Prof. Dr. Ekrem Buğra Ekinci
  • Biyografi
  • Kitaplar
  • Makaleler
    • Aktüel
    • Akademik
    • English
    • Arabic
    • Diğer Diller
  • Programlar
    • Televizyon
    • Radyo
    • Youtube
  • Yazışmalar
    • Tüm Sualler
    • Sual Başlıkları
    • Sual Gönder
  • Biyografi
  • Kitaplar
  • Makaleler
    • - Aktüel
    • - Akademik
    • - English
    • - Arabic
    • - Diğer Diller
  • Programlar
    • - Televizyon
    • - Radyo
    • - Youtube
  • Yazışmalar
    • - Tüm Sualler
    • - Sual Başlıkları
    • - Sual Gönder

Sual Başlıkları

“ Namazın Vacipleri”

için arama neticeleri gösteriliyor
  • Sual: 4 rek’atlik bir namazın 2. rek’atinde oturmayı unutup kalksak ve daha fâtihayı okumadan bunun farkına varsak o zaman ne yapmalıyız?
    Cevab: Devam edilir. Namazın sonunda sehiv secdesi yaparız. Çünki ilk oturuş vâcibdir. Ama kalkınca, yani dizler yerden kesildiği andan itibaren artık geri dönülmez.
    21 Haziran 2010 Pazartesi
  • Sual: Üç mekruh vakitte, secde-i tilâvet ve secde-i sehv câiz olmadığına göre, bir kişi ikindiyi kerahat vaktinde kılıyor olsa, secde-i sehv gerektiren bir iş yapsa, namazı secde-i sehv yapmadan mı bitirir? Bu kişi vâcibi terkettiği için o namazı iâde etmesi ona vâcib olmaz mı?
    Cevab: Kerahat vaktinde o vaktin ikindisinden başka bir namazı kılmak mekruh olduğu gibi, bu namazdaki bir vâcibin terkinden dolayı secde-i sehv yapmak da mekruhtur. Kerahat vaktinde secde-i sehv yapmak, namaz içindeki bir vâcibin terkinden doğan mekruhtan daha kerih görülmüştür. Vâcibi kasden terk eden vakti içinde iade eder; vakit çıktıktan sonra iadesi vâcib veya müstehabdır. Sehven terk eden ise iâde etmez. Sehv secdesi yapar. Bunu da unutursa bir şey gerekmez.  Nitekim namazın (abdest almak, necasetten taharet, kıbleye dönmek gibi) şartlarından birini de unutarak veya bunlarda yanılarak namaz kılan kimse için vakti içinde iade farz; vakit çıktıktan sonra müstehabdır.
    21 Haziran 2010 Pazartesi
  • Sual: Yanlışlıkla secde-i sehv yaptığını anlayan tekrar secde-i sehv eder mi?
    Cevab: Yapar. Sağa selâm verip yapmış ise, vâcib olan selâmı vermiş olacağından yapmasına gerek kalmaz. Ancak vâcib olan selâm konusunda ihtilâf olduğundan, bazı âlimler sola da selâm vermek vâcibdir dediği için, ihtiyaten secde-i sehv yapar.
    21 Haziran 2010 Pazartesi
  • Sual: İlmihalde “Fâsid olan farzı iâde etmek farzdır. Tahrîmî mekrûh bulunan her nemâzı ve fâsid olan sünnet ve nâfile nemâzları iâde etmek vâcibdir” diyor. Namazı başı açık kılmak mekruh olduğuna göre, böyle iade etmek vâcib midir?
    Cevab: Tahrîmî mekruh bulunan namazdan maksat vâcibin kasden terk edildiği namaz demektir. Böyle bir namazın iadesi vakit çıkmış olsun olmasın vâcibdir. Vakit çıkmamışsa vâcib, çıkmışsa müstehap diyenler de vardır. Namazın mekruhlarından bazısı tahrîmen mekruh olmakla beraber, böyle namazı iade etmek vâcib değil, sünnettir. Cemaatle namaz kuvvetli sünnet ve kasden terki tahrîmen mekruh olduğu halde, ulemâ bunun iadesine vâcib değil sünnet demişlerdir. Vâcibi unutarak terk eden kimse secde-i sehv yapar. Bunu da unutursa bir şey lâzım gelmez. İâde kasden terktedir. Hatta namazın farzlarını bilmeden terk eden kimse de vakit çıkmadan fark ederse iade eder. Vakit çıktıktan sonra iade etmesi müstehaptır. Kasden abdesti sıkışıkken veya resme karşı yahud başı açık kılınan namazın iadesi sünnet veya müstehaptır. Unutarak veya zarureten böyle kılmışsa iade gerekmez.
