Bir asırda birden çok müceddid olabilir mi?
Olabilir. Tarihte emsali görülmüştür. Zaman içinde Müslümanların bir kısmı bozuldu. Yetmiş iki fırka meydana geldi. Fakat Müslümanların bir kısmının bozulması demek, İslamiyet'in bozulması demek değildir. Her asırda, her zaman, hiç bozulmayan sahabe-i kiramın yolundan ayrılmayan, hakiki, salih Müslümanlar da vardır. Hadis-i şerifte, “Her yüz senede bir müceddid zahir olur. Ümmetimin işlerini yeniler” buyuruldu. Birinci yüzyılda, Ömer bin Abdilaziz, zulümleri kaldırıp, adaletin esaslarını kurdu. İkinci yüzyılda, İmam-ı Şafii iman bilgilerini açıkladı ve fıkıh bilgilerini ayırdı. Üçüncü yüzyılda Ebu’l-Hasen Eşari Ehl-i sünnet bilgilerini şekillendirdi ve bidat sahiplerini susturdu. Dördüncü asırda Hakîm, Beyhekî ve benzerleri hadis ilminin temellerini kurdular. Ebu Hamid İsferaini ve benzerleri de fıkıh bilgilerini yaydılar. Beşinci asırda İmam Gazali yeni bir çığır açıp, fıkıh, tasavvuf ve kelam bilgilerinin birbirlerinden ayrı şeyler olmadıklarını bildirdi. Altıncı asırda Fahreddin-i Razi kelam bilgilerini, İmam Nevevi de fıkıh bilgilerini yaydı. Bu tasnif İmam Süyuti’nindir. Farklı listeler yapılabilir. Sultanlar içinde Ömer bin Abdilaziz, din ilimlerinde İmam Şafii, tasavvufta Maruf Kerhi, esrar bilgilerinde İmam Gazali, feyiz vermekte ve harikalar, kerametler göstermekte Abdülkadir Geylani, hadis ilminde Celaleddin Süyuti, tarikat, hakikat ve akaid bilgilerinin inceliklerini açıklamakta ve kalplere akıtmakta İmam-ı Rabbani müceddid idiler. Hepsi, İslamiyetin yayılmasına, kuvvetlenmesine hizmet ettiler. Müceddidler dünyanın her yerinde her asırda insanları irşat ettiler. Hiçbir suali cevapsız bırakmadılar. Müslümanları, bidat sahiplerinin ve dinde reformcuların yalanlarına aldanmaktan korudular. İslamiyet'in kıyamete kadar bozulmayacağını, Allahü teala haber vermiştir. Müceddidin, mübtedilerle mücadele edip dine sokulan bidatleri temizleyerek dini asli haline irca etmeye matuf çalışmış olması lazımdır. Müctehid olması, hatta derin alim olması icap etmez. Dine yenilik, hatta reform sokup da kendisini müceddid olarak tanıtanlarla, talebelerinin hüsnüzannı sebebiyle müceddid ilan edilenlere itibar edilmez. Tecdid, reform demek değildir. Her asrın müceddidi Resulullah ve sahabenin yolundadır.
Muhtelif kitaplarda bir asırda gelmiş müceddidler için çeşitli isimler verilir. Her birinin kriterleri az çok benzer. Şu liste de benim her asra göre tespit ettiğim isimleri havidir:
1-Ebu Bekr es-Sıddîk, Ömer bin Hattab, Muaviye bin Ebi Süfyan.
2-Ömer bin Abdilaziz, Kasım Bin Muhammed, İbn Şihab ez-Zühri, İmam Ebu Hanife, Mücahid, Yahya Bin Yamer
3-İmam Şafii, Ahmed Bin Hanbel, Cürcani, Cüneyd Bağdadi
4-Tahavi, Matüridi, Eş’ari, Taberi
5-Serahsi, İbn Abdilberr, Bakıllani, Nizamülmülk, Sultan Mahmud Gaznevi
6-Ömer en-Nesefi, Ebu Bekr İbni’l-Arabi, Kadı Iyad, Gazali, Abdülkadir el-Ceylani, Salahaddin Eyyubi
7-Şazeli, Kurtubi, Fahrürrazi, Nevevi, Beydavi
8-Seyyid Şerif Cürcani, Şatıbi, İbn Dakikılıyd, İbnürrifaa, Teftazani, Sultan Ferec, Şah-ı Nakşibend, Celaleddin Rumi, Ebu’l-Hasen es-Sübki, Taceddin İskenderani, Zehebi
9-Molla Fenari, Molla Hüsrev, İbn Haldun, Fatih Sultan Mehmed
10-İbn Kemal, Birgivi, Devani, Süyuti, Şarani, İbn Hacer el-Mekki, Sultan Selim Evvel
11-İmam Rabbani, Hayrü’r-Remli, Abdülmecid Sivasi
12-Abdülgani en-Nablüsi, Şah Veliyyullah Dehlevi, Sultan Alemgir
13-Şah Senaullah Panipati, İbn Abidin, Osman el-Fudi, Halid Bağdadi, Abdülaziz Dehlevi
14-Lüknevi, İbrahim Fasih Hayderi, Cevdet Paşa, Sultan Abdülhamid, Zeyni Dahlan, Ahmed Rıza Han Berilevi, Yusuf en-Nebhani, Bahit el-Mutii, Zahid el-Kevseri, Sabri Efendi, Abdülhakim Arvasi, Abdülhay el-Kettani
15-Abdülfettah Ebu Gudde, Mustafa Ahmed ez-Zerka, Said Ramazan el-Buti, Ömer Nasuhi Bilmen, Hüseyn Hilmi Işık