Prof. Dr. Ekrem Buğra Ekinci
  • Biyografi
  • Kitaplar
  • Makaleler
    • Aktüel
    • Akademik
    • English
    • Arabic
    • Diğer Diller
  • Programlar
    • Televizyon
    • Radyo
    • Youtube
  • Yazışmalar
    • Tüm Sualler
    • Sual Başlıkları
    • Sual Gönder
  • Biyografi
  • Kitaplar
  • Makaleler
    • - Aktüel
    • - Akademik
    • - English
    • - Arabic
    • - Diğer Diller
  • Programlar
    • - Televizyon
    • - Radyo
    • - Youtube
  • Yazışmalar
    • - Tüm Sualler
    • - Sual Başlıkları
    • - Sual Gönder

Sual Başlıkları

“Nafile ve müstehablar”

için arama neticeleri gösteriliyor
  • Sual: Kaylûle öğle namazından sonra mı olur?
    Cevab: Kaylûle yapmak, yani gün ortasında, güneşin tepe noktasına yaklaştığı zaman bir mikdar yatmak sünnettir. Efdal olan vakit, öğle ezanı okunmadan hemen öncesidir. Sabah güneş doğduktan sonra veya öğleden sonra ikindiye kadar her hangi bir vakitte de yapılabilir.
    21 Kasım 2011 Pazartesi
  • Sual: Zikre yeni başlayan sesli mi yapmalıdır?
    Cevab: Zikr sesli veya sessiz yapılabilir. Zikredenin tercihine kalmıştır. Ancak Nakşî büyükleri, cehrî (sesli) zikri bid’at olarak görmüş, tasvib etmemiştir. Nitekim Kur’an-ı kerimde “Allahı yalvararak ve gizli olarak zikredin” buyurulmaktadır (A’râf: 54). Ancak âdet hâline getirmeksizin, irade ve ihtiyar ile olmadan, dert ve hüzün ile içten gelen yüksek sesle zikr etmenin yasak olmadığı bildirilmiştir.
    21 Kasım 2011 Pazartesi
  • Sual: Mürşidden izin almadan yapılan zikr fayda vermez mi?
    Cevab: Zikr sevabı alınır; ama tarikattaki muayyen yükselmeye yardımcı olmaz.
    21 Kasım 2011 Pazartesi
  • Sual: Pirinç pilavı yerken, gül koklarken salavat-ı şerife okumanın sünnet olduğu kaynaklarda geçiyor mu?
    Cevab: Şir’atü’l-İslâm’da diyor ki: Pilav yerken, gül koklarken, Resulullah aleyhisselâma çok salavat getirmelidir. Çünki her ikisi de içinde Resulullah efendimizin nuru bulunan birer cevherdir. Nur, Âdem aleyhisselâmın alnına gitmek için o cevher yarılmış; parça parça olmuştur. Bu parçalara pirinç denir. Hadis-i şerifde geldi ki, “Ben Arşı tavaf eden bir latif cevher idim. Allahü teâlâ bana nazar etti. Utandım, terledim. O sırada benden yedi damla damladı. Allahü teâlâ ilk dördünden Ebu Bekr, Ömer, Osman ve Ali’yi, beşinciden gülü, altıncıdan pirinci, yedinciden kabağı yarattı.”
    21 Kasım 2011 Pazartesi
  • Sual: CD’den Kur’an-ı kerim dinlemekle sevap kazanılır mı?
    Cevab: İbâdet sevabı değil ise de, hayırlı bir işle meşguliyeti itibariyle sevap kazanılır. Kur’an-ı kerimi ve zikirleri bizzat bir insanın yapması gerekir. bu yapan kişi ve onu hakiki sesiyle dinleyen kimse sevab kazanır.
    23 Kasım 2011 Çarşamba
  • Sual: Namaz borcu varken, şu an kıldığımız namazların sünnetleri borca sayılır mı?
    Cevab: Nafileler farzların yerine geçmez, ama kılınmış farzlardaki eksikleri tamamlar. Kazası olan her fırsatta kaza kılmalı, beş vaktin sünnetlerini de kaza olarak kılmalıdır. Borçlu kalmak çok mahzurludur.
    9 Şubat 2012 Perşembe
  • Sual: Hazret-i Peygamber’in ismi anıldığı zaman salavat getirmek farz mıdır?
    Cevab: Salavat getirmek ömründe bir defa farz, her zikir edildikçe fetvâya göre müstehabdır. İmam Tahâvî’ye göre her zikredildiğinde vâcibdir. kur’an-ı kerimde “Şüphesiz Allah ve melekleri, Nebi aleyhisselâma salât ederler. Öyleyse ey iman edenler, siz de ona salât ve selâm ediniz”! (Ahzâb: 56) buyurulmuştur. Hadis-i şerifte de “İsmim anıldığı zaman bana salavat getirmemek cefâdandır” deniyor. Allahümme salli alâ Muhammed veya sallallahü aleyhi ve selem ya da aleyhisselâm demek kifayet eder.
