Sual
Hazret-i Muhammed’in Mekke’den Şam’a ticaret için giderken Hristiyan rahiplerle sohbet ettiği ve bunun fikriyatına katkıda/tesirde bulunduğu doğru mudur?
Cevap
Yahudi asıllı bazı müsteşrikler [oryantalistler] Hazret-i Muhammed’in İslâm hukuku hükümlerini Şam’a yaptığı seyahatlerde karşılaştığı Bahîra ve sonraki bir gidişinde Nastura isimli Hristiyan râhiblerden işittiğini söylerler. Tarihî gerçeklere göre, Hazret-i Peygamber Şam’a iki defa gitmişti ve birisinde çocuktu. Her ikisinde de Şam’a girmeksizin Busra’dan geri dönmüştür. İlkinde Râhib Bahîra, ikincisinde de Nastura ile karşılaşmaları, tarih kitaplarında edebî bir üslûpla tasvir edilir. Her iki râhib de Hazret-i Muhammed’de âhir zaman peygamberinin alâmetlerini gördüklerini beyan etmiştir. Böyle söyleyen kimselerin, kendisine Hristiyanlık ahkâmını telkin etmeleri beklenemez. Kaldı ki o zamanlar hiçbir yabancı lisan bilmeyen, hatta okuması ve yazması bile olmayan bir zâtın, bu kısa zamanlarda Yahudi ve Hristiyanlık esaslarını hâfızasına alarak söyleyebilmesi pek de mantıklı görülmüyor. Zaten bu seyahatler ticarî maksadlıydı. Bu husus Kur’an-ı kerimde, “Bu Kur’an, sana indirilmeden önce Sen bir kitaptan okumuş ve elinle onu yazmış değildin. (Eğer öyle olsaydı müşrikler Kur’an’ı başkasından öğrenmiş veya önceki semâvî kitablardan almış) derlerdi...” meâlindeki âyette ifâde olunmuştur (Ankebût: 48). Bunun bir benzeri de, Mekke’de yaşayan ve demircilik yapan Bel’am veya Âiş isminde Rum asıllı Hristiyan bir köleden işittiği iddiasıdır. Ehli kitap olduğu için kendisine yakınlık göstermiş olabilir. Ama basit bir köleden bu kadar mühim meseleleri öğrenmek akıl kârı değildir. Buna da Kur’an-ı kerim cevap veriyor: “Kur'an'ı muhakkak surette bir insan öğretiyor, diyorlar. Peygambere öğretiyor zannında bulundukları kimsenin dili yabancıdır; bu ise, Arapçadır.”
Alakalı Başlıklar