Prof. Dr. Ekrem Buğra Ekinci
  • Biyografi
  • Kitaplar
  • Makaleler
    • Aktüel
    • Akademik
    • English
    • Arabic
    • Diğer Diller
  • Programlar
    • Televizyon
    • Radyo
    • Youtube
  • Yazışmalar
    • Tüm Sualler
    • Sual Başlıkları
    • Sual Gönder
  • Biyografi
  • Kitaplar
  • Makaleler
    • - Aktüel
    • - Akademik
    • - English
    • - Arabic
    • - Diğer Diller
  • Programlar
    • - Televizyon
    • - Radyo
    • - Youtube
  • Yazışmalar
    • - Tüm Sualler
    • - Sual Başlıkları
    • - Sual Gönder

Sual Başlıkları

“Kölelik”

için arama neticeleri gösteriliyor
  • Sual: Üç tarihçinin katıldığı bir televizyon programında Sultan II. Abdülhamid’in 12 tane zevcesi olduğu, böylece şer’î hukukun getirdiği 4 tahdidinin aşıldığı söylendi. Böyle bir şey mümkün olabilir mi?
    Cevab: Osmanlı padişahları hür kadınlarla değil, cariyeleriyle, yani kadın köleleri ile evlenirdi. Bunun için nikâh gerekmez, çünki kendi mülküdür. Bir sayı tahdidi de yoktur.
    Son devirlerde, aslı hür veya müdebber, yani âzâdı vasıyet edilmiş olma ihtimaline binâen veyahud meşru olarak taksim edilmemiş ganîmetten alındığı bilinen câriyeler için, zinâ tehlikesini bertaraf etmek üzere, efendinin kölesiyle nikâh kıymasının iyi olacağını ulemâ ifade etmiştir. Buna nikâh-ı tenezzühî denir.
    Osmanlı Devletinin son zamanlarında, Sultan Abdülmecid zamanında köle ticareti yasaklandığı için, saraya kâfi mikdarda câriye gelmez oldu. Bu sebeple saraya Kafkasyalı kavimlerden hür kızlar alınıp yetiştirilmeye başlandı. Bu kızlar harem hizmetlerinde bulunduğu gibi, müsait olanları padişah ve şehzâdelerle evlendirilirdi. Bunlarda şeriatın aradığı 4 tahdidine riayet edilmesi mecburî idi. 
    Sultan II. Abdülhamid’in kayıtlara göre 16 defa evlendiği görülüyor. Bunlardan bir kısmı câriyedir. Mamafih bunlarla nikâh-ı tenezzühî yapılmıştır. Bunların diğer kısmı Kafkasyalı hür kızlardır. Bunlarla normal nikâh akdedilmiş; şer’î hukukun 4 tahdidine de riayet olunmuştur. Padişahın hiçbir zaman 4’ten fazla zevcesi olmamıştır. Yeni bir hanımla evleneceği zaman, öncekilerden bir tanesini boşamaktadır. Bu kadın çocuğu varsa sarayda yaşamaya ve unvanlarını taşımaya devam etmektedir. Sultan Abdülhamid’in zevcelerinden Behice II. İkbal’in verdiği bu malumatı kendisini görüp bizzat işitenlerden dinledik.
    Bu izahat gayet makuldür. Çünki şer’î hukuka göre bir kadının boşandığını duymaması, boşamanın sıhhatine tesir etmez. Yani kadın boşandığını duymasa da boşama muteberdir; ancak kadın nafaka gibi zevcelik haklarını taşımaya devam eder. Netice itibariyle padişah, hukuk kaideleriyle muhataptır. Bir erkeğin 4 kadından fazla evlenmesi batıldır. Aynı zamanda suçtur. Böyle bir evlilik, resmî kayıtlara geçirilemez. Bu kadın mirasçı olamaz. Nafaka alamaz. Bu birleşmeden doğan çocuklar da hukuken tanınmaz. Şer’î hukuku ve saray geleneklerini iyi bilmeyenler, karşılaştıkları hâdiseler karşısında hayrete düşmekte ve bunları analiz edemeyerek esaslı hatalara kapılmaktadır.
    9 Haziran 2011 Perşembe
  • Sual: Kapıkulu’ndaki ''kul'' kelimesi padişaha bağlılığın ifadesi midir? Yoksa mânâsı nedir?
    Cevab: Kapıkulu askerleri umumiyetle köle (kul) menşelidir. Harb esirlerinden veya devşirmelerden elde edilir. Aynı zamanda hizmet ettiği yüksek makamın kulu olması da eskiye ait bir nezâket kaidesidir. Kapı, yüksek makamı ifade eder.
    8 Aralık 2011 Perşembe
  • Sual: Dârülharpteki kadınların câriye olarak vaty edilmesi câiz midir? Meselâ yurtdışındaki Alman kadınlarla vaty câiz olur mu?