    Tüccar bir elbiseyi açar da, onun güzelliğini müşteriye bildirmek için tesbih eder yahud salavat getirirse mekruh olur. Bunu bekçinin yapması dahi mekruhtur. Bundan dolayıdır ki büyüklerden biri bir meclise geldiği vakit onun geldiğini bildirmek ve kendisine yer verilmesini veya ayağa kalkılmasını te'min için tesbih etmek yahud salavat getirmek memnudur. Bunu yapan günahkâr olur. (İbni Abidin)
    Salavat getirmek namazın son oturuşunda sünnet olduğu gibi, sünnet-i gayri müekkedelerin ilk oturuşunda dahi sünnettir. Cenâze namazında da öyledir. (İbni Abidin)
    Mâni bulunmamak şartıyla her zaman salavat getirmek müstehabdır. Ulema müstehab olduğu bazı yerleri söylemişlerdir. Bunlar Cuma günü ile Cuma gecesi, Cumartesi Pazar ve Perşembe günleridir. Bu üç gün hakkında hadis-i şerif vardır. Sabah ve akşam, mescide girerken ve çıkarken, Hazret-i Peygamber’in kabrini ziyaret ederken, Safa ile Merve'de, [imam için] Cuma ve sair hutbelerde, müezzine icabet ettikten hemen sonra, ikamet edilirken, duanın başında, ortasında ve sonunda, kunut duasından sonra, telbiyeyi bitirdikten sonra, bir yere toplanırken ve dağılırken, abdest alırken, kulak çınlarken, bir şey unutulduğu vakit, vaaz ve ilim neşir ederken, hadis-i şerif okumağa başlarken ve bitirirken, sual ve fetvâ yazarken salevât getirmek müstehab olduğu gibi, her musannifin [kitap yazarının], her hoca ve talebenin, hatibin, kız isteyenin, evlenenin, evlendirenin salavat getirmesi dahi müstehabdır. Mühim işlerin başında, zikir zamanında, Hazret-i Peygamber’in ismini işittiği zaman yahud ismi yazıldığı zaman salavat getirmek müstehabdır. (İbni Abidin)
    Yedi yerde Hazret-i Peygamber’e salavat getirmek mekruh olur. Bunlar, cimâ, def-i hacet, malını satmak için, hata yaptığında, şaştığında, hayvan keserken ve aksırdıktan sonradır. Kur'an-ı kerim okurken veya hutbede Hazret-i Peygamber’in ismini işitince de salavat getirilmez. Çünki bunlarda susarak dinlemek vâcibdir. Okumayı bitirdikten sonra salavat getirirse iyidir. (İbni Abidin)
    Bir mecliste Hazret-i Peygamber’in ismi söylenirse, söyleyenin veya dinleyenlerden birinin salavat getirmesi kâfidir. Hepsinin getirmesi iyidir. (İbni Abidin)
    Hazret-i Peygamber’in ismini kalbinden geçirdiği zaman salavat getirmek iyidir. (Şir’atü’l-İslâm)
    Netice itibariyle salavat söylemek ömründe bir defa farz, her ismi zikir edildikçe müstehab; tüccarın malını açarken yaptığı gibi olursa tahrimen mekruh, namazda sünnet, mümkün olan her vakitte müstehab, son teşehhüdünden [ve kunutun sonundan] başka namazın her yerinde mekruhtur.
    Hazret-i Muhammed’den başka peygamberler için salavat getirmek ihtilaflı ise de, muhtar olan bunlara da salevât getirmenin hükmü, Hazret-i Muhammed’e getirmenin hükmü gibidir. Büyük meleklere de salavat getirmek meşrudur. (Şir’atü’l-İslâm)
    8 Mayıs 2012 Salı
  • Sual: Bir fıkıh kitabında “Farzdan sonra güneş doğuncaya kadar, namaz kılmayan, hep farz kılmış sayılmaktadır” deniyor. Hep farz kılmış sayılmak ne demektir?
    Cevab: Merâkıyyü’l-Felâh kitabında der ki: “Sabah namazının farzından sonra, güneş doğuncaya kadar nâfile namaz kılmak, tahrîmen mekruhtur. Sabah namazının sünnetini önceden kılmamış ise, bunu kılmak da, bu yasağın içindedir. Çünki bu vakit, yalnız farz kılmak için ayrılmıştır. Yani, farzdan sonra güneş doğuncaya kadar, namaz kılmayan, hep farz kılmış sayılmaktadır. Bu ise, sabah sünneti bile olsa, nâfile kılmaktan daha efdaldir.” Yani bu vakitte yasak edildiği için nâfile kılmamak, kılmaktan daha faydalıdır. O kişi hep farz namaz kılmış gibi sevab kazanır.
    8 Mayıs 2012 Salı
  • Sual: Arapçayı hiç bilmeyen kişi nasıl klasik Arapça öğrenebilir?
    Cevab: Mahir ve müşfik bir hocadan klasik kitaplar (emsile, bina, maksut, avamil) okunur. Sonra Emâlî Kasidesi, Nûrü'l-İzah gibi metinlere geçilir. İnternette Arapça dersleri vardır. Bunlar da faydalı olabilir. Lisan esas itibariyle kendi kendine ve gayret ile öğrenilir. Kabiliyet ve heves de şarttır. Arapça öğrenmek ibadettir. Men cedde ve cehede vecede (Kim ciddiye alır ve çalışırsa, kavuşur) buyurulmuştur.
    30 Haziran 2012 Cumartesi
  • Sual: Kur’an-ı kerimin hangi sûreleri öncelikle ezberlenmelidir?
    Cevab: Kur’an-ı kerimden, namaz kerahatsiz sahih olacak kadar ezberlenmesi farz ve vâcibdir. Bu da Fâtiha ve iki sûredir. Sonra Yâsin, Mülk ve Amme surelerini, Âyetülkürsî, Âmenerresulü ile Haşr suresinin sonunu ezberlemelidir. Çünki bunlar hergün okunması mesnun olan sûre ve âyet-i kerimelerdir. Sonra İnşirah sûresindan aşağısını ezberlemek iyidir. Vâkıa, Kehf gibi sûreler de okunması faziletli sûrelerdendir.
    30 Haziran 2012 Cumartesi
  • Sual: Bir yere girerken sağ ayakla mı, sol ayakla mı girilir?
    Cevab: Eve, câmiye, dükkâna, asansöre, trene, vapura, her yere sağ ayakla girilir. Çünki sağ, sola göre faziletlidir. Ancak helâya sol ayakla girilir, sağ ayakla çıkılır. Bu zamanda ev, sokaktan daha faziletli olduğu için, evden çıkarken sol ayakla çıkılıp, sağ ayakla girileceğini de bildirmişlerdir.
