Aynı şeyi 1918’de İttihatçılar da yaptı. Ama kompleks bürokratik muameleler sebebiyle herşeyi ortadan kaldıramadılar. Kaldı ki yaşayanların şahitliği az mıdır? Tarih metodolojisinde aslolan devlet kaydıdır, şahısların yazdığı ve söylediği ikinci planda tutulur, denirse, devlet kayıtları bile tam manasıyla güvenilmezdir. Zira bunları resmî kamu ajanları tutmuştur. İstedikleri gibi hadiseleri tahrif edebilirler. Nitekim Rusya ve Çin, Stalin ile Mao’nun yaptıklarını kabul etmiyor ve/veya tevil getirebiliyor. Ama olup bitenler gün ışığında işlenmiştir.