iktiza ediyor. Hususen de İmam-ı Azam hazretlerinin içtihadına göre böyledir. Sulama yapıldığı için 20 de 1 uşr verilir. İmameyne göre sebzenin uşru yoktur.
    21 Ağustos 2020 Cuma
  • Sual: Zekât verilirken ilk zengin olduğu andaki miktar mı hesaplanır yoksa verildiği andaki miktar mı?
    Cevab: Zekâtı ödemesi gerektiği zaman elinde bulunanın kırkta birini verecektir. Sonra verse bile bunun atın kıymetine göre verecektir.
    1 Eylül 2020 Salı
  • Sual: Bir kimsenin 1000 gram altını olsa, bunun nisab mikdarı olan 96 gramını kenara koyup, geri kalan kısmının mı zekâtını verecektir?
    Cevab: Hayır, hepsinden verecektir.
    1 Eylül 2020 Salı
  • Sual: Borcu olan, ama satılacak evi bulunan kimseye zekât verilir mi?
    Cevab: Evi oturduğu ev ise veya borcu evin kıymetine denk veya geride nisap mikdarı kalmayacak kadar yakınsa verilir.
    1 Eylül 2020 Salı
  • Sual: Bir fıkıh kitabında diyor ki: “Fakirden alacağı olan, alacağın bir kısmını bu fakire bağışlarsa, bu kısmın zekâtı da verilmiş olur. Geri kalan kısmın zekâtını, ayrıca vermek lazım olur” diyor. Bu ne demektir?
    Cevab: Bir kimsenin 100 lira zekât borcu olsa; bir fakirden de 100 lira alacağı olsa, fakire, “bu 100 lirayı zekâtıma saydım” dese, zekâttan o alacağa isabet eden kısım, yani 2,5 lira zekât verilmiş olur. Zekâtın 97,5 lirası verilmiş olmaz. Çünki zekâtın şartlarından biri de temliktir. Yani ayn olarak verilmesidir. Zekât deyn olarak verilemez. Yani bir fakirdeki alacağını, zekâtına sayamaz. Bunu istiyorsa, zekâtı fakire verir; fakir de bununla borcunu öder. Zekâtı alınca borcunu ödemesinden korkuyorsa, elinden zorla alabileceği gibi, güvendiği birini zekâtını almak ve borcunu ödemek üzere vekil yapmasını ister. Fakir borçlu da o kişiyi vekil yapınca, zekâtı bu kişiye verir; o da fakirin borcunu zengine öder. (Hindiyye)
    8 Eylül 2020 Salı
  • Sual: Fındığın öşrü nasıl verilecektir?
    Cevab: Mahsulün onda biri veya bunun hasad esnasındaki altın üzerinden kıymeti verilecektir.
    8 Eylül 2020 Salı
  • Sual: Eskiden memleketimizde meyve müstahsilleri, kendi meyvesini kendisi toplardı. Şimdi işçi bulmak zorlaştığı için, buralara gelen tüccarlara meyve dalı üzerinden götürü satılıyor. Bu satış caiz midir?
    Cevab: Meyve olmadan, teşekkül etmiş ama olgunlaşmamış ve olgunlaşmış olmasına göre farklı kaviller olmakla beraber, her safhada götürü satış caizdir. Bu mahsulün uşru, müstahsile, yani mahsul sahibine aittir. Kendisinden de, olgunlaşmadan satıldıysa, satış bedelinden uşr verilebilir.
    29 Eylül 2020 Salı
  • Sual: Makine sistemi ile sulanan ve hususi bakımı olan çileğin uşru verilir mi?
    Cevab: Eğer bahçesinde kendi ihtiyacı için değilse, İmam-ı Azam hazretlerine göre yirmide biri verilir. İmameyn’e göre çabuk bozulan meyvenin uşru verilmez. Zenginse, İmam-ı Azam’a; değilse, İmameyn’e uyabilir.
    29 Eylül 2020 Salı
  • Sual: İlmihalde, zekât vermek lazım olup da,  (o sene vermeyip) özürsüz geciktiren günaha girer ve şehadeti kabul olmaz, diyor. Bu, nikâhta şahit olamaz manasına gelir mi?
    Cevab: Bu ihtilaflı bir meseledir. Şeyhayn’a (İmam Ebu Hanife ve Ebu Yusuf’a) göre böyledir. Ama İmam Muhammed’e göre 1 sene içinde verebilir. Özür varsa hepsine göre geciktirebilir.
    29 Eylül 2020 Salı
  • Sual: Zekâtını özürsüz vermeyip geciktiren kişinin şahitliği kabul olur mu?
    Cevab: İmam Ebu Hanife ve Ebu Yusuf’a göre imkânı olduğu halde hemen vermeyen günaha girer. İmam Muhammed’e göre bir sene içinde verebilir. Dolayısıyla böyle bir kişinin şahitliği bir seneye kadar muteberdir. Sonra özürsüz vermezse, şahitlik yapamaz.
    12 Ekim 2020 Pazartesi
  • Sual: Zevcem müeccel mehrini helal etmişti. Ben ise ödeyeceğim diye taahhüdde bulundum. Fırsat buldukça ödüyorum. Borçlu olduğum için sadaka verebilir miyim?
    Cevab: İbrayı kabul etmediğiniz için borç devam eder. Vadeli borcu olan, sadaka ve hediye verebilir.
    12 Ekim 2020 Pazartesi
  • Sual: Lokantalarda hizmet eden garsonlara sadaka niyetliyle bahşiş vermek, hizmetin karşılığı olduğu için, sadaka yerine geçer mi?
    Cevab: Sadaka yerine geçer. Hizmetinin karşılığı olarak zaten ücret alıyor.
    22 Ekim 2020 Perşembe
  • Sual: Bir kadının banka kasasındaki ziynetlerinin zekâtını vermek kocasına mı aittir?
    Cevab: Altın kiminse zekâtını o verir.