    12 Ağustos 2012 Pazar
  • Sual: Bazen câmi çıkışında hurma tutarak iftar ettirmek isteyenler oluyor. Ziyafete davetli olup, iftar ettirme sevabı ev sahibinin olsun diyerek bu ikramı kabul etmemek uygun olur mu?
    Cevab: Hadis-i şerifte “Bir hurma ile de olsa müslümana iftar ettirenin günahları affolur” buyuruldu. Bu sevab amel ile değil, niyet ile kazanılır. Binaenaleyh hem hurma ile iftar ettirene, hem de ziyafet sahibine niyetleri ölçüsünde sevab verilir. Hurma ile iftar edip o müslümanı sevindirmelidir. Ev sahibi de aynı sevaba kavuşur. Hatta bir iş çıksa da ziyafete gidemese, ziyafet sahibi sevabdan mahrum kalmaz.
    30 Ağustos 2012 Perşembe
  • Sual: “İnsanın rabbine en yakın olduğu yer secdedir. Binaenaleyh secdede rabbinizden isteyiniz” meâlindeki hadîs-i şerife göre secdede hangi duaları etmek uygun olur?
    Cevab:

    Hazret-i Peygamber’in, farz namazların secdesinde dua ettiği naklolunmadığı için, ulemâ bu hadîs-i şerifi nâfile namazlara tahsis etmiştir. Nâfilelerin secdelerinde âyet-i kerime ve hadîs-i şeriflerde bildirilmiş duaları okumak caizdir. Lâ ilahe illâ ente sübhâneke innî küntü minezzâlimîn, rabbenâ âtinâ…, rabbi’c’alnî…, rabbena’ğ’firlî… gibi.

    11 Eylül 2012 Salı
  • Sual: Bir kimse sünnet namazların yerine yalnızca kazâya niyet etse, sünnet sevabına da kavuşamaz mı?
    Cevab: Bu kimsenin kazâsı yoksa, bu kıldığı namaz nâfile olur. Ama revâtibe ayrıca niyet etmek gerekir. Yani vaktin ilk veya son sünnetine ayrıca niyet etmelidir. Etmemişse, sadece nâfile namaz sevabı alır. Kazâsı varsa, kazâ diye niyet etse kâfidir. Sünnete de niyet etmesi iyi olur.
    1 Ekim 2012 Pazartesi
  • Sual: Fazilet, edeb, mendub, müstehab hep aynı mânâya mı gelir?
    Cevab:

    Müstehaba, mendub, edeb ve fazilet de derler ki, Hazret-i Peygamber’in bazen işleyip bazen terkettiği ve selefin sevdiği şeylerdir. Bazıları âdâbı, müstehab ve mendubdan daha hafif tutar (Dürrü’l-Muhtar). Şâri (dinin sahibi) sevdiği için müstehab, farza ilâve olduğu için nâfile, farz olmadığı için mendub, ameli kemâle getirdiği için edeb, yapmak yapmamaktan iyi olduğu için fazilet deniyor.

    5 Ekim 2012 Cuma
  • Sual: Abdest aldıktan sonra kılınan sübha namazını, abdest aldıktan 3-4 saat sonra kılsa, arada başka namaz da kılmış olmasa, subha namazı sevabına kavuşabilir mi?
    Cevab: Abdest uzuvları kuruyacak kadar zaman geçmişse, subha namazı sevabı alamaz.
    5 Ekim 2012 Cuma
  • Sual: İstanbul’da 6 Mart’ta imsak vakti 04.41 de giriyor. Bundan 15 dakika sonra da sabah namazını kılabiliyoruz. Saat 04.41 de, yani imsak vaktinin tam girişinde dört, üç veya iki rekât farz [kaza], vacib veya sünnet herhangi bir namaz kılan kimse, sabahın sünnetini de kılacak mı?
    Cevab: Takvimlere göre imsak yazan saatte sabah namazı vakti çoğu yerde girmiyor. Onun için sabah namazı en az 20 dakika sonra kılınıyor. Normal şartlarda sabah namazı vakti girince yalnızca o vaktin sünneti kılınır; başka nâfile kılınamaz. Ama kazâsı olan kazâ kılabilir.
    1 Ocak 2013 Salı
  • Sual: Hadika’da “Lüzümundan fazla fıkıh bilgilerini öğrenmek, nâfile ibadetlerden daha sevaptır” diyor. Beş vakit namazın sünnetleri ve diğer vâcib olmayan namazlar, nâfile olduğuna göre, sevap açısından lüzumundan fazla fıkıh bilgilerini öğrenmek, bunlardan daha sevap olur denilebilir mi?
    Cevab: Orada revâtıb sünnetler dışındaki nafileler kasdediliyor.
    17 Ocak 2013 Perşembe
  • Sual: Bir fıkıh kitabında Hadika’dan alarak, “Mübarek, şerefli ve temiz olan işleri yaparken sağdan başlamak müstehaptır. Bunları tersine yapmak, tenzihî mekruh olur. Çünki heyette, şekilde olan sünneti terk etmek olur” diyor. Sağdan başlamak” ve "Heyette" ifadesi ne anlama gelmektedir?
    Cevab: Sağdan başlamak, sağ elle yapmak veya sağı önce yapmak demektir. Heyette olan sünnet ise fiilî sünneti ifade eder.
    22 Şubat 2013 Cuma
  • Sual: Yabancı kadınların isimlerini zikretmenin dinen mahzuru var mıdır?
