Bir “âb-ı lezîz” hikâyesi
SUYA VERİLEN PARAYA ACINMAZ!
Yemekle beraber, Garplılar şarap içip, “Suyu inekler içer” diyedursun; Şarklılar iyi sudan vazgeçmez; “Yemekle beraber içilen su, midenin debbağıdır” derler. Ama yemeğin hemen öncesinde veya sonrasında su içmek, hazma zararlı olduğu için tasvip edilmez.
Suya verilen paraya acınmaz. Suyun içimi hafif ve hoş olması; mideye ağırlık vermemesi, şişkinlik yapmaması aranır. Ortaçağ’da, mikrop üremeye elverişli olan durgun su kullanılması, üstelik hijyene dikkat edilmemesi, sâri hastalıklara yol açardı. Bu sebeple, Avrupalılar, temizlik yerine; içinde mikrop yaşamadığı için şarabı tercih etmişlerdir.
Su eksperi
Su, bir alışkanlık meselesidir. İnsanlar, alıştıkları suyu içerler. Su meraklıları uzak yerlerden, fıçılarla su getirtir.
İstanbul’da Beykoz’un Kaymakdonduran, Karakulak, Elmalı, Sırmakeş; Kâğıthane’nin Hamidiye; Alemdağı’nın Taşdelen, Sarıyer’in Çırçır, Hünkâr; Büyükdere’nin Sultan; ayrıca Yakacık ve Çamlıca’nın suları meşhurdur.
Ağzının tadını bilenler, bunlar arasındaki lezzet farkını ayırd eder; her suya dönüp bakmaz. Moltke der ki (1836): “Bizde şarap eksperleri nasıl tadarak şarabın bağını ve yılını keşfederlerse, bir Türk de bir içim suyu tadınca, şu veya bu pınardan geldiğini, Çamlıca’dan mı, Bugurlu’dan mı, Kestane suyundan mı Sultan suyundan mı alındığını söyler.”
Meşhur edebiyatçı Ahmed Midhat Efendi’nin Beykoz’taki bahçesinden iyi su çıkar; bunu satardı. Kayışdağı ve Hamidiye suyu, çeşmelerle şehre dağıtılırdı; ama ikinci sınıf sulardı. Halkalı’nın suyu boldur; fakat içimi iyi değildir.
Namık Kemal İntibah romanında, “Feyyaz-ı kudret, âlemde âb-ı hayat icadını irade etmiş olsaydı, o şerefi Çamlıca suyuna verirdi” der.
Kuyusuz ev
Akarsu pislik tutmaz
Köylük yerler neyse de, şehirlerin su ihtiyacı hep bir meseledir. Onun için nüfus hep sabit tutulmaya çalışılır. İstanbul’da ta Bizans zamanından beri Istrancalardan, Kemerburgaz, Belgrad ormanları ve Halkalı’dan şehre su getiren kemerler yapılmış; Sultan II. Mahmud’a kadar her padişah yenilerini yaptırıp, eskilerini tamir etmiştir.
Bu kemerler zamanla yükseltilir; havuzlar yapılır; bazen alçaltılır; suyun sürati dengelenir. Dolaplarla daha yüksek yerlere aktarılır. Bazen su terazileriyle hızı kontrol altına alınır. Bunlardan ayakta kalanlar hâlâ şehrin sağında solunda görülebilir. Bizans sarnıçların meşhur iki tanesi Binbirdirek ve Yerebatan, bugün turistlerin ziyaret ettiği yerlerdir. İslâm kültüründe durgun su yerine; pislik tutmadığı için akarsu makbul görüldüğünden; Osmanlılar bu sarnıçları, bahçe sulamada kullanmıştır.
Su bendleri ile gelen su; taksim veya maslak denilen yerlerde dağıtılarak çeşmelere verilir. Mahallelerde bir meydan, bir de köşebaşı (sokak) çeşmesi vardır. Halk buradan suyunu doldurur. Yemek, içmek, çamaşır, yıkanma, temizlik hep bu suyla olur.
Su hayrı makbuldür. “Günahı çok olan, bol su dağıtsın!” emrine uyarak, üç-beş kuruş biriktiren, çeşme yaptırır veya susuz bir beldeye künklerle su getirtir. Onu da yapamayan, sıcak günlerde evinin ya dükkânının önünde gelip geçene serin su dağıtır. Kırlık yerlerde, yol kenarlarına tahta su olukları konur; gelip geçenin içmesi için yakında oturanlar içine muayyen aralıklarla serin su ekler.
Su gibi aziz
“Âb-i lezîz” ve “nân-ı aziz” eski sofraların iki vazgeçilmezidir. Su ikram edene, “Su gibi aziz ol!” diye dua edilir. Yola gidenin ardından su gibi gidip gelmesi için su dökülür.
Dersini iyi ezberleyen, su gibi okur. Zorlu adamın suyuna gitmek lâzımdır. Kır atla yatan, ya suyundan alır; ya huyundan.
Öyleleri vardır ki, suya götürüp, susuz getirir. Bazen insan, sudan çıkmış balığa döner. Kimileri bir bardak suda fırtına koparır. Sulu limon makbuldür; sulu adam değildir. Suyun derin akanından, adamın yere bakanından korkulur.
Sokakta su dağıtan sebilci
Saka
Önceki Yazılar
-
AVRUPA ÇEKİ VE HAVALEYİ MÜSLÜMANLARDAN ÖĞRENDİ18.11.2024
-
İYİ DÜELLO YAPANLAR, KÖTÜ ASKER OLURLAR!11.11.2024
-
Ankara ve İngiltere hattında HASSAS DENGELER4.11.2024
-
TERÖRÜN ALTIN ÇAĞI!28.10.2024
-
SULTAN HAMİD’İN TEK VÂRİSİ YAHUDİ DİŞÇİ!21.10.2024
-
CASUSLAR SAVAŞI14.10.2024
-
Türkiye ve İngiltere Hattında KAYIKÇI KAVGASI7.10.2024
-
ZAMAN SANA UYMAZSA SEN ZAMANA UY!30.09.2024
-
TÜRKLERİN BİNLERCE YILLIK HUKUK ve ADALET MACERASI23.09.2024
-
93 HARBİ FACİASINA BÜROKRASİ SEBEP OLDU16.09.2024