    6 Kasım 2020 Cuma
  • Sual: Borç verdiğim nisab miktarınca altınım vardır. Borç verdiğim kişinin şu an için ödeyecek vaziyeti yok ve benim de zekâtı verecek param yoktur. Ne yapmam icap eder.
    Cevab: Elinize para geçince zekâtı verirsiniz.
    10 Kasım 2020 Salı
  • Sual: Zeytinin öşrünü yağını çıkarttıktan sonra yağ olarak vermek caiz midir?
    Cevab: Zekât, bedel olarak da verilebilir. Caizdir.
    10 Kasım 2020 Salı
  • Sual: Zekât nisabını teşkil eden miskalin ve dirhemin mezheplere göre farklı olması nasıl anlamalıdır?
    Cevab: Bu mikyasların mikdarı hakkındaki sahabiden gelen rivayetler muhteliftir.
    24 Kasım 2020 Salı
  • Sual: Bir kimse veresiye aldığı bir tarladan, borcu bitmeden mahsul elde etse öşrünü verecek midir?
    Cevab: Öşürle borcun alakası yoktur. Öşrü mahsulü kaldırınca tam olarak verecektir.
    15 Aralık 2020 Salı
  • Sual: Zekât verirken, fakiri utandırmamak için zekât demeyip hediye veya borç demek veya borç diye verip sonra bunu zekât niyetiyle hediye etmek caiz midir?
    Cevab: Zekât verirken zekât demek şart değil. Zekât niyetiyle hediye diye verilebilir. Ancak borç olarak verilemez. Borç olarak verilen bir şeyi de zekâta saymak mümkün değildir. Ancak zekât verip, borcunu ödemesi istenir.
    15 Aralık 2020 Salı
  • Sual: Bir kimse malının zekâtı ile her hangi bir eşya satın alarak fakire verirse caiz olur mu?
    Cevab: Hayır, altın veya gümüş veya ticaret malı ise kendisinden verilir.
    21 Ocak 2021 Perşembe
  • Sual: Sadaka verirken, başıma bir şey gelmesin ya da çoluk çocuğuma bir şey olmasın niyetiyle yapmak caiz midir?
    Cevab: Sadaka diye niyet kafidir.
    21 Ocak 2021 Perşembe
  • Sual: Müellefe-i kuluba zekât verilmesi Kur'an-ı kerimin emri iken Hazret-i Ömer'in bunu durdurduğu doğru mudur?
    Cevab: Kur’an-ı kerimde zekâtın sekiz insana verileceği beyan buyuruluyor: Fakirler, miskinler, âmiller (zekât tahsildarları), mükâtep köleler, borçlular, yolda kalmışlar, Allah yolunda mücahede edenler ve müellefe-i kulûb (kalbi islama ısındıracak olanlar)

    Müellefe-i kulûb, Kureyş’in büyükleri ile Arab kabilelerinin ileri gelenlerinden bazı kimselerdir. Resûlullah aleyhisselâm, âyet-i kerîme istikametinde bunlara zekâttan hisse verirdi. Bunlar üç kısımdı: 1) Resûlullah zamanında yeni müslüman olup gönlünde İslâm nurunun iyice yerleşmesi istenenler. 2) Henüz müslüman olmayıp da kalbi İslâmiyete ısındırılmak lâzım gelenler. 3) Münâfıklardan olup şerlerinden sakınılmak istenenler.

    Hazret-i Peygamber’in vefatından sonra bunlara zekât verilip verilmeyeceği meselesi, ulemâ arasında ihtilâf mevzuu olmuştur. Cumhur (ulemanın ekserisi), verilmeyeceğine kâildir. İmam Şâfi̔î’nin iki kavlinden birine göre lüzumu hâlinde verilebilir. Resûlullah’ın irtihalinden sonra bunlar Halife Ebû Bekr’e gelip, ellerindeki hisselere dair yazıların tecdidini istediler. Halife bunları maliye nâzırı Hazret-i Ömer’e havâle etti. O da bunları geri çevirdi. Halife, onun reyini tasdik etti. Mesele sahâbe arasında şâyi̔ olunca, hiç biri bunu red ve inkâr etmeyip icmâa hâsıl oldu.

    Tecrid Şerhi’nde diyor ki: “Bir hükm-i şer'î [şer'î hüküm], bir mânâ-i hâssa, bir sebeb-i mahsusa istinaden [hususî bir mânâ ve sebebe dayanarak] sâbit olursa, o mânâ-i hâssın, o husûsî sebeb ve illetin zehâbı ile [o sebeb ve illetin ortadan kalkmasiyle] hüküm de nihayete ermiş oluyor. Her hüküm, sebebi ile deverân ediyor [dönüp dolaşıyor]. Sebebin zevâl ve intihâsiyle [ortadan kalkması ve sona ermesiyle] hüküm de zâil ve müntehî oluyor [kaybolup sona eriyor].” (Zeynüddîn Zebîdî/ Kâmil Miras: Sahîh-i Buhârî Muhtasarı Tecrîd-i Sarîh Tercemesi ve Şerhi, 8.b, V/329.)

    Hazret-i Ömer’in, müellefe-i kulûba, yani kalbi İslâmiyete ısındırılacak olanlara zekât vermemesinin delillerinden en mühimi, “Zekâtı müslümanların zenginlerinden alıp, müslümanların fakirlerine ver!” meâlindeki Muaz hadîsidir. (Buhârî: Zekât 1, 41, Sadaka 1, 63, Mezâlim 9, Meğâzi 60, Tevhid 1; Müslim: İman 31; Tirmizî: Zekât 6; Ebû Dâvud: Zekât 4; Nesâî: Zekât 46.) Sünnet ile âyet hükmünün neshi Hanefî mezhebinde caizdir. Bu da ona misaldir.