    Cevab: Böyle bir yasak mevzubahis değildir. Ancak Osmanlı terbiyesinde bir erkek için, kendisine yabancı kadınları isimleri ile anmamak bir nezâket ve terbiye eseridir. Arnavutluk isyanının sebeplerinden birisi de, nüfus sayımında memurların köylü Arnavutlara kadınlarının isimlerini sormalarıydı. Berika’da lisan âfetleri bahsinde der ki, Edeb, yabancı hanımların ismini kinâye ile zikretmeyi gerektirir. Nitekim Kur’an-ı kerimde Meryem’den başka hiçbir kadın ismiyle zikredilmemiştir. Hatta bazen o bile zikredilmemiştir. “O kadın ki iffetini muhafaza etti” meâlindeki âyet-i kerimede kadın, Hazret-i Meryem’den kinâyedir.
    29 Mayıs 2013 Çarşamba
  • Sual: Sabah namazından sonra ve kerahat vakitlerinde Kur’an-ı kerim okumak câiz midir?
    Cevab: Câiz ise de, efdal olan bu vakitlerde zikir ve tefekkür ile meşgul olmaktır.
    20 Haziran 2013 Perşembe
  • Sual: Bazı nâfile ibadetler için “yapana cehennem haram olur” veya “yapan cennete gider” şeklinde hadis-i şerifler vardır. Her ne şekilde olursa olsun, bu işi yapan cehenneme girmez veya cennete gider mi?
    Cevab: Bu gibi hadislere öyle mânâ verilmez. Bunlar tergib ve teşvik içindir. İtikadı ve ameli düzgün olan kimseye fayda verir. Bu ameli, onun başka günahları sebebiyle cehenneme girmesine mâni teşkil eder, bir başka deyişle şefaatçi olur inşallah. Cennetliktir veya cennete gider sözü, “Bu, cennetliklerin amelidir”, yahud “Bu kişiye bu amel aynı bir şefaat eder” veya “Cennette ayrı bir derece kazandırır” demektir.
    21 Haziran 2013 Cuma
  • Sual: Akika kurbanı en son ne zamana kadar kesilir?
    Cevab: Çocuk için şükür olarak kesilen akika kurbanı, ölene kadar kesilebilir. Hatta kişi, kendi kesilmemişse, kendisi de kesebilir.
    20 Temmuz 2013 Cumartesi
  • Sual: Allah’ı zikrederken, âlimlerin isimlerini zikre dâhil etmek caiz midir?
    Cevab: Hayır.
    9 Mart 2014 Pazar
  • Sual: Bazı tarikatlerin cehrî (açık) zikire bid’at denmesinin sebebi nedir?
    Cevab: Kur’an-ı kerimde mealen, “Allahı sessizce ve gizlice zikredin” buyurulmaktadır. Bu sebeple bazı tarikatlerde cehrî zikr bid’at olarak görülmüştür.
    27 Mayıs 2014 Salı
  • Sual: Sokakta yerlerde gezen gazete, afiş vs üzerinde mübarek isimler, ayet ve hadisler, İslâm harfleri varsa; bunları gören kaldırmağa mecbur mudur?
    Cevab: Gücü yettiği kadar kaldırmak, Müslümanlık edebindendir.
    27 Temmuz 2014 Pazar
  • Sual: Bir ilmihalde, “Hanefî mezhebinde, namazdan sonra en kıymetli ibâdet, ilim öğrenmektir. Bir miktar ilim öğrenen, sabaha kadar nâfile ibâdet edenden fazla sevab kazanır” diyor. Burada bahsedilen ilimden kasıt nedir?
    Cevab: Müstehabları öğrenmektir. Yoksa farzı ve haramı öğrenmek farz; vâcibi ve tahrimen mekruhu öğrenmek vâcib; sünneti ve mekruhu öğrenmek sünnettir.
    7 Şubat 2015 Cumartesi
  • Sual: Erkek çocukların sünnet (hıtan) merasimlerinde, yemek vermek de sünnet midir?
    Cevab: Her hayırlı ve sevinçli işte velime vermek sünnettir. Ev almak, yolcu gelmek, düğün, sünnet vs.
    7 Şubat 2015 Cumartesi
  • Sual: Sarf ve nahv (Arapça gramer) öğrenmek herkese farz mıdır?
    Cevab: Farz-ı kifâyedir. Din ilmiyle meşgul olana farzdır. Avama, ancak Kur’an-ı kerimde okuduğu surelerin manasını bilecek kadar Arabî öğrenmek müstehabdır. Çünki en sevablı okuma, böyle okumaktır.
    12 Mart 2015 Perşembe
  • Sual: Toplu halde veya sesli yahud sessiz zikr, Hazret-i Peygamber zamanında da tatbik edilmiş midir?
    Cevab: Tarikatlerdeki zikr vazifeleri, bu hâliyle sonradan tertip edilmiştir. Ancak bunların hepsi bir sünnete istinad eder. Nihayet zikr, nâfile bir ibâdettir. Bir insan dilediği kadar nâfile ibâdet yapabilir. Hangi müride ne kadar zikr verileceği ise, tasavvuf mütehassıslarının yılların tecrübesi ve manevî müktesebatıyla tayin ve tensib edeceği bir şeydir.
    8 Temmuz 2015 Çarşamba
  • Sual: Delâlil-i Hayrat kitabını herkes okuyabilir mi?
    Cevab: Salavat kitabıdır. Herkes okuyabilir. İzin almak gerekmez. Yazıp neşretmesi, izin vermek sayılır.
    7 Aralık 2016 Çarşamba
  • Sual: Yemekten önce gençlerin, yemekten sonra yaşlıların önce el yıkamasının hikmeti nedir?
    Cevab: Yaşlılar gençleri sofrada beklemesin diye.
    29 Ocak 2017 Pazar
  • Sual: Namaza niyet ederken rek’at tayini mühim midir? Mesela ikindi namazının sünnetine dört rek’at olarak niyet eden birisi, bu namazı iki rek’at olarak tamamlayabilir mi? Böyle yaparsa iadesi gerekir mi?
