Sual
Cevap
Hutbe ibâdettir, ilim öğrenme vasıtası değildir. Müslüman için haftada bir gün hutbedeki iki kelime ile ilim öğrenilemez. Hutbede söylenecek sözler bellidir: Hamdele, salvele, tesbih, dua, âyet-i kerime ve nasihat. Cuma'ya devam eden müslümanlar, hutbede neler söylendiğini üç aşağı beş yukarı zaten bilir. Selçuklu ve Osmanlı Türklerinin lisanı Türkçe olduğu halde, Cuma hutbeleri asırlarca dine uygun olarak Arapça okunmuş; hutbenin mânâsını cemaate anlatmak üzere Cuma’dan önce vaazlar konulmuştu. Üstelik hadis-i şerifte "Hutbeyi kısa, namazı uzun tutunuz" buyurulmaktadır. Şimdi bunun tam hilâfı yapılmaktadır. Cuma hutbelerinin Türkçe okunması, 1927 yılında Tek Parti iktidarının müftüsü tarafından imamlara emredilmiştir. İmamlar, hutbenin sıhhatini muhafaza için yarısını eskiden olduğu gibi Arapça, yarısını hükümetin istediği gibi Türkçe okuyarak ortalama bir formül bulmuşlardır. Hutbede Türkçe dua okunması, cemaatin yüksek sesle âmin demesi ve hutbenin sonundaki “İnnallahe…” âyet-i kerîmesinin meâlini verilmesi âdeti, iki önceki diyanet işleri reisinin emriyle ortaya çıkmış garib tatbikatlardandır.