    Nitekim “Müellefe-i kulûb ismi verilen bu gibi kimselere zekât verilmesi, âyet-i kerîmede emredilmiş iken, neye vermedin?” diye sorulunca, Hazret-i Ömer “Gayrımüslimlerin kalblerini yumuşatmak emri, Allah’ın va’d ettiği zafer ve gâlibiyet başlamadan evvel, onların azgın olduğu zamanda idi. Şimdi ise, müslümanlar kuvvetlenmiş, kâfirler mağlup ve âciz olmuştur. Şimdi bunların kalblerini mal ile kazanmağa lüzûm kalmamıştır” dedi. Ardından da müellefe-i kulûbun gayrı-müslimlerine zekât verilmesi emrini nesh eden, yani tatbikat zamanının bittiğini bildiren ve zekâtın ancak mü’minlerin hakkı olduğunu bildiren âyet-i kerîmeyi (Bakara: 273) ve Muaz hadîsini okudu. Bunun üzerine bu âyetin nesh edilmiş olduğu ve artık müellefe-i kulûba zekât verilmeyeceği hususunda icmâ̔ meydana geldi. Hazret-i Ömer’in hazîne emîni olduğu bu zamanda halife, Hazret-i Ebû Bekr idi; o da bunu kabul etti. Nitekim Kur’an-ı kerîm ilk zamanlarda düşmandan esir almayı yasaklanmış iken, sonradan Müslümanlar güçlenince, buna âyet-i kerîme ile izin verilmiştir.

    Kaldı ki, âyet-i kerimenin bu hükmü neshedilmemiş olsa bile bile, müellefe-i kulûb kalmayınca, zekâtın masrifinden (verileceği 8 sınıftan) bu sınıf düşmüş demektir. Hâlihâzırda bundan başka, rikâb (köle) ve âmil (zekât tahsildarı) sınıfı da yoktur. Âyet-i kerîmenin bu kısmı da neshedilmiştir denebilir mi? Ayağı kesik olan kimse için abdestin farzı dört değil, üçtür. İmam Muhammed’in eserlerinde: “Zekât sekiz sınıfa taksim edilir. Ancak müellefe-i kulûb artık ortadan kalkmıştır” der. (İmam Muhammed eş-Şeybânî: el-Asl, Dârü İbni Hazm, Beyrut 1433/2012, 142; el-Câmi̔u’s-Sagîr, Beyrut 1990, 124.) Bütün Hanefî fıkıh kitaplarında da böyledir.

    Halife Ömer bin Abdilaziz’in müellefe-i kulûba tekrar zekât vermeye başladığı iddiasına gelince: Ömer bin Abdilaziz böyle bir ödeme yapmıştır, ancak bunu beytü’l-mâlin zekât değil, başka kısmından ödemiştir. Nitekim ulemâdan, müellefe-i kulûbun gayrımüslim olan sınıfına, zekâttan değil, ganîmetlerin Resûlullah’ın hissesine düşen beşte birinden ödeme yapıldığını söyleyenler de vardır.

    Görülüyor ki, müellefe-i kulûb denilen kimselere ödeme yapılması değil, onlara zekât verilmesi yasak edilmiştir. Kaldı ki, pek çok fetihlerin yapıldığı ve kalabalık grupların müslüman oldukları Hazret-i Ömer zamanında, müellefe-i kulûba zekât verilmesi ihtiyacı, Ömer bin Abdilaziz’in zamanından daha az değildi. Üstelik müellefe-i kulûbun kimler oldukları hususunda da ihtilaf vardır. İmam Şâfi̔î gibi birçok hukukçu, bunların yalnızca İslâm’a yeni girmiş kimseler olduğunu; ancak bugün kalmadığını söylemişlerdir.

    Ayrıca zekâtın verileceği yerlerden biri de âmil, yani zekât toplama memurudur. Kaynaklarda, zekât memurunun Hâşimî veya gayrımüslim olması hâlinde, bunların zekâttan bir şey alamaya-caklarını tasrih edilmiştir. Çünki Hâşimîlere ve gayrımüslimlere zekât verilmez. Sünnet, âyetin hükmünü tahsis ve takyid etmiştir.

    Yine denilebilir ki, eskiden zekâtı devlet toplar ve icab eden yerlere sarfederdi. Devletin zekât toplamadığı zamanlarda, insanların müellefe-i kulûbu tesbit etmesi çok zordur. Halbuki zekât, müslümanların her şart ve zeminde yerine getirmesi lâzım gelen bir vecibedir.

    Bazı müelliflere göre, bu kişiler, zekât fonundan değil, Bahreyn haracı veya bir arazinin gelirinden kendilerine tediye yapılmasını istemişlerdi. Bu sahih ise, o zaman mesele kökünden kalkar. Bunlar, Hazret-i Ömer’in kestiğinin, müellefe-i kulûba verilen zekât fonundan değil, beytülmâlin başka kaleminden yapılan ödemeler olduğunu; bunun da halifenin salâhiyeti dairesinde bulunduğunu söyler. Nitekim bu kişilerin isteyip Hazret-i Ömer’in men ettiği şey, zekât malı değil, iktâ edilmiş araziden ibarettir. (Muhsin Koçak: İslam Hukukunda Hükümlerin Değişmesi Açısından Hz. Ömer’in Bazı Uygulamaları, Samsun 1997, 50-51; Ebubekir Sifil: Hazret-i Ömer ve Nebevî Sünnet, 4.b, İstanbul 2014, 267-273. Değişmek mi? Yok Olmak mı? 167.)