    Cevab: Sünnet namazlar hep iki kabul edilir. 4 rek’at kılmaya niyet etse, herhangi bir sebeple 2 rek’at kılsa, bir şey lâzım gelmez. 4 rek’atlik bir nafile kılarken, farza durulsa, ikiye tamamlayıp cemaate uyar. Kılamadığı 2 rek’ati, öğle namazı ise farzdan sonra kılabilir.
    27 Mart 2017 Pazartesi
  • Sual: Söze başlarken hamd, salat ve tesbih ile başlayıp lillahil fatiha diye bitirmenin sebebi var mıdır?
    Cevab: Konuşurken Allah’a hamd ve Resulüne salavat ile başlanır. Kelam-ı ilahî ile bitirilir. Subhane rabbike… ile bitirmek sünnettir. Fatiha, en güzel duadır. Hepsi Kur’an ve sünnetin tatbikatıdır. (İbni Âbidin)
    29 Mayıs 2017 Pazartesi
  • Sual: Başkalarının günaha girmemeleri için sünneti, mesela sarık sarmayı terketmemelidir sözünü nasıl anlamalıdır?
    Cevab: Müstehabı yapmak ve bunu göstermek riya olmaz. Eğer kalbde gerçekten riya yoksa. Bana riyâkâr demesinler diye müstehabı terkediyorum sözü batıldır. Ama öyle zamanlar olur ki, fitne çıkmasın diye sünneti terketmek caiz ve lazımdır. (Berika)
    29 Mayıs 2017 Pazartesi
  • Sual: Bir hanım, hanımlara tesbih namazı kıldırabilir mi?
    Cevab: Kadının kadına imameti sahih ise de mekruhtur. Tesbih namazı kılmak için hanımlar toplansa; içlerinden bilen birini seçip sesli olarak kıldırmasını isteseler; kıldıran hanım da en ön safta ortada durup imam olmamak kaydıyla tesbihleri yüksek sesle söylese ve cemaat de tekrar ederek müstakil olarak namazı kılsalar sahih olur.
    21 Haziran 2017 Çarşamba
  • Sual: Kadir Gecesi'nin zamanının tam olarak söylenmemesinin hikmeti nedir?
    Cevab: İnsanların bu geceye kati bilip, diğer geceleri ihyada ihmal göstermemeleri için.
    21 Haziran 2017 Çarşamba
  • Sual: Sakal-ı şerifin ehemmiyeti nedir? Neden 40 kat beze sarılmaktadır?
    Cevab: Resulullah aleyhisselâmın eşyası, hatta kestiği tırnak ve saçlar, arkadaşları Sahâbe-i kiram tarafından teberrük edilmek (bereketlenmek) üzere toplanırdı. Nitekim Hazret-i Peygamber’in sakalından Amr bin Âs’ın nezdinde saklanan birkaç taneyi vefatında gözlerinin üzerine konmasını vasiyet etmişti. Kur’an-ı kerimde, Hazret-i Yakub’un görmeyen gözlerinin, Hazret-i Yusuf’un gömleği sürülerek açılması hâdisesine kıyasen, Müslümanlar Hazret-i Peygamber’in eşyasına şifa ve sair maksatlarla müracaat etmiştir. Hastalananlar, Hazret-i Ayşe’deki gömleği öper; Ümmü Seleme’deki bir tutam saçın konduğu suyu içerdi. Hâlid bin Velid, bütün muvaffakiyetlerinin başında taşıdığı bir sakal-ı şerîf sâyesinde olduğunu söylemiştir. Her asırdaki Müslümanlar, bu eşyayı ibâdet edilecek değil, teberrük olunacak, yani bereketlenecek, peygamberi hatırlatacak, zikir ve salavat söylenecek vesileler olarak görmüştür. Bu sayede Hazret-i Peygamber’e ait eşya titizlikle saklanarak sonraki nesillere intikal etmiştir. Bu sakalın kimden kime intikal ettiğini gösteren silsilenâmeler de beraberinde hıfz edilmiştir. Bu gibi mukaddes eşyanın muhafazasına da itina edilmiştir. Hürmeten ziynetli kutular içinde muhafaza edilmiş; kat kat süslü bezler içine sarılmıştır. Bu âdetin nereden geldiği bizce malum değildir. Ama her açılışı, ziyaret için bekleyenlerin ruhen hazırlanmasına, bu arada salavat getirmesine sebebiyet verdiği için makbuldür. İslâmiyette 3, 7, 8, 12, 40 gibi bazı sayılara ehemmiyet verilmiştir. Âyet-i kerimelerde ve hadîs-i şeriflerde bazı hayırlı ameller için bu sayılar zikredilmektedir.
    21 Haziran 2017 Çarşamba
  • Sual: Sakal-ı şerif ziyaret edilirken sesli bir şekilde salavat getirmek doğru mudur?
    Cevab: Zikr ve duanın sessiz olması efdaldir. Yüksek sesle zikr her zaman men edilmiş değildir. Nitekim ezan da bir cihetten zikirdir. Salavat-ı şerife de bir cihetten zikir ise de, bir cihetten değildir. Yüksek sesle getirmenin mahzuru yoktur.
    21 Haziran 2017 Çarşamba
  • Sual: Evimizde sofra adabı nasıl olmalıdır?
    Cevab: Evvela küçükler el yıkar; sonra büyükler el yıkar. Evvela büyükler oturur; sonra küçükler oturur. Evvela büyükler başlar; sonra küçükler başlar. Büyükler kalkmadan küçükler kalkmaz. İcab ederse müsaade ister. Yemekten sonra evvela büyükler el yıkar; sonra küçükler. Sofrada güzel mevzulardan konuşmak caizdir. Hiç konuşmamak Mecusi âdetidir. İğrenç şeylerden, hastalıklardan, üzücü şeylerden konuşmak doğru değildir. Mevzuyu büyükler açar. Suali büyükler sorar. İcab ederse müsaade alarak küçükler de konuşur. Sorulan suale cevap verirler. Sofrada başı örtülü olmak müstehabdır. Şir’atü’l-İslam kitabına bakınız.