    10 Ekim 2010 Pazar
  • Sual: Farz namazda fâtihadan evvel yanılarak sûreye başlansa, sonra hatırlayıp fâtiha okunsa ne lâzım gelir?
    Cevab: İbni Âbidin hazretleri diyor ki: Fâtiha'yı sûrenin bütününden önce okumak vâciptir. Hatta Bahr’de ulemanın beyanına göre evvelâ yanılarak sûreden bir harf okur da sonra hatırlayarak Fâtiha'yı ve sûreyi okursa secde-i sehiv yapması lâzım geldiği yazmaktadır. Buradaki harften murad hakikî harf mi, yoksa kelime midir? Bunu Fethu'l-Kadîr sahibi bir rükn edâ edilecek (üç defa sübhanallah diyecek) kadar diye kayıtlamıştır. Demek ki fâtihadan önce sureye başlasa veya başka bir şey okusa, bu da bir rükn mikdarı, yani üç defa sübhanallah diyecek kadar sürse secde-i sehv gerekir.
    23 Kasım 2010 Salı
  • Sual: Teşehhüdü (Ettehiyatüyü) yanlışlıkla kıyamda fatihadan evvel veya sonra okuyana ne lâzım gelir?
    Cevab: Teşehhüdü fâtıhadan evvel okumuş ise bir şey lâzım gelmez, çünki Fâtihadan evveli senâ mahallidir. Ama Fâtihadan sonra okumuş ise esah kavle göre secde-i sehv lâzım gelir. Çünki burası sûre okunacak yerdir. Ettehiyatü okununca, vâcibi terk veya tehir etmeye sebep olur. (Fetâvâ-yı Hindiyye, Secde-i Sehv bâbı)
    2 Şubat 2011 Çarşamba
  • Sual: Hangi hallerde sehiv secdesi yapılır?
    Cevab: Sehv (yanılma) secdesi, son oturuşta ettehiyatüden sonra sağa selam verilip iki secde hâlinde yapılır. Sonra ettehiyatü, salli barik, Rabbena âtinâ okunup iki tarafa selâm verilerek namaz bitirilir. Namaz kılan, namazda farz olan bir şeyi, bilerek veya unutarak terk ederse, namazı bozulur. Eğer birf arzı unutarak geciktirirse sehv secdesi lâzım olur. Eğer bir vâcibi, unutarak terk ederse, namazı bozulmaz. Fakat sehv secdesi yapması lâzım olur. Eğer kasten terk ederse, namazı bozulmaz. Fakat noksan olur. Secde-i sehv vâcib olmaz. Yeniden kılması vâcib olur. Kılmazsa günahkâr olur. Eğer bir sünneti kasten terk ederse, mekruh olur. Fakat namazı bozulmaz. Sünneti unutarak terk ederse secde-i sehv gerekmez.
    Namazda birkaç kere sehv secdesi icap etse bir kere yapmak yetişir. İmamın yanılması, kendisine uyanların da secde-i sehv yapmalarını gerektirir. İmama uyan yanılırsa, kendisi imamdan ayrı secde-i sehv yapmaz.
    Secde-i sehvi yapmak için, ettehiyyatü okunup, bir tarafa selâm verildikten sonra, iki secde yapıp oturulur ve (Tehıyyât), (Salli ve bârik), (Rabbenâ) duâları okunarak namaz tamamlanır. İki tarafa selâm verdikten sonra veya hiç selâm vermeden de secde-i sehv yapılabilir ise de böyle yapmak mekruhtur.
    Namazda on sekiz şeyin değişmesi, az ve çok yapılması, gecikmesi secde-i sehve sebep olur:
    1- Oturması lâzım gelen yerde kalkmak. (Meselâ birinci oturuşu unutup ayağa kalkmak. Artık geri dönmez, sehv secdesi yapar).
    2- Kalkması gereken yerde oturmak. (Meselâ ikinci rek’ate kalkacakken unutup oturmak).