    Bir başka müellif, halifenin, toplanan zekâtı Kur’an-ı kerîmde sayılan 8 sınıftan birine vermek hususunda muhayyer olduğunu; Hazret-i Ömer’in, müellefe-i kulûba verme şıkkını ihtiyar etmediğine dikkat çekerek şöyle söyler: “Belli ki zekât vermek farzdır; ama o sekiz sınıftan birini seçmek mübahtır ve mükellefin kendi seçimine bırakılmıştır. Hz. Ömer’in ‘müellefe-i kulûb şıkkını seçmiyorum’ demesi neden âyeti değiştirmek olsun? Ortada müellefe-i kulûbdan birisi kalmadıysa âyetin hükmü kalkmış mı olacak? Bir dönem gelse ve ‘fakir’ kalmasa, dolayısıyla fakire zekât verilemese, âyetin hükmü sona erdirilmiş mi sayılacak?” (Orhan Çeker: Saffet Köse’nin Hz. Ömer’in uygulamaları bağlamında ahkamın değişmesi tartışmalarına bazı mülahazalar, İslam Hukuku Araştırmaları Dergisi, S.7, Nisan 2006, s. 53.)

    26 Ocak 2021 Salı
  • Sual: Devlet arazisini kiralayan ve aşar veren biri, buna ilaveten öşür (zekat) verecek midir?
    Cevab: Hayır. Kira ile uşr bir arada olmaz. Araziyi devletten değil de, şahıstan kiralamış ise, İmam-ı Azam’a göre öşrü arazi sahibi; İmameyn’e göre kiracı verecektir. Kiranın yüksek olduğu yerde toprak sahibinin vermesi; kiraların düşük olduğu yerde mahsul sahibinin vermesi istikametinde fetva verilmiştir.
    7 Şubat 2021 Pazar
  • Sual: Balın zekâtı var mıdır?
    Cevab: Vardır. Dağdan veya öşürlü (mülk) topraktan elde edilen balın, miktarı ne olursa olsun onda biri zekât olarak verilir. Masraflar düşülmez. İmam Muhammed’e göre bal beş küp olursa zekât vardır. Bir küp, 110 kilo su alır. Maliki ve Şafii’de bal, ipek gibi olup, zekât yoktur.
    16 Şubat 2021 Salı
  • Sual: Kur’an-ı kerimde, âmillere, yani zekât toplayanlara zekât verileceği buyuruluyor. Bunun hikmeti nedir?
    Cevab: Sadece bu işle meşgul oldukları için, maaş almıyorlarsa, zekâttan almalarına hak tanınmıştır.
    16 Şubat 2021 Salı
  • Sual: Hiç ev sahibi olmayan birinin ev almak için biriktirdiği para veya altının zekâtı verilir mi?
    Cevab: Evet.
    16 Şubat 2021 Salı
  • Sual: Ticaret maksadıyla beslenen koyunlar yılın 6 ayından azını çayırda otlasa o hayvanlar için hayvan zekâtı verilir mi?
    Cevab: Senenin çoğunda merada otlayan hayvanın zekâtı vardır. Ama hayvan zekâtına değil, ticaret zekâtına tâbidir. Senenin yarıdan fazlası çayırda otluyorsa ve eti, sütü, sırtı için besleniyorsa hayvan zekâtına tâbidir. (Nimet-i İslam)
    13 Mart 2021 Cumartesi
  • Sual: Dini hizmetler eden bir vakfa zekât vermek isteyen birisi bu vakfın bürosunun masraflarını üstlense kifayet eder mi?
    Cevab: Camiye, vakfa, devlete, dükkâna zekât verilmez. Zekât fakirin hakkıdır. Fakire verilir. Fakir, gönül rızasıyla ve önceden şart koşmadan vakfa hediye ederse caiz olur.
    13 Mart 2021 Cumartesi
  • Sual: Yapımı devam eden camiye zekât verilebilir mi?
    Cevab: Zekât fakire verilir. Camiye verilmez.
    13 Mart 2021 Cumartesi
  • Sual: Zekât verdiği kişinin zengin olduğunu öğrenen ne yapar?
    Cevab: Kendince araştırıp verdiyse tekrar vermez.
    3 Nisan 2021 Cumartesi
  • Sual: Zekât nisabı hesaplanırken altının ayarı 24 ayara göre mi hesaplamalı?
    Cevab: 14 ayar olması efdaldir. Çünki fakirin menfaatinedir. 22 de caizdir. Verirken ikisi de farketmez. Ama 22 ayar altının zekâtını 14 olarak vermek mekruhtur.
    3 Nisan 2021 Cumartesi
  • Sual: Yatırım için alınıp bekletilen, üzerinden bir gelir elde edilmeyen arsanın zekâtı verilir mi?
    Cevab: Geliri olsa bile verilmez. Arazi zekât malı değildir.
    3 Nisan 2021 Cumartesi
  • Sual: İçinde zeytin, peynir, pirinç gibi envai çeşit yiyecek bulunan ramazan kolisi ile oruç fidyesi ödenebilir mi?
    Cevab: İbn Abidin fıtra gibidir diyor. Şu halde oruç tutamayanlar fidye olarak bunu verilebilir. Bu kolinin kıymeti bir fakire 2 kilo buğday fiyatından az olmamalıdır.
    3 Nisan 2021 Cumartesi
  • Sual: Koca, altınını bozdurmaması için zevcesinin zekâtını kendi parasından verebilir mi?
    Cevab: Vekil ettiyse verebilir.
    22 Nisan 2021 Perşembe
  • Sual: Dilenciye zekât vermek caiz midir?
    Cevab: Dilenciye sadaka vermek bile mekruhtur. Zira harama yardım etmek olur. Zekât vermemelidir. Çoğu zengin çıkıyor. Namaz kılan fakir Müslümana verilir. Bilhassa talebelere.
    22 Nisan 2021 Perşembe
  • Sual: Çalıştığım firma her ay bir alışveriş kartına belirli miktar para yatırıyor. Bu kart ile belirli market ve yemek yerlerinden alışveriş yapabiliyoruz. Bu kartta biriken para zekat hesabına dahil edilir mi?
    Cevab: Hayır. Tam mülk ve zekât malı değildir.
    22 Nisan 2021 Perşembe
  • Sual: Bugün ödenen gelir vergisi, zekât yerine sayılır mı?
    Cevab: Hayır. Zekâtın şartları ve verilecek yerler bellidir.