    21 Haziran 2017 Çarşamba
  • Sual: Namazdan sonra tesbih çekerken, bir hoca “Sübhanallah derken aşağıdan yukarı doğru, Elhamdülillah derken düz, Allahü Ekber derken de yukarıdan aşağı doğru çekmek lazımdır. Çünkü Sırat köprüsü 1000 sene aşağıdan yukarı, bin sene düz ve 1000 sene yukarıdan aşağıya doğrudur” dedi. Aslı var mıdır?
    Cevab: Âdettir.
    2 Ağustos 2017 Çarşamba
  • Sual: Hafta sonları öğleye doğru takriben yarım saat yatağa uzanıp, kayluleye niyet ederek yatsa, fakat uyumasa,  kaylule yerine geçer mi?
    Cevab: Evet. Uyumak değil bu niyetle yatmak esastır.
    23 Kasım 2017 Perşembe
  • Sual: İmamın dört mezhebi gözeterek abdest alıp namaz kıldırması şart mıdır?
    Cevab: Herkes için müstehabdır. İmam için daha lüzumludur.
    3 Ocak 2018 Çarşamba
  • Sual: Namaz sonrası cemaatle birlikte tesbihat yapmak bid’at mıdır?
    Cevab: Bid’attir. Ancak cemaate öğretmek niyetiyle müezzinin yüksek sesle tekrar etmesi caizdir.
    1 Şubat 2018 Perşembe
  • Sual: İkindi ve yatsının ilk sünnetini ne sıklıkla terk etmek caizdir?
    Cevab: Sünnet-i gayrı müekkededir. Resulullah aleyhisselam bazen kılmış; bazen kılmamıştır. Özür varsa terk edilir.
    5 Nisan 2018 Perşembe
  • Sual: Namaz kıldıktan sonra seccadeyi katlamanın usulü nasıldır?
    Cevab: Ayak ve yüz üst üste gelmeyecek şekilde katlamayı büyükler âdet edinmiştir.
    5 Nisan 2018 Perşembe
  • Sual: Her Akşam Yasin, Vakıa, Mülk surelerini okumak çok faziletli olduğuna göre, bunları akşamdan sonra değil de, ikindiden sonra okuyan aynı sevaplara kavuşur mu?
    Cevab: Zamanında okumanın ayrı sevabı vardır. İmkân bulamayan sonra okursa, inşallah sevaba kavuşur. Abdülkâdir Geylânî hazretleri, mazeret halinde, gündüz okunacak virdlerin, gece; gece okunacak olanların da gündüz okunabileceğini söyler.
    5 Nisan 2018 Perşembe
  • Sual: Peygamberimizin ismi geçtiği vakit salavat getirip saygı göstermek lâzım iken, Allah ismi geçtiği zaman neden bir saygı ifadesi kullanılmıyor?
    Cevab: Allah ismi geçtiği zaman da Teâlâ, Cenab-ı Allah, Celle celâluhu, Celle şânuhu, Tebâreke gibi tazim kelimeleri kullanılması icab eder.
    5 Nisan 2018 Perşembe
  • Sual: Yemeğin ortasında besmele çekmeyi unuttuğumuzu hatırlarsak, "bismillahi evvelehu ve ahirehu" mu yoksa "bismillahi evveluhu ve ahiruhu" mu diyeceğiz?
    Cevab: Birincisi efdaldir. Veya “min evvelihi ilâ âhirihi” veya “evvelen ve âhiren” denir.
    15 Nisan 2018 Pazar
  • Sual: Çocukların yatak odasında küçük bir çöp kovası bulundurmanın bir mahzuru var mıdır?
    Cevab: Hayır. Ama her gece dökmelidir. Gece evde bulaşık ve çöp tutmak doğru değildir.
    15 Nisan 2018 Pazar
  • Sual: Ellerini yıkadıktan sonra silkelemek caiz midir?
    Cevab: Peygamber efendimiz silkelediği gibi; silkelemeyi men ettiği de olmuştur. Birincisi el yıkamaya, ikincisi abdeste hamledilir. Zira ma-i müstamel olduğu için vesvese yapabilir. Eskiden halk arasında buna şeytan yelpazesi derler ve hoş görmezlerdi.
  • Sual: Velime ne demektir?
    Cevab: Velime, hususî günler şerefine verilmesi âdet ve müstehab olan yemek ziyafetine denir. Evlenme, sünnet, ev alma, yolcusu seyahatten dönme, hastalıktan kurtulma gibi sevinçli hâdiseler şerefine velime vermek müstehabdır. Bilhassa evlenme düğününde, velime verilmesi, taraf-ı peygamberîden tavsiye olunmuş; bir koyun buduyla da olsa velime vermeyi ihmal etmeyiniz buyurmuştur. Velime de bulunmak da sevablı bir iştir. Hadis-i şerifte, “Velime yemeğinde, Cennet lokmalarından vardır” buyurulmuştur.
    15 Nisan 2018 Pazar
  • Sual: Sarığı sünnet sevabı almak için her namazda yeniden sarmak icab eder mi?
    Cevab: Hayır. Sarık ile namaz kılmak müstehabdır.
    14 Eylül 2018 Cuma
  • Sual: Bazen yanıma takke ve çorap almayı unutuyorum. Bunlar olmadan namaz kılmak mekruh olduğundan, sünnetleri kılmasam olur mu?