    3- Sesli okuması gereken yerde, gizli (hafi) okumak
    4- Gizli (hafi) okuması gereken yerde, sesli okumak. (Cemaatle namaz kılarken sabah, akşam ve yatsı namazının ilk iki rek’atinde imam yüksek sesle okumalıdır. Okumazsa sehv secdesi yapar. Öğle ve ikindide de içinden okumalıdır. Yüksek sesle okursa sehv secdesi gerekir.)
    5- Düâ okunacak yerde, Kur’ân-ı kerîmden okumak. (mesela ettehiyatü yerine Kuranı kerim okursa).
    6- Kur’ân-ı kerîmden okunacak yerde düâ okumak. (Meselâ, Fâtiha sûresi yerine Ettehıyyâtü düâsını okumak gibi. Burada Fâtiha terk edilmiş oluyor.)
    7- Namazı tamamlamadan selâm vermek. (Son oturuşta oturup ettehiyatüyü tamamlamadan selâm vermek)
    8- Tamamlamış olduğu namazdan sonra ayağa kalkmak.
    9- Farzların ilk iki rek’atinde, sünnetlerle vitir namazının her rek’atinde Fâtiha okumayı unutmak.
    10- Farzların ilk iki rek’atinde, sünnetlerle vitir namazının her rek’atinde Fâtiha’dan sonra bir sure veya üç âyet okumayı unutmak.
    11-Fâtihayı sure veya üç âyetten sonra okumak.
    12-Fâtihayı birden fazla defa okumak.
    13- Bayram namazı tekbirlerini terk etmek.
    14- Vitir namazında kunut duâsını terk etmek.
    15-Seferî olan dört rek’atli namazları iki rek’at kılması gerekirken üçüncü rek’ate kalkmak.
    16-Secdeleri birbiri ardına yapmamak.
    17-Oturuşlarda ettehiyatüyü unutmak.
    18-İlk oturuşta ettehiyatüden sonra bir şey okuyarak üçüncü rek’ati geciktirmek. (Meselâ Allahümme salli ala Muhammed’e kadar okusa sehv secdesi gerekir.)
    8 Ağustos 2011 Pazartesi
  • Sual: Bayramda farz namazlardan sonra ne söylenir?
    Cevab: Arefe günü sabah namazının farzından hemen sonra (Allahümme entesselâm…)’dan önce teşrik tekbirleri söylenir. Her farzda böyle yapılır. Bayramın dördüncü günü ikindi namazında sonuncusu söylenir. Teşrik tekbirleri şöyledir: Allahü ekber Allahü ekber lâ ilâhe illallahü vallahü ekber Allahü ekber ve lillahil hamd. Bunlar Hanefî mezhebinde vâcibdir. Unutulursa artık sonra söylemek gerekmez.
    13 Şubat 2012 Pazartesi
  • Sual: Namazda son oturuşta esselâmü aleyküm dedik, ama sağ tarafa başımızı çevirmeyi unuttuk. Daha sonra başımızı sağa çevirip tekrar selâm verdik. Bu şekilde namaz, sahih olur mu?
    Cevab: Başı sağa ve sola çevirmek sünnettir. Es-selâmü demek vâcibdir.
    23 Mart 2012 Cuma
  • Sual: Birinci rek’atte zammı sure okumayı unutan ikinci ve üçüncü rek’atta okuyamaz mı? İllâ üçüncü ve dördüncü rek’atte mi okumalıdır?
    Cevab: Zammı sureyi mahallinde unutan, başka rek’atte okumaz. Sehv secdesi yapar. Son iki rek’atte zammı sure okumak câiz ise de, vâcib olan sûrenin yerine geçmez ve secde-i sehvi düşürmez.
    30 Mart 2012 Cuma
  • Sual: Vitri kılarken birinci rek’atte normal ayağa kalktım; ikinci rek’atte oturunca birinci rek’atteyim zannederek ettehiyyatüyü yarıda kesip hemen ayağa kalktım. Gerisini buna uygun tamamladım. Yani sonra iki kere oturdum. Dışarıdan arkadaş ikaz etti. Ben ona itibar etmeden sehv secdesi yaparak namazı tamamladım. Namazım oldu mu?