    22 Nisan 2021 Perşembe
  • Sual: Evlenecek bir genç kıza ekonomik vaziyeti iyi olsa bile zekât verilir mi?
    Cevab: Zekât alabilmek için kurban kesecek nisaba malik olmamak aranır.
    22 Nisan 2021 Perşembe
  • Sual: Muhtaç biri için yardım toplansa, fazla olup bir kısmını başka bir muhtaca vermek caiz olur mu?
    Cevab: İsme toplandı ise hayır. Çünki vekâlettir. İsim yok ise olur.
    22 Nisan 2021 Perşembe
  • Sual: Bir kimse birine fidye ve fitremi ver dese ve beraber bir meblağ verse, bunları ayırmak lazım mıdır?
    Cevab: Gerek yoktur. Kendisi karıştırmıştır, demek ki karıştırılmasına razıdır. Bunu vermekle vekil etmiş demektir.
    22 Nisan 2021 Perşembe
  • Sual: Bazı fabrikalar zekât olarak market veya mağazadan alışveriş kartı veriyorlar. Bununla zekât verilmiş olur mu?
    Cevab: Zekât, fidye ve fıtranın ayn olarak temlik edilmesi, yani fakire verilmesi lazımdır. Market kartı deyndir. Deyn olarak verilemez. Sadaka olur.
    30 Nisan 2021 Cuma
  • Sual: Osmanlı Devleti zekât toplar mıydı?
    Cevab: Emvâl-i bâtına denilen altın ve gümüş ve para zekâtını hükümetler toplamıyor. Emvâl-i zâhireyi, toprak mahsulleri, saime hayvanlar ve ticaret malları zekâtını toplar. Osmanlı Devleti de bunu toplardı.
    30 Nisan 2021 Cuma
  • Sual: Rehin verilen bahçenin mahsulünü kim toplar?
    Cevab: Mahsulün sahibi toplar; uşrunu da o verir. Rehin alana salahiyet verilmişse, vekâlet sıfatıyla toplar; izin verilmişse yer ve yedirir ve satabilir.
    4 Mayıs 2021 Salı
  • Sual: Zekât hesabı nasıl yapılır?
    Cevab: Bir kimsenin altın, gümüş ve parası olsa, hepsinin toplamı nisabı aşsa, altının 40’ta 1’ini, gümüşün 40’ta 1’ini, paranın 40’ta 1’ini verir. Bunları birbirinden de verebilir ise de, gümüşünkini altın olarak verecekse, 7 gram gümüş 1 gram altın şeklinde hesaplamalıdır. Bu da zararına olur. Altını ve gümüşü yoksa, bütün para, tahvil, hisse senedi ve ticaret malını toplar, borçlarından artan kısmını eğer 96 gram altın kıymetini aşıyorsa 40’a böler. Bunu zekât olarak verir.
    5 Temmuz 2021 Pazartesi
  • Sual: Bir kimse mart ayında zekâtını hesaplayıp verse, aylar sonra kenarda altınları ve kâğıt olduğunu farketse ne yapar?
    Cevab: Bunları da o nisaba katar ve zekâtını verir. Verirkenki kıymet esastır.
    8 Temmuz 2021 Perşembe
  • Sual: Nüfusun sadece %7’si müslüman %52’si putperest ve %41’i hıristiyan olan memleketin resmen başlattığı gıda ve ihtiyaç maddesi kampanyasına iştirak etmek (dernek/şahsi) uygun mudur?
    Cevab: Kâfire sadaka vermek caizdir. Mekke’de kıtlık olduğunda, Resulullah erzak yolladı.
    15 Temmuz 2021 Perşembe
  • Sual: Fakir, ama eline geçen parayı fıska sarfedecek yakın akrabaya para yardımı yapılmalı mı?
    Cevab: Böyle olduğu kati ise, para olarak değil de, erzak olarak verilebilir; faturaları ve borçları ödenir.
    15 Temmuz 2021 Perşembe
  • Sual: Yarısına ortak olduğum dükkânımda 100 bin lira kıymetinde mal vardır. Zekâtımı nasıl vermeliyim?
    Cevab: Malların maliyetinin yarısının borçtan artan kısmı zekât nisabını (96 gram altın) dolduruyorsa, kırkta biri aynî veya nakdî olarak verilir.
    20 Temmuz 2021 Salı
  • Sual: İlmihallerde zekât verilecek altının nisabı farklı veriliyor. Bunun sebebi nedir?
    Cevab: Hadis-i şerif mucibince altının nisabı 20 miskaldir. Miskal, ağırlık mikyasıdır, ölçüsüdür. Ağırlık, uzunluk, hacim, zaman ve kıymet ölçüleri, şer’î ve örfî olarak ikiye ayrılır: Şer’î ölçüler, Cenab-ı Peygamber zamanında kullanılan ve hadis-i şeriflerde isimleri geçen mikyaslardır (ölçü birimleridir). Bunlardan bazılarının miktarları ne kadar olduğunu dört mezhep imamları farklı bildirmişlerdir. Örfî mikyaslar, kullanılması âdet olan veya hükümetlerin kabul ettikleri mikyaslardır. Mesela Hanefi’deki miskal ile Şâfiî ve Mâlikî’deki miskal birbirinden farklı olduğu gibi, çeşitli örfî miskaller vardır. Hanefî mezhebinde bir miskal, 20 kırattır. Bir kırat-ı şer’î, kabuksuz, uçları kesilmiş, kuru 5 arpadır. Böyle 5 arpa, 24 santigram [0,24 gr.] ağırlığındadır. Böylece, bir şer’î miskal, 100 arpadır. Mâlikî’de bir miskal, 72 arpadır. Bir miskal, Mâlikî’de 3,456 gram ve Hanefî’de, 4,80 gr. ağırlığındadır. O halde, Hanefî’de altının nisabı, 96 gramdır. Mâlikî’de zekât nisabı 69,12 gramdır. Osmanlı Devleti’nde 1869 tarihli nizamname ile kabul edilen son örfî miskal, 24 kırat ve bir kırat da 20 santigram idi. Buna göre, örfî miskal 4,80 gramdır. Şer’î miskal ile örfî miskal aynı ağırlıkta olmaktadır. Bir Osmanlı (ve Cumhuriyet) altını bir buçuk miskal ağırlığındadır. Nisab miktarı, 20÷1,5=13,3 adet altın liradır. Bir liralık altın, 7,216 gramdır. 13,3 adet altın, 96 gram olur. Demek ki, 13 adet ve bir sülüs altın lirası veya bu kadar değerinde kâğıt parası olan kimsenin zekât vermesi farzdır. Bir miskal 20 kırattır deyince, şer’î miskal anlaşılır. Bu miskalin kaç gram olduğunu anlamak için, 20’yi bir şer’î kıratın ağırlığı olan, 0,24 ile çarpmak lazımdır. Örfî kıratın ağırlığı olan 0,20 ile çarpılırsa, bulunan 4 gram, şer’î miskalin ağırlığı olmadığı gibi, örfî miskalin de olmaz. Altının nisab miktarını bu yanlış miskale göre yaparak 4x20=80 gramdır demek doğru değildir.