    Cevab: Unutmak özürdür, bu takdirde mekruh olmaz. Mekruh olması için kasten başı açık kılmak gerekir. Sünnetler bununla terk edilmez
    14 Eylül 2018 Cuma
  • Sual: Müzik de dinlenen televizyon ve telefon bulunan odada namaz kılınabilir mi?
    Cevab: Namaz kılarken televizyon ve radyonun üzerini örtmek iyi olur.
    2 Kasım 2018 Cuma
  • Sual: Peygamber efendimizin kabak sevdiğini okudum. Bu, kabak yemeği mi, yoksa kabak tatlısı mıdır?
    Cevab: Kabak yemeğidir. Fakat bu niyetle tatlı kabağı yemek de faidelidir.
    23 Kasım 2018 Cuma
  • Sual: Sigara içen bir kimseye sigara ikram etmek sevap mıdır?
    Cevab: Hayır. Tab’an mekruh olduğundan, vesile olmamalıdır.
    1 Ocak 2019 Salı
  • Sual: Bilhassa yaşlılar, namaz kıldıktan sonra seccadeyi yerde bırakacaklarsa ucunu sol köşeden kıvırıp bırakıyorlar? Bir sebebi var mıdır?
    Cevab: Secde yerine basmamak edeptir.
    28 Ocak 2019 Pazartesi
  • Sual: Yeni müslüman olmuş birinim adını değiştirmesi dinen şart mıdır?
    Cevab: Şart değil ise de iyi olur. Sui zanna sebebiyet verebilir.
    13 Şubat 2019 Çarşamba
  • Sual: Çocuğuna çift isim koyarken Can Alex gibi hem müslüman ismi hem yabancıların ismi yanyana koyulursa küfür olur mu?
    Cevab: Doğru değil ise de, kanuni şartlar bulunabilir. Bazı memleketlerde bu mecburidir. Aksi takdirde Müslümana yakışmaz.
    13 Şubat 2019 Çarşamba
  • Sual: Şükür ile hamd arasında ne fark vardır?
    Cevab: Her ikisi de birbirine yakın manadadır. Allah’a nimetlerinden dolayı minnettar olup boyun eğmektir. Şükr nimete, hamd hem nimete hem belaya olur.
    2 Mart 2019 Cumartesi
  • Sual: Bu isme sahip olan sert olur, şu isme sahip olan mülayim olur tarzında rivayetler doğru mudur?
    Cevab: İsim insanın karakterine tesir eder. Onun için çocuğa güzel isim koymalıdır.
    9 Mart 2019 Cumartesi
  • Sual: Mektepte talebelere hadis-i şerif ezberlettiriyoruz. Karşılığında da bir şeyler hediye ediyoruz. Çocuklar hediye almak için ezberlemiş oluyor. Bu yaptığımız mahzurlu mudur?
    Cevab: Bilakis, çok sevablıdır.
    14 Nisan 2019 Pazar
  • Sual: Gerdek gecesi kılınan namazın gelinlikle veya damatlıkla olması gerekir mi?
    Cevab: Hayır.
    7 Mayıs 2019 Salı
  • Sual: 40 gün boyunca teheccüd namazı kılmayı adayan biri rek’at sayısı belirtmemiş ise günlük en az kaç rek’at kılması gerekir?
    Cevab: Teheccüdün asgarisi olarak 2 rek’at kılar.
    7 Mayıs 2019 Salı
  • Sual: Tevrat ve İncil abdestsiz tutulabilir mi?
    Cevab: İçinde tahrif edilmemiş Allah kelâmı olma ihtimaline mebni abdestsiz ve cünüb halde tutmanın mekruh olduğu Halebî ve İbni Âbidin gibi kitaplarda yazılıdır.
    30 Mayıs 2019 Perşembe
  • Sual: Bir kimseye bir günahı işleyip işlemediği sorulduğunda inkâr etmesi caiz midir?
    Cevab: Caiz ve iyidir. İnkâr, tövbe demektir.
    15 Haziran 2019 Cumartesi
  • Sual: Mektubat-ı Rabbani’de "İzn ile yapılan ibâdetler makbûldür" ifadesi geçiyor. Bu tam olarak ne demektir?
    Cevab: Nafile ibadetler ve zikir, mürşidin izniyle yapılırsa daha sevap olur. Bir muteber din kitabında yazılı olması, dua ve zikr için izin sayılır.
    22 Temmuz 2019 Pazartesi
  • Sual: Belek ne manaya geliyor? İsim olarak konur mu?
    Cevab: Bel kuşağı demektir. Hayır.
    25 Temmuz 2019 Perşembe
  • Sual: Kız kardeşim dine lakayt davranıyor. Çok üzülüyorum. Nasıl hareket etmeliyim?
    Cevab: Tatlı dilli güler yüzlü olmalı. Allah yumuşaktır yumuşaklığı sever, zorluğa vermediğini yumuşaklığa verir. Hediyelerle, vaatlerle yola çekmeye ve ikna etmeye çalışmalı. İyi arkadaşlarla görüşmesini temin etmeli ve bol bol da hidayeti için dua etmelidir.
    24 Ağustos 2019 Cumartesi
  • Sual: Bir kimse bir nafile ibadet yapsa, bir başkası da bugün yaptığını sorsa, o da söylese, sevabını kaybeder mi?
    Cevab: Nafile ibadetlerin sevabı, riya ile yapılırsa veya desinler için ifşa edilirse gider.
    14 Eylül 2019 Cumartesi
  • Sual: Çocuğun kulağına annesinin ezan ve kaamet okuyup ismini söylemesi caiz midir?
    Cevab: Caiz ise de babanın yapması münasiptir. Zira isim koymak babanın hakkı ve vazifesidir.
    22 Ekim 2019 Salı
  • Sual: Kız çocuğuna Efide ismi verilebilir mi?