    Cevab: Ne dârülharbdeki gayrımüslim kadınlar, ne de dârülharb veya dârülislâmda dinin emirlerini yerine getirmeyen kadınlar câriyedir. Bunların bu sebeple câriye hükmünde olduğunu, bu sebeple kollarına ve saçına şehvetsiz bakmanın câiz olacağını söyleyen âlimler vardır. Çünki bu kadınlar saçlarını kollarını kendi istekleriyle açmış ve başkalarının bakmasına da razı gelmiştir. kocaları, babaları da bundan şikâyetçi değildir. Câriye'nin başka kadınlara ve erkeklere göre avret yeri, Hanefî'ye göre, göbek ile diz kapağı arasından başka, göğüs, karnı ve sırtıdır. Mâlikî ve Şâfiî mezhebi ile Ahmed bin Hanbel'in bir kavline göre göbekle diz kapağı arasıdır. Ahmed bin Hanbel'in diğer kavline göre yalnız sev'eteyn, yani  önü ve arkasıdır. Yani bir kadın veya erkek, cariyenin avret yeri dışında kalan yerlerine şehvetsiz bakabilir. Câriye olmak başkadır; câriye hükmünde olmak başkadır. Bunların vaty edilebileceğini düşünmek veya söylemek çok yanlıştır. Bir kimsede kölelik statüsünün teşekkülü için dârülislâm, meşru cihad, esaret ve halife-i müslimîn bulunması şarttır. Müslüman, ancak kendi mülkü olan Müslüman veya ehl-i kitap câriyesi ile vaty edebilir.
    6 Nisan 2012 Cuma
  • Sual: İslâm'ın ilk döneminde olduğu gibi, günümüzde de cariyelik var mıdır?
    Cevab: Yoktur. Köle veya câriye statüsünün kurulması için, dârülislâm, halife-i müslimîn ve meşru cihad olmalı; yahud eskiden kalma köle ve câriyeler miras olarak intikal etmelidir.
    8 Nisan 2012 Pazar
  • Sual: Mısır'a giren Osmanlı askeri, harp esnasında Müslüman Mısır halkından esir alıp köle edebilir mi?
    Cevab: Kölelik, harbde esir alınan gayrımüslimler için bahis mevzuudur. Esir alınmadan evvel Müslüman olan, kölelikten, öldürülmekten ve fidye karşılığı iade edilmekten kurtulur. Esir alındıktan sonra Müslüman olan, öldürülmekten ve fidye karşılığı iade edilmekten kurtulur ise de, kölelikten kurtulamaz.
    15 Mayıs 2012 Salı
  • Sual: Me'zun köle borçlandığı zaman, efendi bu borçtan mesul müdür?
    Cevab: Efendisinin kendisine izin verdiği ve böylece muameleler bakımından tam ehliyetli hâle gelen köleye me’zun köle denir. Me’zun köle borçlandığı zaman, bu borç kendi kıymetini aşıyorsa, efendi ya bu borcu öder; ya da kölenin satılmasına razı olarak üstündeki mesuliyetten kurtulabilir.
    26 Haziran 2012 Salı
  • Sual: Erkeklerin câriyesi olduğu gibi, kadınların da kölesi olabilir miydi?
    Cevab: Olabilir, ancak erkeğin câriyesiyle yaptığı gibi nikâh kıymadan karı-koca hayatı yaşayamazlar. Kadın, kölesini azatlayarak evlenebilir.
    30 Haziran 2012 Cumartesi
  • Sual: İslâm hukukunda câriyelerin, kölelerin çalgı âleti çalmasının hükmü, hür insanlardan farklı mıdır? Câriyenin çaldığı çalgıyı dinlemek caiz midir?
    Cevab: Bu hususta köle ile hür arasında fark yoktur.
    31 Temmuz 2012 Salı
  • Sual: Osmanlı Devleti’nde tatbik edilen devşirme müessesesi İslâm hukukuna uygun mudur?
    Cevab: İslâm hukukunda hür insanların köleleştirilmesi câiz değildir. Köle statüsü, ya savaşta elde edilen esirler, yahud daha evvel meşru bir şekilde köleleştirilmiş kişilerin çocukları için bahis mevzuu olur. Savaşta elde edilen esirler köle yapılırsa, bunun beşte biri devlete, beşte dördü gâzilere aittir. Beşte birin beşte biri de padişaha aittir. Meşru bir şekilde köleleştirilmiş olan kimseyi, hür bir kimse satın alarak köle sahibi olabilir. Osmanlılar, savaşta devletin hissesine düşen beşte birden zekâ ve fizikî meziyetlerine bakarak devlet adamı ve asker yetiştirmiştir. Buna pençik sistemi denir. Pençik, Farsça beşte bir demektir. Pençik oğlanları sıkı bir terbiye ile yetiştirilir. Fetihlerin yavaşladığı bir ara, pençik oğlanları bu iş için yetmemiş; bunun için devşirme sistemi getirilmiştir. Buna göre gayrımüslim vatandaşların yüksek meziyetlere sahip çocukları, devlet adamı ve asker olarak yetiştirilmek üzere devlet tarafından alınır. Aileleri para ve vergi muafiyeti ile razı edilir. Böylece önlerine parlak talihli bir istikbal yolu açılır. Bunların statüsü, pençik oğlanları ile aynıdır.
