Hadis-i şeriflerde, Allahü teâlânın ilk yarattığı şey hakkında muhtelif ifadeler var. Kalemdir, nurdur, Resulullah’ın ruhudur diye geçiyor. Bunların arası nasıl bulunur? “Allahü teâlâ kendi nurundan cevheri yarattı” hadis-i şerifinde geçen cevher ne mânâdadır?
Kalem, kaderdir; nur, Resulullahtır. Farklı itibarlara göre ilk yaratılan farklı olabilir. Allah katında hiçbir şey eski veya yeni değildir. Zira zamandan münezzihtir. Cevher, bir şeyin aslı, özü demektir. Şevâhid’de diyor ki: Allahü teâlâ zâtından başka bir şeyin bulunmadığı sonsuz öncelerde, önce kendi zât-ı mukaddesine, orada vâsıta olmaksızın yapdığı ilk tecellîde, herşeyin aslı önce Allahü teâlânın kendisinde idi. Bu mertebede, mevcûdâtın hakîkatleri zât-ı ilâhîden ayrı olmadıkları gibi, birbirinden de farklı değil idi. Diğer mevcûdâtın hakikatleri, o hakîkatin cüz’leri ve tafsilâtıdır. Onların sûreti ile vâki’ olan tecellîler, gayb âleminde, o hakîkatin sûretindeki tecellîden yayılmıştır. O hakîkatin varlık sûreti, önce rûhlar mertebesinde mücerret bir cevherdir ki, Şâri’ (Resûlullah aleyhisselâm) buna bazen akıl, bazen kalem, bazen rûh veya nûr buyurmuştur. Hadîs-i şerîflerde; “Allahü teâlâ önce aklı yarattı.”, “Allahü teâlâ önce kalemi yarattı.”, “Allahü teâlâ ilk önce benim ruhumu veya nurumu yarattı.” buyurulmuştur. Farklı ifadeler, değişik itibarat sebebi iledir.


12 Mart 2013 Salı
Alakalı Başlıklar