    Cevab: Hayır; isim olarak manasızdır. 
    10 Kasım 2019 Pazar
  • Sual: Yurt içi ve dışına tarihî ve kültürel yerleri görmeye gitmek caiz midir?
    Cevab: Çok iyidir. Kur'an-ı Kerim, yer yüzünü dolaşıp ibret almayı emreder.
    22 Kasım 2019 Cuma
  • Sual: Sıla-i rahim denilen akraba ziyareti yapılmazsa günah olur mu?
    Cevab: Mahrem akraba ise sıla-i rahim vacibdir. Diğerlerine müstehabdır. 
    7 Şubat 2020 Cuma
  • Sual: Çocuğa Tuğra ismi verilebilir mi?
    Cevab: Hayır. Manası güzel isim koymak sünnettir.
    7 Mart 2020 Cumartesi
  • Sual: Çocuğa Yavuz Selim ismini koymak uygun mudur?
    Cevab: Selim olur, Yavuz Selim dememelidir.
    1 Nisan 2020 Çarşamba
  • Sual: Peygamber efendimizin kabrinin üstüne çıkmak edeben uygun değilse, bu kubbeler nasıl yapıldı?
    Cevab: Zaruret vardır. Kaldı ki haram değildir.
    17 Mayıs 2020 Pazar
  • Sual: 20-30 kişinin bulunduğu sohbet meclislerinde birisi tanışmak sünnettir deyip sağ baştan herkes kendisini tanıtsın dese, böyle tanışmanın pek faydası olmasa, herkes art arda kendini tanıtınca hiçbiri akılda kalmasa, ne yapmalıdır?
    Cevab: Böyle bir sünnet bilmiyoruz. Ancak Şir’atü’l-İslâm’da “Bir kimseyi seversen, ismini, babasının ismini ve memleketini sor” ve “Din kardeşlerinizi çoğaltınız” hadis-i şerifi naklediliyor.
    21 Temmuz 2020 Salı
  • Sual: Yatsı namazından sonra hemen uyumak sünnet midir?
    Cevab: Sabah namazına kalkabilmek için evet. Yeni evliler için veya ilim talebeleri için biraz müsaade vardır.
    21 Temmuz 2020 Salı
  • Sual: Tırnak kesmeden önce besmele çekmenin hükmü nedir?
    Cevab: Çekilir; çünki tırnak kesmek sünnettir. 
    29 Eylül 2020 Salı
  • Sual: Her mübah sevap kazandırır mı?
    Cevab: Hüsn-i niyetle yapılırsa kazandırır. Mesela, hayatta kalmak, ibadete kuvvetlenmek, insanlara hizmet etmek, sünnete uymak gibi maksatlarla su içen, her niyeti için ayrı sevap kazanır.
    6 Kasım 2020 Cuma
  • Sual: Cami, köprü, çeşme, değirmen gibi hayırlar harap olarak yok olursa, bunları yapanların defterine sevap yazılmaya devam eder mi?
    Cevab: Zannetmem. Çünkü “Bir kişi ölünce amel defteri kapanır. Üç hal müstesna: sadaka-i câriye, faydalanılan ilim ve dua eden evlat” hadis-i şerifinde ilim için intifa, veled-i salih için ise dua şart koşuluyor.
    21 Aralık 2020 Pazartesi
  • Sual: Büyük ve küçük günahlar, yapılan ibadetlerin sevabını yok eder mi?
    Cevab: Büyük günaha devam, ibadetlere sevap verilmesine manidir. Mâide suresi 27. âyet-i kerimesinde mealen, “Allah ancak müttekilerden, yani takva sahiplerinden kabul eder” buyuruldu. Takva, haramlardan sakınmak demektir. Ancak namazı şartlarına uygun kıldıysa, faydalı olur. Takvâyı kazanmaya yardımcı olur. Bir başka âyet-i kerimede meâlen, “Dosdoğru kılınan namaz kötülüklerden alıkoyar” buyuruldu. Akla şöyle bir sual gelir: Hem takvaya kavuşmak için şartlarına uygun namaz kılmak lâzım, hem de haramlardan sakınmayanın namazlarını Cenâb-ı Hak kabul etmiyor. Bu ikisinin arası nasıl bulunur? Başlangıçta tekellüfle, kendini zorlayarak haramlardan sakınmalıdır. Bunu Allah kabul ediyor. Şartlarına uygun namaza devam ettikçe haramlardan nefret hâsıl olur. Allah’ın istediği takva budur.
    25 Aralık 2020 Cuma
  • Sual: Esneyince nasıl davranmalı?
    Cevab: Namazda ve namaz dışında esnemek mekruhtur. Hadis-i şerifte, esnemek şeytandandır buyuruldu ve mümkün mertebe ağzı açmayıp dudak ve dişlerden yardım almak, yapamıyorsa sol elinin tersiyle ağzını kapatmak, esnerken ses çıkarmamak emrolundu. Esneme gelince, peygamberlerin esnemediğini düşünürse esneme geçer.
    21 Ocak 2021 Perşembe
  • Sual: Namazdan sonraki tesbihleri yürürken yapmak mahzurlu mudur?
    Cevab: İster oturduğu yerde, isterse yürürken tesbihatı yapabilir, Kur’an-ı kerim okuyabilir.
    29 Mart 2021 Pazartesi
Prof. Dr. Ekrem Buğra Ekinci
  • TR
  • EN
© 2019
  • Anasayfa
  • Biyografi
  • Kitaplar
  • Makaleler
    • - Aktüel
    • - Akademik
    • - English
    • - Arabic
    • - Diğer Diller
  • Programlar
    • - Televizyon
    • - Radyo
    • - Youtube
  • Yazışmalar
    • - Tüm Sualler
    • - Sual Başlıkları
    • - Sual Gönder