    Tamamen devletin ihtiyacından doğan devşirme müessesesinin hukuka uygun olup olmadığı hususunda çeşitli görüşler serdedilmiştir:
    Albert Howe Lybyer ve buna uyarak Basilike Papoulia, devşirmelerin köle statüsünde bulunduğunu söyler; bu tatbikatın kardeş katli gibi şeriata aykırı, ama devletin menfaati için yapılan amme hukuku tasarrufu olduğuna işaret eder. Ménage, Hoca Sadeddin Efendi ve İbni Kemal'in devşirmeyi şeriatla bağdaştırdıklarından bahseder. Devşirme oğlanların Enderun tahsilini bitirip çırak edilmeleri, azat mânâsına gelmediğini, köle statüsünün devam ettiğini Lybyer, Repp ve Menage söyler. Papoulia, ise "kapıya çıkmayı" azat edilmek olarak kabul eder.
    İslâm devleti bir yeri savaşla fethederse, esir ettiği halkı ya köleleştirir, ya da zimmî statüsü tanır. Hakan Erdem, devletin sonradan bu obsiyonunu değiştirerek, bazılarını tekrar köle statüsüne sokabileceğini müdafaa eder. Nitekim Osmanlıların devşirme aldığı aileleri vergiden muaf tutması bunun göstergesidir. Zira kölelerden vergi alınmaz. Ancak zimmî statüsü bir anlaşma ile verilir; sonradan zimmîlerin isyanı gibi bir sebep olmadan tek taraflı feshedilemez. Üstelik devletin vergiden muaf tuttuğu başka zimmîler de vardır. Bir amme hizmetinin karşılığı olarak teb’aya vergi muafiyeti tanımak rastlanan bir şeydir.
    Claude Cahen, devşirme sistemini, kendi teb’asını muntazam ve müesseseleşmiş bir şekilde toplamaya dair kendine has bir Osmanlı tatbikatı olarak görür.
    Gümeç Karamuk, devşirmelerin köle değil, hür insanlar olduğunu iddia eder; devşirme tatbikatının, mutlak bir hükümdarın otoritesine dayanarak teb’asını hizmetine yerleştirmesinden ibaret olduğunu söyler.
    Devşirmeleri köle statüsünde sayanlardan Paul Wittek, Osmanlıların devşirme usulünü, Şâfiî mezhebinden istifâde yoluyla tatbik ettiklerini söyler. Bu mezhebde, kendileri veya ataları Müslümanlığın doğuşundan sonra diğer semâvî bir dine girenler, ehl-i zimmet statüsünde sayılmazlar. Nitekim Osmanlılarda Sırp, Hırvat, Bulgar, Rum, Arnavud, Rus ve Hıristiyan Boşnaklar gibi İslâmiyetin zuhurundan sonra Hıristiyan olmuş halkların çocukları devşirme olarak alınır; bunun aksi olduğu kat’iyetle belli bulunan Yahudi ve Ermenilerin çocukları devşirilmezdi. Devşirmelerin köle statüsünde olduğu anlaşılmaktadır. Wittek’in bu husustaki görüşü de daha makul ve meseleyi izaha daha elverişlidir.
    8 Ocak 2013 Salı
  • Sual: Osmanlılarda köle menşeli saraylıların ve devlet adamlarının vakıflar yaptığı görülmektedir. Köle vakıf kurabilir mi?
    Cevab: İslâm hukukunda ibadetlerle mükellef olabilmek, suçlarından mesul tutulmak ve her çeşit hukukî muameleleri yapabilmek için ehliyeti haiz olmak gerekir. Ehliyet akıl ve bulûğ ile kazanılır. Akıl hastası ve 7 yaşından küçük çocuk hiçbir işe ehil değildir. 7 yaşından büyük çocuk, kazandırıcı muameleleri tek başına yapabilir. Kaybettirici muameleleri hiç yapamaz. Hem kazandırıcı, hem kaybettirici muameleleri velîsi veya vasîsinin izniyle yapabilir. Bu izin önce de sonra da verilebilir. Velî/vasî baştan umumî izin de verebilir. Bu çocuğa mezun (izinli) çocuk denir. Köle de hiçbir hukukî muamele yapamaz. Kölenin ehliyeti, azat edilmesine kadar askıdadır. Dinî mükellefiyetleri, hür kimselerden daha hafiftir. Cemaat, cuma, bayram namazı, kurban, zekât, fıtra, hac, cihâd ve tam tesettür ile mükellef değildir. Zimmî köle cizye ödemez. Kölenin, efendisinin izni bulunmadıkça hiçbir hukukî muamelede bulunması, hatta evlenmesi sahih değildir. Çünki kölenin mal varlığı (zimmeti) yoktur. Bunun birinci istisnası efendisiyle para ve saire karşılığı hürriyetini satın alma hususunda anlaşan mükâteb köledir. Bunun hem vücûb, hem de edâ ehliyeti vardır.
