Gelişmiş Arama İçin Tıklayınız!

Hazret-i İsa öldü mü?

Hazret-i İsa Mesih ölmedi. Diri olarak göklere yükseltildi. Kıyamete yakın yeryüzüne inecektir. Buna inanmayan eğer bir ayet-i kerimeyi kafasına göre tevil ederek yapıyorsa, bidat sahibi olur. Böyle değilse, yani böyle şey mi olur, gibisinden söylüyorsa dinden çıkar. Müminler Kur’an-ı kerime kendi kafalarına göre mana veremez, Resulullah’ın ve onun vârisi olan ulemanın buyurduklarına tâbi olur.

Nisa suresinin 157. âyet-i kerimesinde “İsa aleyhisselamı öldürmediler, asmadılar. Ama bu hususta şüpheye düşürüldüler” buyuruldu. Yani asılan başkasını o zannettiler.

Tefsirler, mesela Kurtubî, Âlü İmrân sûresinin 55. âyet-i kerimesinde geçen teveffâ kelimesinin, burada “öldürmeksizin kabzederek göğe yükselteceğim” manasına geldiğini açıkça yazıyor. Bu lafz sıfattır. Müteveffike, yani seni öldüreceğim manasına gelmez. Müncid’de bile teveffa kelimesine “Hakkını tam olarak almak” manası verilmiştir. Bu, şanına layık olanı vermek demektir. Öldürmek manasında mecazen kullanılmaktadır. Yani bu ayet-i kerimenin meali, “Ben seni öldürürüm ve yükseltirim” demek değil, “Ben senin şanına layık olanı yaparım, meleklerin makamına yükseltirim” demektir. Allah dilerse yükseltir. İsa aleyhisselamı yükseltmeği dilemiş ve yükseltmiştir. İnsanlar tarafından öldürülmesini dilememiş ve onu öldürememişlerdir. Bunun için bazı tefsir âlimleri teveffi kelimesine “almak” manasını verip, “Yahudilerin katlinden hıfz etmek için, yerden seni kâmilen alır kabz ederim” meali ile tevil etmişlerdir.

“Senden evvel kimseye ölümsüzlük vermedik” mealindeki ayet-i kerime (Enbiya 34) bunun delili olamaz. Zira İsa Aleyhisselam Kıyamete yakın yeryüzüne inecek, bir müddet yaşayıp ölecektir. Yani ayet-i kerimenin manası zahir olacaktır. Nitekim başka âyet-i kerimelerde, İsa aleyhisselâmı öldürmediklerini, bu hususta şüpheye düşürüldüklerini ve İsa aleyhisselâma ölmeden (yani kıyamete yakın yeryüzüne inip ehli kitabı imana davet edip) bütün ehli kitabın kendisine iman edeceğini beyan buyuruyor ki, bu İsa aleyhisselâmın ölmediğinin delilidir.

Hazret-i İsa'nın ölüp birkaç saat sonra diriltilerek göğe yükseltildiğini söyleyen Vehb ve İbn İshak'tan mercuh bir kavil olsa da, kimse temelli öldüğünü söylememiştir. "Mi’râca gittiğim gece, birinci kat gökte Hazret-i Isa’yı, orta boylu ve hamamdan henüz çıkmış gibi kırmızı benizli gördüm" diye Resûl-i Ekrem’den rivayet olunan bir hadîs-i şerif vardır. Hazreti İsa’nın geleceği Kuranı kerim ayetlerinde üstü örtülü olarak bildiriliyor. Bir ayeti kerimede Hazreti İsa’nın diri olarak göğe kaldırıldığı bildiriliyor. Bir başkasında da (Nisa 159) kıyamete yakın Hazreti İsa vefat etmeden önce bütün ehli kitabın ona hakiki olarak iman edeceği bildiriliyor. Ehli kitab Yahudi ve Hıristiyanlardır. Yahudiler Hazreti İsa’ya peygamber olarak kabul etmediler. Hıristiyanlar da üçün biri olarak gördüler. Kıyamete yakın Hazreti İsa gökten dünyaya inecek. Hazreti Mehdi ile beraber dünyaya hâkim olacak. Böylece bir Müslüman hakimiyeti kurulacak. Hıristiyanlar biz Hazreti İsaya inanıyoruz diye kendilerine müddet verilmişti. Yahudiler ise biz Mesih bekliyorduk ama bu İsa değildi demişler, bu sebeple kendilerine mühlet verilmişti. Kıyamete yakın bu mühlet sona erecektir. Hazreti İsa her iki taifeye de hakikati bildirecektir. Böylece Ehli kitab bu hakikati görüp ona hakkıyla iman edeceklerdir. Domuzu öldürmesi, haçı kırması da Hıristiyanların dinlerinin gereği gibi yaptıkları işlerin aslında makbul olmadığını gösteren sembolik ifadelerdir. Domuzu Kuranı kerim yasaklamış ama Hıristiyanlar bize helaldir diyorlardı. Hazreti İsa öyle olmadığını gösterecek. Hazreti İsa yeryüzüne inmeyecekse, bu ayeti kerime niye indirilmiştir? İslamiyeti öğrenmede Kuranı kerim tek kaynak olmadığı malumdur. Hazreti Peygamber, buradaki bilgileri açıklayan ve ilave bilgiler veren sözler söylemiştir. Hazreti Muhammed, vefat ettiği yere, yani zevcesi Hazreti Aişe’nin odasına defnolundu. Sonra Hazreti Ebubekr, sonra da Hazreti Ömer buraya defnolundu. Burada tek kişilik bir yer kaldı. Hazreti Aişe vefat ettiğinde Baki kabristanına defnolundu. Niçin? Çünki bütün sahabiler, Hazreti İsa’nın kıyamete yakın dünyaya inip, yaşayıp, vefat edip, buraya gömüleceğini biliyorlardı. Kimden öğrenmişlerdi? Hazreti Peygamberden. Demek ki ilk Müslümanlar bile Hazreti İsa’nın geleceğinde tereddüt etmemişti. Müslümanlar, Hazreti İsanın mezarının yerini bile biliyorlar. Hıristiyanlar da Hazreti İsa’nın ineceğine inanıyorlar. Dinleri tahrife uğramış olsa bile burası doğru. Yahudiler de böyle bir mesihin geleceğine inanıyorlar. Bu neredeyse tevatür halini almış bir husus. Böyle bir şey Cenabı Hakkın kudreti dışında değildir.




21 Haziran 2010 Pazartesi
Alakalı Başlıklar