Gelişmiş Arama İçin Tıklayınız!

Hadislerde Türk kelimesi geçer mi?
Türk kelimesi Hazret-i Peygamber’in hadîslerinde de geçer: “Size ilişmedikleri müddetçe Türklere ilişmeyin. Zira ümmetimin mülkünü onların elinden ilk kapacak olan Beni Kantûra’dır” (Ebû Dâvud, Taberânî). “ Siz Türklerle dövüşmedikçe kıyamet kopmaz. Onlar çekirge gibi küçük gözlü, basık burunlu, kırmızı meşin gibi suratlı, aynı zamanda keçe ayakkabılıdır.” (Buhârî, Müslim) “ Türkler dünya ehlinin hepsine hâkim olurlar.” (Deylemî). “Âhir zamanda geniş yüzlü, küçük gözlü olan Beni Kantûra gelip Dicle nehir kenarına inerler. Basra halkından bir fırka bunlarla harbeder ve şehid olur.” (Ebû Dâvud). “Benim Türk adında bir ordum vardır. Onunla haddi aşanlara haddini bildiririm.” (Divanu Lügatit-Türk). “Hıfzın onda dokuzu Türklerdedir.” (Hatîb).

Ancak hadîslerde geçen Türk tabirinin, gerek ırk hususiyetleri ve gerekse tarihî hakikatler cihetiyle, Türkleri değil, Moğolları tarif ettiği anlaşılmaktadır. Kumral, buğday beniz, açık renk göz, orta boy gibi genetik hususiyetler taşıyan Türklerin, Moğollarla komşuluktan başka müşterek hiç noktaları yoktur. Türkler, Orta Asya’da yerleşen eski bir Âri ırkıdır. Hadîs âlimleri bu hadîslerde geçen Türkler ifadesini, Küffâr-ı Çin olarak tefsir etmiştir.

Türk ve Moğol adının ne zaman kullanıldığı mühimdir. Hazret-i Peygamber zamanında Hazar’dan Mançurya’ya kadar hâkim siyasi güç Göktürklerdi. Hâkimiyeti altında, Türkçe konuşan boylar, Fars orijinli Soğd gibi kavimler, muhtemel birtakım Çin ve Tibet menşeli kavimler, medeniyet ve kültür cihetinden sahip oldukları birçok şeyi Türklerden iktibas etmiş olan Moğol boyları vardı. Anakronizm diye bir şey vardır. Bir tabirin kullanıldığı yer ve zaman ve maksadı mühimdir. Mesela fiten hadislerinde mühim bir yer tutan ve Beni Asfar olarak adlandırılan Rumlara bakıldığında, ahir zamanda müslümanların Rumlarla Amik’te harb edeceği beyan olunur. Rum, o zamanki Romalıların ismidir. Bugün Roma İmparatorluğu yoktur. Peki şimdi Rum tabirinden ne anlamalıdır? Nasıl ki o zamanda Türkler Asya’da siyasi olarak hâkim bir ırk idiyse, şüphesiz Romalılar (Rumlar) Anadolu, Suriye, Avrupa ve Akdeniz’de asırlardan beridir hâkim güç idi. Beni Kantura’nın bir gün gelip Basra’yı istila edecekleri ve saltanatı ümmetin elinden alacağı anlatılır. Tarihi cihetten bakılırsa, bu hadise Hülagü liderliğindeki Moğol taifesinin Bağdad’ı işgalini ve İslam medeniyeti üzerindeki büyük tahribatı hatırlatır. Nitekim birçok hadis alimleri buradaki Türk’ten kastın, Moğollar olduğunu söyler. İmam Gazali bir eserinde İslam tebliğinin kendisine erişmediği halkları ikiye ayırır: Rum kafirleri ve Türk kafirleri. İmam Gazali, Selçuklu Sultanı Melikşah devrinde yaşadı. Herkes bilir ki Melikşah devrinde, Türkler ehli sünnetin kalesidir. Çin’den İznik’e kadar hâkim güçtür. Birkaç istisna hariç Türkler zaten İslamiyeti çoktan kabul etmiş ve kendi medeniyetlerini inkişaf ettirmişlerdir. İmam Gazali niye Türk kafiri tabirini kullanıyor? Bunu ulema izah etmiştir. Buradaki Türk’ten murad, Küffar-ı Çin, yani Hıtaylı ve Çinli kâfirlerdir. Rum kafirleri deyince umumen Avrupa bataklıklarında yaşayan birçok kavmi kastettiği anlaşılır.


15 Aralık 2023 Cuma
Alakalı Başlıklar