    Efendisi köleye izin verirse, buna mezun (izinli) köle denir. Başka bir şart aranmaksızın tam ehliyetli hâle gelir. Bunun yaptığı hukukî muamelelerden doğacak mâlî mesuliyetler efendiye aittir. Köle, efendisinin izni olmaksızın evlenemez. Çünki evlilik efendiye mâlî mesuliyetler yükler. Ancak evli köle, efendisinin izni olmaksızın karısından boşanabilir. Çünki bundan dolayı efendiye mâlî bir yük düşmez. Osmanlı sarayındaki hanımlar veya enderundan yetişme devlet adamları, bu bakımdan mezun köle statüsüne birer misal teşkil eder. Hayır eserlerini, kendilerine izin veren efendileri sayesinde yapmışlardır.
    Akıllı ve bulûğa ermiş köleye bu izin baştan umumî olarak verilebilir. Bu köleye mezun (izinli) köle denir. Bu kölenin malları, köleleri, görünüşte kendisine, hakikatte efendisine aittir. Köle olarak öldüğü zaman bu mallar, efendisine (devlet veya padişah döner. Azatlı ise, efendi belli şartlarda vâris olur. Köle veya azatlı ölünce, mallarının efendisine dönüşünü, bazıları müsâdere zannetmiştir.
    8 Ocak 2013 Salı
  • Sual: Dârülharbde bir kişi bir başkasına sen benim kölemsin veya bir kadına câriyemsin dese, o da kabul etse, icap ve kabul gerçekleştiği için o kişi köle olur mu?
    Cevab: Hayır. Kölelik böyle kurulmaz. Meşru cihad, dârülislâm ve halife, ganimetin de meşru taksimi şarttır. Hür bir kimse kendisini veya çoluk çocuğunu köle olarak satamaz, veremez. Ancak dârülharbde aslı köle olan birini bir başkası satın alabilir. Dârülislâma geldiklerinde de o kişinin köleliği devam eder.
    23 Nisan 2013 Salı
  • Sual: Fıkıh kitaplarında “Zina olunmuş kadını başkasının, istibrâ etmeden nikâh ve vaty etmesi câiz olur.” diyor. İstibrâ ile alâkası nedir?
    Cevab: İstibrâ, beri kılmak, temizlemek demektir. Abdest bozarken, idrarın kesilmesine kadar beklemek istibrâdır. Bir cariye ile evlendiği zaman, hâmile olup olmadığını anlamak üzere âdet görene kadar bekleyip kendisine yaklaşmamak da istibrâdır. Zinâ edilmiş kadın böyle değildir. Zira zinâ meşru bir yakınlık hâsıl etmez.
    23 Nisan 2013 Salı
  • Sual: Muhammed Ebu Zehra'nın, eğer karşı taraf Müslüman esirleri köle yapmaz ise, İslâm devletinin de esirleri köle yapamayacağına dair görüşü doğru mudur? Şu halde İslâm devleti kendi kendine politika tayin edemez hâle düşmüyor mu?
    Cevab: Milletlerarası münasebetlerde mütekabiliyet esası caridir. Esirleri köle yapıp yapmamak, zaten hükümdara verilmiş bir salahiyettir. Hükümdar, mütekabiliyeti nazara alarak esirleri köle yapmayabilir. Bu, maslahat, yani umumun menfaati icabıdır. Hükümdar, bütün müslümanları düşünmek zorundadır. Kendisi esirleri köle yaparsa, karşı taraf da köle yapar. Öldürürse, karşı taraf da öldürür. Bu ise Müslümanların aleyhinedir.
    28 Nisan 2013 Pazar
  • Sual: Bir cariyeye 2 erkek müştereken sahip olabilir mi? İkisi de bu cariye ile karı-koca hayatı yaşayabilir mi?
    Cevab: Olabilir; ancak hiçbiri karı -koca hayatı yaşayamaz.
    20 Ekim 2014 Pazartesi
  • Sual: İslâm hukukunda, muharib esirlerin serbest bırakılması câiz midir? Hasan-ı Basrî gibi âlimlere göre esirlerin öldürülmesi câiz olmadığına göre, bir İslâm devleti bu kavle uyarak hareket edebilir mi?
    Cevab: Esirler, fidye veya müslüman esirler karşılığında serbest bırakılabilir. Ama bedelsiz salınamaz. Bu gibi hususlarda hükümdar maslahata (umumun menfaatine) göre hareket eder. Gerekirse mütekabiliyet (karşılıklılık) veya milletlerarası anlaşmalar çerçevesinde hareket edebilir. Nitekim Osmanlı Devleti son zamanlarda böyle hareket etmiştir.
    23 Kasım 2014 Pazar
  • Sual: Eskiden erkeklerin câriyesi olduğu gibi, kadınların da kölesi olabilir miydi? Günümüzde kölelik var mi?
    Cevab: Olabilir; ancak karı-koca gibi yaşamaları mümkün değildir. Ancak azat edip evlenebilir. Bugün şer’î kriterlere göre dârülislâm ve cihâd kalmadığı gibi, kölelik de kalmamıştır.