    28 Temmuz 2021 Çarşamba
  • Sual: Şernblâlî’nin Dürer hâşiyesinde: “Zâlim, gasp ettiği malları kendi malı ile karıştırırsa, kendi mülkü olurlar. Kendi helâl malı, sahiplerine ödeyecek miktardan nisap miktarı fazla kalırsa, tazmin etmeden evvel de, karışımın zekâtını vermesi lâzım olur” diyor. Bu kimsenin, tazmin etmeden evvel mülk-i habîsin tamamının mı, yoksa bu mülkün içindeki kendi helâl malının mı kırkta bir zekât verecektir?
    Cevab: Ödeyeceği borcu düşer. Geri kalanın zekâtını verir. Mülkü ise de tazmin borcu ile bağlıdır.
    10 Ekim 2021 Pazar
  • Sual: Engelliler için kurulmuş bir müesseseye zekât olarak yürüteç alıp verilir mi?
    Cevab: Zekât müesseseye değil, fakire verilir. Yürüteç olarak verilemez. Fakire para verilir. Ne isterse alır. Güvendiğiniz bir fakire önceden tenbih etmeden ve şart koşmadan zekâtı verirsiniz. Sonra ona bu parayla yürüteç alır mısın dersiniz. Alırsa alır.
    17 Ekim 2021 Pazar
  • Sual: Her malın zekâtı kendi cinsinden verildiği halde, kâğıt paranın zekâtı niçin kendi cinsinden verilemiyor?
    Cevab: Çünkü kâğıt para zekât malı değildir; zekât malı olan altının mukabili senet hükmündedir. Zekât ise, deyn olarak verilemez; ayn olarak verilir.
    2 Kasım 2021 Salı
  • Sual: Odun ve kömür ticareti yapan zekat verir mi?
    Cevab: Verir.
    3 Aralık 2021 Cuma
  • Sual: Hurda eşya alıp satan zekatı nasıl verir?
    Cevab: Malın kendisinden veya maliyetinden.
    3 Aralık 2021 Cuma
  • Sual: Bir kadın zekât için altınını bozdurmasa, kocasından borç para alsa olur mu?
    Cevab: Olur. Kocasını vekil etse, o da kendi parasından verebilir.
    3 Aralık 2021 Cuma
  • Sual: Şimdi Alzheimer hastası olan birinin yıllarca vermediği zekâtını eşi verebilir mi?
    Cevab: Başkası veremez. Zekâtta niyet farzdır.
    19 Ocak 2022 Çarşamba
  • Sual: Bir kadının zekât nisabını geçen ziyneti olsa, başka da parası ve malı olmasa, kocası da fakir ve borçlu olsa, zekâtı nasıl verir?
    Cevab: Zevcinin borcu vadeli ise, zekâtını İmameyn’in kavlince zevcine verebilir; o da tekrar zevcesine hediye eder. Bunun için baştan anlaşmak caiz olmaz. Veya Şâfiî mezhebini taklit eder. Bu mezhepte kadınların hulliyyatına, yani ziynet olarak kullandığı altına zekât düşmez.
    28 Ocak 2022 Cuma
  • Sual: Nisap miktarı gümüşünün üzerinden bir sene geçen kişi zekâtını vereceği zaman üzerinden bir yıl geçmeyen altın ve lirasını da dâhil ederek mi zekât verir?
    Cevab: Altın, gümüş, para ve ticaret eşyası, zekâtı hesaplarken birbirine katılır. Tek tek nisabı doldurmasalar bile, bir araya gelince dolduruyorsa, tamamının zekâtı verilir. Tarla mahsulü ile saime hayvan, altın, gümüş ve ticaret malına katılmaz.
    20 Şubat 2022 Pazar
  • Sual: Zekâtın kazası olur mu?
    Cevab: Zekâtın kazası olmaz. Zekât, muhtar kavle göre fevri değildir; yani zamanla mukayyet değildir; ömür boyu verilebilir. Ancak bir yıl içinde vermezse mekruh olur. 10 yıllık zekâtını vermeyen, hepsini hesap edip vermelidir.
    13 Mart 2022 Pazar
  • Sual: Bir kimse yetimhaneye yemin kefareti verebilir mi?
    Cevab: Evet. Çocukların velisi (yetimhane müdürü) onlar namına kabzeder ve 10 gün bir çocuğun/bir günde 10 çocuğun şahsî ihtiyacına sarfeder.
    22 Mart 2022 Salı
  • Sual: Bir kişinin toplanınca nisabı dolduran 14, 18, 22 ve 24 ayar altını olsa zekatını nasıl verir?
