Nörologlar, hür iradenin bir yanılsama olduğunu, insanın tercihlerinin, gen dizilimi, aile, çevre, cinsiyet, doğum yeri, tahsil ve terbiye gibi insanın dahli bulunmayan unsurlarla teşekkül ettiğini söylüyorlar. Hatta övülen veya yerilen hasletlerin dahi  (çalışkanlık, cimrilik gibi) bir takım genlerle tayin olunduğunu iddia ediyorlar. Böyle ise insanın imtihana tâbi tutulması nasıl izah edilir?
İnsan, hür iradesiyle, genlerin teşkil ettiği karakterini değiştirebilir. Din, bunu emreder. Mesela cimri, zekât, sadaka, fıtra vererek, kurban keserek, misafire ikram ederek, cimri karakteri istikametinde hareket etmemiş olur. Bunun karakterini değiştirmesi mümkün değildir. Ama din, bu kadarını, yani karakterindeki kötülüklerin üzerini örtmeyi kâfi görmektedir. “Allah’ın ahlâkı ile ahlâklanınız” hadîs-i şerifi bunu göstermektedir. Tabiatı dine uygun olanlar ise avantajlı gibi görünmektedir. Bunlar ihsana kavuşmuştur; ama bu da hesaba tâbidir.


20 Ağustos 2014 Çarşamba
Alakalı Başlıklar