    30 Ağustos 2015 Pazar
  • Sual: Köle neden şâhidlik yapamaz?
    Cevab: Kölenin vücub ve eda ehliyeti yoktur. Nahl suresinin “Allah, hiçbir şeye gücü yetmeyen, başkasının malı olmuş bir köle ile katımızdan kendisine verdiğimiz güzel rızıktan gizli ve açık olarak harcayan (hür) bir kimseyi misal verir. Bunlar hiç eşit olurlar mı?” meâlindeki 75. âyeti bu hükmün delilidir.
    13 Ocak 2016 Çarşamba
  • Sual: “Çocuğuna ne kadar yaptırabiliyorsan, kölene de o kadar yaptırırsın” meâlinde bir hadis-i şerif var mıdır?
    Cevab: “Kölelerinizden yardım isteyin, yapamadıkları işlerde yardım edin” hadis-i şerifi Buharî’de geçiyor. “Çocuklarınıza ikram ettiğiniz gibi, kölelerinize de ikram edin” hadis-i şerifi de İbni Hacer'in Zevâcir kitabında geçiyor.
    26 Nisan 2016 Salı
  • Sual: Kölelerin mükellef tutulmadığı ibadetler nelerdir?
    Cevab: Cuma ve bayram namazları; kadın için tam tesettür; zekât, fıtra, hac gibi mali ibadetler; nafaka.
    29 Ocak 2017 Pazar
  • Sual: İslamiyete göre savaşta, niçin canlı varlık olan kadınlar ganimet olarak görülüyor?
    Cevab: Erkekler harbde ölüyor; geride kalan esirler, bu arada kadınlar ve çocuklar muharip olmadıkları için öldürülmüyor; ganimet sayılarak hayatta kalıyor. Kölelik, harb hukukunun bir neticesidir. Düşman Müslümanlardan aldığı esirleri köle yaparken, Müslümanların bir şey yapmaması beklenemez. Esirler köle yapılmayıp, fidye karşılığı veya esir mübadelesi zımnında serbest de bırakılabilir. Bu, hükümdarın salahiyetindedir. Böylece harbde öldürme nisbeti de düşmektedir. Zira esiri köle yapacağını bilen muharib, düşmanı öldürmeyi tercih etmez. Böylece kölelik, çok daha insanî neticeler doğurmuştur. Düşman köle yapılınca, İslâm cemiyetinde yaşadığı için İslâmiyetin kendilerine arzı da mümkün olabilmektedir. Müslümanlar harb, ilim ve devlet idaresi ile meşgul iken, köleler, tarlalarda, ticarette, imalathanelerde çalışarak ekonomik hayatı tanzim ederler. Bu da cemiyetin sağlıklı bir şekilde devamını temin eder.
  • Sual: Osmanlı Devleti zor zamanlarında ölen bir adamın hususi mallarına el koymuş mudur?
    Cevab: Müsadere şer’î hukukta caiz değildir. Ancak suç işlemiş, yolsuzluk yapmışsa malına el konur. Karaborsacılık veya kalpazanlık gibi hallerde de bu mallara el konur; ama piyasa fiyatına satılıp bedeli sahibine ödenir. Osmanlı devlet ricalinin çoğu köle olduğu için, köle ölünce malları sahibine, yani devlete veya padişaha kalır. Bunu bazıları müsadere zannetmiştir. 
    16 Aralık 2018 Pazar
  • Sual: İslâm hukukunda sadece ehli kitap mı köleleştirilebilir? Müşrikler köleleştirilemez mi?
    Cevab: Harbde mağlup olanların köle yapılması için bunların ehl-i kitab olması şart değildir. Her din mensubu bu şümule girer.
    14 Nisan 2019 Pazar
  • Sual: Şer’î hukuka göre, bir köle ya da cariye efendisinin evinde iş yapmak istemiyorum deme hakkı var mıdır?
    Cevab: Hayır. Örfe göre yapabileceği işleri yapmakla mükelleftir. 
    8 Ekim 2019 Salı
  • Sual: İslâm hukukunda bir belde Müslümanlar tarafından fethedilse ve o şehirdeki sıradan sivil gayrımüslimler Müslümanlara karşı savaşmadıysa köleleştirilebilir mi?
    Cevab: Muharipler köle yapılır. Savaşmayıp teslim olanlar vatandaş olabilir. Hükümdar dilerse muhariplere de aman verip vatandaş yapabilir.
    12 Ekim 2019 Cumartesi
  • Sual: Evlenen cariye hür olur mu?
    Cevab: Hayır. Efendisine hizmet etmeyi sürdürür. Ancak beraber olmaları caiz değildir. Çünkü başkasıyla evlenmiştir. Örtünmesi de gerekmez. Çocuğun nesebi kocasından sabit olur.
    15 Kasım 2019 Cuma
  • Sual: Köle miras alıp miras bırakabilir mi?
