Sual
Kadının çıplak ayakları ve sesi avret midir? Namaz kılarken ayaklarını örtmesi gerekir mi?
Cevap
İbni Âbidin şöyle diyor: Kadının çıplak ayaklarının namazda veya namahreme göstermek hususunda avret olup olmadığı ihtilaflıdır. Yüz ve avuçlarda ihtilaf yoktur. Elin üstü ihtilaflı olmakla beraber, mutemet kavil açmanın caiz olduğudur. Osmanlı kadınları ihtiyatlı davranarak elbiselerinin kollarının ucunu üçgen şeklinde uzun yaptırarak ellerinin üstünü örtmesini temin ederlerdi. Ayaklarda da ihtilaf vardır. Esah kavle göre avrettir. Zira ayağın üstü gösterilmesi yasak olan ziynet yeridir. “Kadınlar, gizledikleri ziynetleri bilinsin diye ayaklarını yere vurmasınlar!” ayet-i kerimesi bunu göstermektedir. Kollarda da ihtilaf vardır. Esah olan kolların avret olmasıdır.
Kadının sesi racih (tercih edilen) kavle göre avret değildir. İtimat edilen de budur. Bahr ve nehr’de böyledir. Mamafih Nevâzil’de buna muhalif kavl zikredilir ve Hazret-i Peygamber’in “Namazda olduğunu başkasına bildirmek gerektiği zaman tesbih erkeklere, el çarpmak ise kadınlara mahsustur” sözünü delil getirir. Kâfi’de “Kadın âşikâre telbiye yapamaz. Çünkü sesi avrettir” denilmiştir. Bu kavli tercih edenler de vardır. Muhît gibi. Hatta Feth, “Kadın sesini yükseltirse namaz bozulur” demiştir. Kurtubî gibi kadının sesi avret değildir diyenler ise şunu ilâve etmektedir: “Zekâsı kıt olanlar zannetmesinler ki biz kadının sesi avrettir, demekle konuşmasını kastediyoruz! Bu doğru değildir. Biz ecnebi erkeklerin hâcet düşerse kadınlarla konuşmasına cevaz veriyoruz. Yalnız kadınların yüksek sesle konuşmalarını, seslerini uzatmalarını, yumuşatmalarını ve ahenkli konuşmalarını câiz görmüyoruz. Çünkü bunlarda erkekleri kendilerine meylettirmek ve şehvetlerini harekete getirmek vardır. Kadının ezan okuması bundan dolayı câiz olmamıştır” (Şurutü's-Salât bâbı).
Kadının sesi racih (tercih edilen) kavle göre avret değildir. İtimat edilen de budur. Bahr ve nehr’de böyledir. Mamafih Nevâzil’de buna muhalif kavl zikredilir ve Hazret-i Peygamber’in “Namazda olduğunu başkasına bildirmek gerektiği zaman tesbih erkeklere, el çarpmak ise kadınlara mahsustur” sözünü delil getirir. Kâfi’de “Kadın âşikâre telbiye yapamaz. Çünkü sesi avrettir” denilmiştir. Bu kavli tercih edenler de vardır. Muhît gibi. Hatta Feth, “Kadın sesini yükseltirse namaz bozulur” demiştir. Kurtubî gibi kadının sesi avret değildir diyenler ise şunu ilâve etmektedir: “Zekâsı kıt olanlar zannetmesinler ki biz kadının sesi avrettir, demekle konuşmasını kastediyoruz! Bu doğru değildir. Biz ecnebi erkeklerin hâcet düşerse kadınlarla konuşmasına cevaz veriyoruz. Yalnız kadınların yüksek sesle konuşmalarını, seslerini uzatmalarını, yumuşatmalarını ve ahenkli konuşmalarını câiz görmüyoruz. Çünkü bunlarda erkekleri kendilerine meylettirmek ve şehvetlerini harekete getirmek vardır. Kadının ezan okuması bundan dolayı câiz olmamıştır” (Şurutü's-Salât bâbı).
Alakalı Başlıklar