Tasavvuftaki çile ve riyazet usulü ne zaman başladı?
Çile, Farsça kırk demektir. Arapça’da erbain denir. Bu, tasavvufta bir yetişme usulüdür.

Musa Aleyhisselamın Tur dağında kırk gün riyazet yaptığı Kur’an-ı kerimde anlatılır. Hadis-i şerifte, “Kırk gün ihlasla ibadet edenin diline hikmet yerleştirilir” buyuruldu. Resulullah’ın itikafa girmesi de bu kabildendir. Sahabe arasında nefsinin mübah arzularına muhalefet eden, hatta nefsinin istemediği şeyleri yapmaya itina edenler vardı. İlk asır sufilerinde bu, sistemli bir hal aldı. Bilhassa Ebu Said Ebu’l-Hayr’dan sonra tasavvufta muayyen bir dereceye varabilmek için çile çekmek zaruri görüldü. Nakşibendi yolunda müride çile çekmek lazım gelmez. Ancak mürşid namzetleri için müridlerinin manevi hallerini anlamak için zaruridir.


31 Ocak 2024 Çarşamba
Alakalı Başlıklar