    Cevab: Hayır. Miras bırakamaz, zira mal varlığı yoktur. Ona kalan miras, efendiye ait olacağından, köle vâris olamaz.
    16 Nisan 2020 Perşembe
  • Sual: Cariyeden doğan çocuğun statüsü nedir?
    Cevab: Nesebi babadan sabit olur. Efendiden olmuşsa hürdür. Hür kocadan olmuşsa evlenirken hür olması kararlaştırılmışsa hürdür, değilse köledir. Koca köle  ise çocuk da köledir ve cariyenin efendisine aittir.
    3 Mayıs 2020 Pazar
  • Sual: Cariye ile cinsi temas caiz mi?
    Cevab: Kendi cariyesi ise caizdir. Sayı sınırı yoktur. Başkasının cariyesi ise nikâh lazımdır ve sayı sınırına tabidir.
    24 Mayıs 2020 Pazar
  • Sual: Milletlerarası bir anlaşma olsa, İslâm devleti aldığı esirleri köleleştiremez mi?
    Cevab: Kölelikte mütekabiliyet esastır. Düşman aldığı esirleri köle yapmıyorsa, halife de yapmayabilir. Zaten esirlerin statüsünü tayin, halifenin inisiyatifindedir.
    9 Temmuz 2020 Perşembe
  • Sual: Düşman aldığı esirleri köle yazmazsa, Müslümanlar da yapmayabilir mi?
    Cevab: Harb esirlerini köle yapmak veya fidye karşılığı serbest bırakmak veya esir mübadelesine tabi tutmak veya hepsini serbest bırakıp vatandaş yapmak gibi hususlar halifenin inisiyatifindedir. Burada mütekabiliyeti de esas alabilir. Nitekim Paris Muahedesi’nden sonra Osmanlı Devleti mütakabiliyet şartıyla bundan vazgeçmişti.
    21 Temmuz 2020 Salı
  • Sual: Bir ilahiyat profesörü köleliğin 1923’de cumhuriyet hükümeti tarafından kaldırıldığını söyledi. Böyle midir?
    Cevab: Köle ticareti Sultan Abdülmecid zamanında 1846’da men edildi. Ama kölelik devam etti. Cumhuriyet kanunları bunu kaldıracak bir hüküm getirmedi. Ama fiiliyatta köle statüsünde kimse kalmamış gibiydi. Birleşmiş Milletler’in 1956’da kabul ettiği köleliği kaldıran beynelmilel mukaveleye 1964’de Türkiye de imza koyunca, kölelik resmen kaldırılmış oldu.
    21 Temmuz 2020 Salı
  • Sual: Bir hoca Hazreti peygamber ve Çihar Yar-i Güzin devrinde hiç köle alınmamıştır dedi. Doğru mudur?
    Cevab: Yanlış duymuş olmalısınız, bir hoca böyle söylemez.
    21 Temmuz 2020 Salı
  • Sual: Sultan Mecid devrinde kölelik yasaklandıysa, Sultan Hamid devrinde nasıl köle ve cariye olabiliyor?
    Cevab: Köle ticareti yasaklandı, kölelik değil.  Mevcut kölelerin ve çocuklarının statüsü devam etti. Devlet, mülkiyeti kaldıramaz.
    20 Ağustos 2020 Perşembe
  • Sual: Esir pazarlarında cariyelerin çıplak teşhir edildiği doğru mudur?
    Cevab: Osmanlı ülkesini hiç görmeyen Avrupalı ressamların muhayyilelerinden çizdiği resimlere inanmamalıdır. Eskiden esirci esnafı da esir pazarları da en sıkı kontrol edilirdi. Alıcının, cariyeyi muayene etmesi caizdir. Cariyenin, açması caiz olan yerler, hür kadın gibi değildir. Bir erkek, anne, kız kardeş, hala gibi kendi mahreminin neresine bakabiliyorsa, başkasının cariyesinin de oralarına şehvetsiz bakabilir ve dokunabilir.
    21 Ağustos 2020 Cuma
  • Sual: Hazret-i Ömer’in bir cariyeye “kokuşmuş kadın, başörtünü çıkar” dediği doğru mudur?
    Cevab: Hazret-i Ömer, hükümet salahiyetiyle bunu yapmıştı. Nitekim bir cariyenin başında cilbab, yani sokak elbisesi gördüğünde onu kamçısıyla atar ve “Ey deffâr, bu örtüyü kendinden at. Sen hür kadınlara kendini benzetmek mi istiyorsun?” derdi. Deffâr, koku veren, kirli paslı manasına gelir. Kadının hilekârlığından kinayedir. Bu cariyenin, cilbab giyip kendisini hür kadınlara benzeterek herkesi aldatmak istediğini anladığı için böyle yapmıştı.
    21 Ağustos 2020 Cuma
  • Sual: Cariye iş yapmaya icbar olunamaz sözünün aslı nedir?
