Sual
Cevap
Hicab ayeti gelmeden, yani kadınların örtünmeleri emir olunmadan önce, kadınlar da Resulullaha gelip, bilmediklerini sorar, öğrenirlerdi. Resulullah birinin evine gitse, kadınlar da gelir, oturur, dinler, istifade ederlerdi. Hicab ayeti gelip, kadınların yabancı erkeklerle oturmaları, konuşmaları yasak edilince, yabancı kadınları kabul etmedi. Onların, bilmediklerini, mübarek zevcelerinden sorup öğrenmelerini emir eyledi. Hicretin üçüncü senesinde tesettür (başı örtme) emredildi. Beşinci senesinde ise erkeklerle kadınların ancak zaruret olunca perde arkasından konuşmalarına izin verildi.
Hazret-i Hadice, Mekke devrinde, yani şer’î hükümlerin gelişinden evvel vefat etti. Ticareti de şimdi bilindiği gibi değildi. Sermayesini kölesi Meysere vasıtasıyla ortağa verip, müdarebe şirketi olarak işletirdi. Yani erkeklerle karışması ve konuşması mevzubahis olmazdı. Hazret-i Ayşe, kendi mahremi olan erkeklere hadis anlatırdı. Mahremi olmayanlarla ancak zaruret halinde perde arkasından konuşurdu. Zira buna dair hadisler, ayrıca kadınların sokağa çıktıklarında yüzlerini peçe ile örtmesi fetvası bizzat ondan nakledilmiştir. Şimdi bazıları esas emirlerin henüz daha gelmediği evvelki zamanları anlatarak insanları yanıltıyorlar.