    Cevab: Hepsinin ağırlığı toplanır, 96 gramı geçiyorsa, zekât vermesi icap eder.  Her birinin zekâtını tek tek kendisinden verir. Zararına olsa bile tamamını 22 ayardan verebilir. Hepsinin zekâtını daha düşük ayardan verirse de mekruh olur. Nitekim ayarı düşük 5 altın yerine, ayarı yüksek olan 4 altın vermek veya düşük 5 kile buğday yerine, iyisinden 4 kile vermek caiz değildir. İyilerinden de 5 vermek caiz olur.
    22 Mart 2022 Salı
  • Sual: Zekatı verirken bunun zekat olduğunu söylemek lazım gelir mi?
    Cevab: Hayır. Zekat niyeti olduktan sonra ne isimle verirse versin zekat yerine gelir.
    30 Mart 2022 Çarşamba
  • Sual: Ana baba namına fıtra sadakası verilebilir mi?
    Cevab: Onlardan vekalet alırsa verilebilir.
    7 Nisan 2022 Perşembe
  • Sual: Zekât, ramazan kolisi, erzak yardımı, market çeki, lokanta yemek fişi olarak verilir mi?
    Cevab: Bakkal veya toptancı ise verebilir. Zekâtın malın kendi cinsinden olması lazımdır. Ancak tüccar, para, altın ve gümüş yerine, ticaret malından veya ticaret malı yerine altın ve gümüş verebilir. Zekâtta temlik şart olduğundan, market çeki de verilemez. Verilirse sadaka olur, zekât olmaz.
    9 Nisan 2022 Cumartesi
  • Sual: Eşimle ben çalışıyoruz. Evimiz, arabamız ve 150 gram altın alacak kadar paramız var. Tüm birikimlerimiz, masraflarımız, gelirimiz ve giderimiz eşimle ortaktır. 300 gram altın karşılığı borcumuz vardır. Borcumuz da ortaktır. Zekât verebilir miyiz veya alabilir miyiz?
    Cevab: Ortak para diye bir şey olmaz. İslamiyette servet ayrılığı vardır Bir kimsenin 96 gram altın karşılığı aktifi varsa zekât verecektir. Görünüşe göre siz eksidesiniz. Zekât alabilirsiniz.
    26 Nisan 2022 Salı
  • Sual: Anneannemin 96 gramdan fazla altını var. Aldığı ev kirası ve emekli maaşı geçimine zar zor yetiyor. Zekât verir mi?
    Cevab: Evet.
    26 Nisan 2022 Salı
  • Sual: Zekat haricindeki fitre, fidye, yemin keffareti gibi şeyler kağıt para ile verilebilir mi?
    Cevab: Evet. (Cevhere)
    29 Nisan 2022 Cuma
  • Sual: Ayın sonunda alınacak ücret, ay ortasında zekat nisabına katılır mı?
    Cevab: Yarısını hak etmiş olsa bile, tam mülkü olmadığından, katılmaz ve zekatı verilmez.
    29 Nisan 2022 Cuma
  • Sual: Fitre vermeyi unutan bayramın 2. günü verebilir mi?
    Cevab: Fitrenin vakti yoktur. Her zaman verilebilir.
    8 Mayıs 2022 Pazar
  • Sual: Bir kimsenin 200 gram altını olsa, bunun 90 gramı bu yıl içinde alınsa, hepsinin mi zekâtını verir?
    Cevab: Evet. Sene içindeki ilaveler nisaba atılır ve zekâtı verilir. Ama 1 sene dolduktan sonra gelenlerin zekâtı o sene değil, elde kalırsa seneye verilir.
    8 Mayıs 2022 Pazar
  • Sual: Kadının bütün serveti kocasında emanet olsa, kocası onun namına zekat verebilir mi?
    Cevab: Kadın, zekat için kocasını vekil etmelidir.
    19 Mayıs 2022 Perşembe
  • Sual: Zekatını birkaç ay sonra verecek ise, farz olduğu zaman ayırması lazım mıdır?
    Cevab: Zekat vereceği altını ayırması gerekmez. Ne kadar vereceğini bilmesi kafidir. Bunu bir yıl içinde zekat niyetiyle verir.
    19 Mayıs 2022 Perşembe
  • Sual: Babasının icralık borcu olan biri, kardeşine zekât verse, o da babalarının borcunu ödese caiz olur mu?
    Cevab: Babaya zekât verilmez. Kardeş fakirse zekât alabilir. Bununla da dilediğini yapabilir. Evvelden babamın borcunu ödemek şartıyla demek caiz değildir.
    8 Haziran 2022 Çarşamba
  • Sual: Bir kimsenin 39 küçük baş hayvanı olsa zekat vermeyecek; ama kurban keser mi?
    Cevab: Eğer saime değilse; yani senenin yarısı otlakta otluyor değilse, hayvan zekatı vermez. Ama besi hayvanı ise, yani hayvan ticareti yapıyorsa, cambaz ise, bu takdirde kıymetinin kırkta birini ticaret zekatı verir. Kurban nisabı ayrıdır.
    2 Temmuz 2022 Cumartesi
  • Sual: Almanya’da kalırken hükümet 50 bin euro teminat istese, bu parayı çıkana kadar alamasa, zekât vermesi ve kurban kesmesi icap eder mi?
    Cevab: Bir kimse tam mülk olmayan şey ile zengin sayılmaz.
    13 Temmuz 2022 Çarşamba
  • Sual: Zekat niçin altına göre ayarlanıyor? Bir kimse zekat verme sevabına kavuşmak için zekat nisabını altına göre değil de gümüşe göre hesaplayabilir mi?