    Cevab: Cariye, hizmetçidir. Vazifesi efendisine hizmet etmektir. Evlat da anne ve babasının hizmetiyle mükelleftir. Takatinin üstünde iş yaptırılamaz demek istenmiştir
    21 Ağustos 2020 Cuma
  • Sual: Efendisinin cinsi talebini istemeyen cariyeye ne olur?
    Cevab: Cariye, efendisinin zevcesi hükmündedir. Böyle bir hukuki hakkı yoktur. Ama tatbikatta rıza aranmıştır.
    1 Eylül 2020 Salı
  • Sual: Bir adam cariyesini satsa, cariyenin kendinden hamile olduğu anlaşılsa cariyeye ne olur?
    Cevab: Cariyeyi satın alan kimsenin, istibra etmeden, yani hayz gördüğü ortaya çıkmadan beraber olamaz. Aksi takdirde nesebi bu yeni efendiden sabit olur. Bunun için bazı şartlar vardır.
    8 Eylül 2020 Salı
  • Sual: Cariye ile cinsi temas caiz mi?
    Cevab: Kendi cariyesi ise zevcesi gibidir. Başkasının cariyesi ise bununla nikâh lazımdır ve sayı sınırına tabidir.
    29 Eylül 2020 Salı
  • Sual: İslam ordusu bir yeri feth edip köle alırsa, köle sahibi olan asker Allah rızası için köleyi azatlaşa, bu kölenin statüsü ne olur?
    Cevab: Köle, azat edilince hür vatandaş olur. Gayrı müslim ise cizyeye bağlanır.
    12 Ekim 2020 Pazartesi
  • Sual: Bir kimse putperest cariyesi ile karı-koca hayatı yaşayabilir miydi?
    Cevab: Bir erkek ancak müslüman veya ehli kitap bir kadınla evlenebilir veya böyle bir cariyesi ile zevciyet hayatı yaşayabilir. Putperest, ateist, deist kadınla evlenilemediği gibi, böyle bir cariye ile de zevciyet hayatı kurulamaz.
    22 Ekim 2020 Perşembe
  • Sual: Bir müslüman ben kölelik istemiyorum, kölelik kaldırılsın, köleliğe karşıyım dese ne olur?
    Cevab: Bu sözün bir kıymeti yoktur. İstediğini söyleyebilir. İslâm hukukunda kölelik vardır. Nice ayet-i kerimeler ve hadis-i şeriflerde kölelerin statüsü tanzim edilmiştir. Bu mevzuda ileri geri konuşmak, dini tahkir ve tezyif manasına gelir. Yani Şari-i teala ve peygamberi bilmiyormuş veya kendisi kadar merhametli değilmiş manası çıkar. Ancak kölelik zor; köle olarak yaşamak müşkül, bu cihetten söylerse küfr olmaz.
    21 Kasım 2020 Cumartesi
  • Sual: Bir kimse borcunu ödeyemezse alacaklı onu köle yapabilir mi?
    Cevab: İslâmiyette borç sebebiyle kölelik yoktur.
    24 Kasım 2020 Salı
  • Sual: Hür bir kadın köle ile evlenebilir mi?
    Cevab: Evet. Ancak kadının velisi denklik sebebiyle itirazda bulunup evliliği feshettirebilir. Hür bir kadın, kendi kölesi olan erkekle onu azatlamadıkça evlenemez. Çünki evin reisi kocadır.
    22 Nisan 2021 Perşembe
  • Sual: Gayrımüslim vatandaşın gayrimüslim kölesi müslüman olursa ne olur?
    Cevab: Köleyi Müslümana satmak mecburiyetindedir. Çünki gayrımüslim, Müslümana veli olamaz.
    22 Nisan 2021 Perşembe
  • Sual: Rüstem Paşa’nın öldüğünde 1700 tane kölesi olduğu doğru mudur? Şu halde kendisi köle olduğu halde nasıl köle sahibi olabiliyor?
    Cevab: Olabilir. Fetihler asrıdır; köle bolluğu vardır. Herkes o zaman köle sahibi olabiliyordu. Rüstem paşa, mezun köle idi. Yani efendisi tarafından umumi veya hususi izin verilen bir köle, mezun köledir. Hür gibi her çeşit tasarrufta bulunabilir. Mal varlığı efendisine aittir. Nitekim dünyanın en zengin insanlarından biri olan ve her yerde hayır hasenatı bulunan Rüstem Paşa vefat ettiğinde malları efendisi olan padişaha kalmıştır.
    28 Mayıs 2021 Cuma
  • Sual: Bir cariyenin aynı anda birden fazla efendisi olabilir mi?
    Cevab: Olabilir. Ancak bunlardan hiç biri bu cariyeyi istifraş edemez, yani karı koca hayatı yaşayamaz.
    31 Mayıs 2021 Pazartesi
  • Sual: Kur’an-ı kerimde kölelik yasak değilken, günümüzdeki şeriatla idare edilen ülkelerde kölelik nasıl yasaklanmıştır?
    Cevab: 1-Günümüzde şeriatla idare edilen devlet yoktur.

    2-Osmanlı hükümeti zamanında kölelik değil, köle ticareti yasaklanmıştır. Aynı şey değildir. Hükümet, mübahı emredebilir veya yasaklayabilir.

    4 Haziran 2021 Cuma
  • Sual: Esirleri köle yapılıp yapılmamasına kim karar verir?
    Cevab: Maslahata ve mütekabiliyete göre halife karar verir.
    8 Temmuz 2021 Perşembe
  • Sual: Bir harbde düşmandan karı koca esir edilse evlilik devam eder mi?
    Cevab: Beraber esir edilmiş ise nikâh devam eder. Beraber değilse nikâh biter.
    15 Temmuz 2021 Perşembe
  • Sual: Cariye efendisi ile karı-koca hayatı yaşamış ve efendi ölmüşse vaziyeti ne olur?
    Cevab: Efendisinden çocuğu varsa, ümmü veled olur ve efendi ölünce azatlanır. Yoksa, efendinin vârislerine intikal eder. Ama efendinin füruu için üvey anne mesabesindedir ve mahremiyet olduğundan evlenmek caiz değildir.
    16 Ağustos 2021 Pazartesi
  • Sual: Bir cariyenin iki efendisi olsa, ikisi ile de karı-koca hayatı yaşayabilir mi?
    Cevab: Hayır, zina olur. İstiladın şartı, nikâh gibidir. Yani tek efendisi olması ve mahremi olmamasıdır. Ama bir cariyenin birden fazla sahibi olabilir.
    16 Ağustos 2021 Pazartesi
  • Sual: Kadın, erkek kölesine görünebilir mi?
    Cevab: Erkek köle, kadın efendisinin mahremi değildir. Yabancıdır. Avretini açamaz. Talimat vereceği zaman zaruret kadar görüşebilir.
    28 Kasım 2021 Pazar
  • Sual: Cariye ile efendinin zevciyet münasebetini inkâr etmenin hükmü nedir?
    Cevab: Ayet-i kerime ile sabittir. İnkârı küfrü mucibdir.
    1 Kasım 2022 Salı
  • Sual: Efendinin istifraş ettiği cariyenin statüsü, efendi ölünce ne olur?
    Cevab: Miras olarak varislere intikal eder. Ama meyyitin evladıyla arasında hürmet-i müsahare olduğundan istifraş hakkı yoktur. Ayrıca birkaç kişi arasında müşterek mülk olan cariyede de malikin istifraş hakkı yoktur.
    18 Aralık 2022 Pazar
  • Sual: Cariye efendisinin istifraş hakkını reddedebilir mi?
    Cevab: Reddedemez. Bu malikin mülkiyet hakkının icabıdır. Ama zaten her cariye bunu ister. Zira menfaatinedir. Eğer çocuğu olursa hürriyetine yol açılır. Ama tatbikatta işler böyle yürümez, rızaya ihtimam edilirdi. Bunu diline dolayanlar, anakronizme düşerek hadiseye bakış açısıyla bakıyorlar. Dolayısıyla bu mevzuyu anlamazlar. Onlara izah da gerekmez. İzah edilse de kabul etmezler.
    18 Aralık 2022 Pazar
  • Sual: Bir cariyenin birden fazla sahibi olabilir mi?
    Cevab: Evet. Ancak malikler bu cariyeyi istifraş edemez, yani karı koca hayatı yaşayamazlar.
    2 Ocak 2023 Pazartesi
  • Sual: Kişi kendi hür iradesiyle cariye olabilir mi?
    Cevab: Hayır. Köle ve cariyelik statüsünün kurulması, meşru cihad, halife ve darülislama bağlıdır. Harbde esir edilip halife tarafından öldürülmeyip veya fidye karşılığı serbest bırakılmayıp veya esir mübadelesine tabi tutulmayıp köle statüsüne geçirilenlerle bunların çocuklarından başka köle olamaz.
    7 Şubat 2023 Salı
  • Sual: Kölenin çocuğunun köle olması haksızlık değil mi?
    Cevab:

    Kölelikle haksızlık ve suçun ne alakası var? Kölelik sosyal ve hukuki bir statüdür. Türk vatandaşının çocuğunun Türk vatandaşı olması gibi bir şeydir. Böyle biri çıkıp da, ben niye Amerikan vatandaşı değilim, benim ne suçum var, bu haksızlık, diyebilir mi?

    5 Nisan 2023 Çarşamba
  • Sual: Bir kimse harbde mahremi olan bir düşmanı köle edinebilir mi?
    Cevab: Bir köle mahremi olan birinin eline düşerse otomatikman hür olur.
    25 Temmuz 2023 Salı
Prof. Dr. Ekrem Buğra Ekinci
  • TR
  • EN
© 2019
  • Anasayfa
  • Biyografi
  • Kitaplar
  • Makaleler
    • - Aktüel
    • - Akademik
    • - English
    • - Arabic
    • - Diğer Diller
  • Programlar
    • - Televizyon
    • - Radyo
    • - Youtube
  • Yazışmalar
    • - Tüm Sualler
    • - Sual Başlıkları
    • - Sual Gönder