    Cevab: İslamiyet'te, para olarak kullanılan altının kıymeti, aynı ağırlıktaki gümüş paranın kıymetinin yedi katıdır. Bugün gümüş, para olarak kullanılmıyor. Gümüş eşyanın değeri çok düşüktür. Bunun için kâğıt paraların ve ticaret eşyasının nisabını hesab etmek için gümüşün değeri kullanılamaz. Gümüşe göre nisap hesaplansa neredeyse zekât alabilecek fakir kalmaz. Altın ise hâlâ iyi-kötü tedavüldedir, gümüş ise değildir. Bu sebeple altına göre hesaplanıyor. Elinde gümüşü olan 200 dirhem (672 gram) ise kırkta birini verecektir. Parayı ise altına göre de gümüşe göre de hesaplamakta serbesttir.
    14 Temmuz 2022 Perşembe
  • Sual: Ev almak niyetiyle zekat nisabını geçen bir miktar para biriktiren kimse sene sonunda bundan zekat verecek midir?
    Cevab: Ne niyetle olursa olsun biriktirilen nisabdan fazla paranın zekatı verilir.
    22 Ekim 2022 Cumartesi
  • Sual: Fakirin elektrik, su, tabii gaz faturasının ödenmesi zekat yerine geçer mi?
    Cevab: Zekatın farzlarından birisi niyet, diğeri de temliktir, yani fakirin eline vermektir. Bu mümkün değilse Maliki mezhebi taklit edilebilir. Bu mezhepte fakirin borcunu ödemek zekatı düşürür.
    1 Kasım 2022 Salı
  • Sual: Dağda, kırda yetişen böğürtlen, kestane, ceviz, badem gibi yabani meyvelerin zekatı verilecek midir?
    Cevab: Dürrü’l-Muhtar’da diyor ki: “Dağda veya ovada yetişen meyveyi hükümet korursa, öşür vacip olur. Çünkü o meyve maksud bir maldır. Hükümet korumazsa öşür yoktur. Çünkü av gibidir.” İbn Abidin burasını izah ederken diyor ki, “Hükümet korursa sözünden murad, balı ve meyveyi korumasıdır. Zahire göre maksat, harbi olan düşmanlardan, asilerden ve yol kesenlerden korumaktır. Yoksa her şahıstan koruması değildir. Çünkü dağların yemişi mübahtır. Müslümanları ondan menetmek caiz değildir. İmam Ebu Yusuf'a göre, dağlarda bulunan şeye öşür yoktur. Çünkü o yer sahipli değildir. Tarafeyn'e göre ise, bal ile meyveye malik olmaktan maksat, üretmektir. Bu da hasıl olmuştur. Binaenaleyh öşür alınır. Maksut maldan murad, hükümetin korumasını istediği maldır. Yahut elde edilmesi istenen maldır. Onun için de korunması şarttır ki öşür vacip olabilsin. Zira öşür himayeye bağlıdır.” Mebsut’ta der ki, Ebu Yusuf’un delili, öşrün, öşür arazisi mahsulünden verilmesi lazımdır; dağ meyveleri ise av gibi mübahtır. Daha kuvvetli olan diğerlerinin kavlinin delili ise, bu meyvelerin tamamı kazançtır. Dolayısıyla zekatın lazım olması hususunda mahsulün kendi mülkünde olmasıyla başkasının mülkünde olması arasında fark yoktur, maden gibidir.” Şu halde, kimseye ait olmayan yerlerde ektiği (veya suladığı, budadığı, ilaçladığı) ağaçlardan öşür vermesi, Tarafeyn’e göre lazım, Ebu Yusuf’a göre değildir. Kendiliğinden bitmiş meyvelerin ise hiç öşrü olmaz; aksi takdirde bu meyvelerden kimse bir tane bile yiyemezdi.
    29 Kasım 2022 Salı
  • Sual: Hisse senedlerinin zekâtı verilir mi?
    Cevab: Hisse senedi alan, o şirketin ortağı demektir. Şirketin sene sonunda demirbaşları, imalat maliyetleri, borçları vs düşüldükten sonraki kârından kendi hissesine düşen kadardan mesuldür. Bunun zekâtı verilir. Şirket idarecilerine salahiyet verilmişse ve onlar toptan zekâtı verirse, ortakların ayrıca vermesi gerekmez. Şafiî’de vekalet verilmese bile, ortak diğer ortağın zekatını verebilir. Bunu hesaplamak zor geliyorsa, hisse senedinin zekâtını, kağıt para zekâtı gibi, o andaki kıymetinin kırkta biri üzerinden verir. Eğer devamlı al-sat ile meşgul ise, bu senedler ticaret eşyası sayılır, kırkta birinden zekâtı verilir.
    29 Kasım 2022 Salı
  • Sual: Aynı dükkanda ortak çalışan ve mallarını ayırmamış iki kardeş zekatını nasıl verir?
    Cevab: İslamiyette ayrılmamış mal olamaz. Ortakların, kardeşlerin, karı-kocanın, baba ve (buluğa ermiş olsun olmasın) evladının mal varlığı ayrıdır. Bu sebeple herkes kendi servetinden mesuldür. Zekatını ona göre verir, kurbanını ona göre keser. İki ortak birbirini zekat için umumi vekil eder. Şirketteki zekat malından zekatı herhangi bir ortak verebilir. Malı ayırmamışlarsa, yani hisseleri belli değilse rıza ile ayırırlar ve bundan sonra ona göre verirler. Böyle vekil etmeden zekat verilmiş ise, geçmiş senelerin zekatını devir yoluyla tekrar vermek icap eder. Zira niyet vaki değildir. Sonra ortaklar birbiriyle helalleşir ve tövbe eder. Zira hissesi tayin edilmeden kurulan şirket fasiddir.
    2 Ocak 2023 Pazartesi
Prof. Dr. Ekrem Buğra Ekinci
  • TR
  • EN
© 2019
  • Anasayfa
  • Biyografi
  • Kitaplar
  • Makaleler
    • - Aktüel
    • - Akademik
    • - English
    • - Arabic
    • - Diğer Diller
  • Programlar
    • - Televizyon
    • - Radyo
    • - Youtube
  • Yazışmalar
    • - Tüm Sualler
    • - Sual Başlıkları
    • - Sual Gönder