    Cevab: Yanlış olmuş. Madem birinci veya ikinci rek’atte olmak arasında tereddüd edildi, oturmaya ve ettehiyatüye devam edip sonra ayağa kalkıp tekrar oturup, sonra ayağa kalkıp tekrar oturmalı, böylece ve sonra sehiv secdesi yapılmalıydı. Ama namaz sahihtir. Zira vitirde ilk oturuş vâcibdir. Unutarak ayağa kalkan geri dönmez ve sehiv secdesi yapar. (İbni Abidin-Vitr ve Nevafil Babı)
    4 Nisan 2012 Çarşamba
  • Sual: Mâlikî mezhebini taklid eden Hanefî, dört rek’atlik farz namazda ka’de-yi âhireden sonra yanılıp kalksa ve secde etmeden hatırlamasa, son iki rek’ati nafile olarak farz eda edilmiş oluyor. Mâlikî mezhebinde selâm farz olduğuna göre, son verilen selâm iki namaz için de sahih oluyor mu?
    Cevab: Selâmın farz olmasının bununla alâkası yoktur. Altınca rek’atin sonunda zaten selâm verecektir. Bu tek bir namazdır, son iki rek’ati nâfileye sayılır.
    4 Nisan 2012 Çarşamba
  • Sual: Secdede burnu yere değdirmek farz mıdır? Burun az bir müddet havada kalmış olsa sonra hatırlayıp değdirsek namaz bozulur mu?
    Cevab: Vâcibdir. Bozulmaz.
    6 Nisan 2012 Cuma
  • Sual: Mekruh vakitte namaz kılınca bunun iadesi vacip olmaz deniyor. Bu ifadeden ne anlamak gerekir? İkindiyi kerahet vaktinde kılan, öğleye 20 dakika kala namaz kılan bir kimse, bu namazların içerisinde ki vâciplerden birini terk edince o namazı iade etmesi vacip olmaz mı?
    Cevab: Vâciblerinden birisi kasden terk edilen namaz, iade ve kazâ edilir. Sadece mekruh vakitte kılındığı için bir namaz iade veya kazâ edilmez.
    13 Nisan 2012 Cuma
  • Sual: İlk teşehhüde ettehıyyatünün yarısından az bir kısmını okudum. Kalan kısmını o anda hatırlayamadım namaz sonunda secde-i sehv yapacak mıydım?
    Cevab: Teşehhüdün tamamlanması vâcibtir. Zira onun bir kısmını okumak teşehhüd yerine geçmez. Hatırlayamamak veya okumayı unutmak, secde-i sehv gerektirir. (İbni Abidin)
    22 Nisan 2012 Pazar
  • Sual: Hanefî mezhebinde tek tarafa es-selâmu demek vâcibdir. Mâlikî mezhebini taklid edenler için bundan fazla bir şey var mı?
    Cevab: Mâlikî mezhebinde esselâmü aleyküm demek gerekir.
    13 Mayıs 2012 Pazar
  • Sual: Namazda selâm, başı çevirmeye başlayınca mı, yoksa çevirdikten sonra mı verilir?
    Cevab: Başı sağa çevirmeye başlarken ilk selâma da başlar; başı tamamen sağa çevirdiğinde bu selâmı bitirir. Başı sola çevirmeye başlarken ikinci selâma başlar. İmama uymuş ise, imam ile beraber selâma başlar ve bitirir. Şâfiî’de olduğu gibi Hanefîde de imam sağa selâm verdikten sonra sola selâm verilebileceğini de söyleyen âlimler vardır.
    3 Temmuz 2012 Salı
  • Sual: Vitr namazı cehrî kıraat ile kılınır mı?
    Cevab: Sabah, akşam ve yatsı namazları ile vitr namazı cemaat ile kılınırken cehrî kıraat ile kılmak vâcibdir. Bunlar yalnız kılınırken cehrî kıraat ile kılınabilir. Sabah, akşam ve yatsı namazı gündüz cemaatle kazâ edilirken cehrî kıraat edilir. Gece kılınan nâfile namazlar da cehrî kıraat ile kılınabilir.
    11 Eylül 2012 Salı
  • Sual: İmam esselâmü aleyküm ve rahmetullah diyecek yerde, unutup esselâmü alâ rasulillah dese, sonra cemaatin ikazı ile doğrusunu söylese ne lâzım gelir?
    Cevab: Selâm vermek vâcibdir. Esselâmü demek kâfidir. Esselâmü deyince vâcib yerine gelir. İkaza veya secde-i sehve gerek yoktur.
    19 Mayıs 2013 Pazar
  • Sual: İmam ilk oturuşu unutup ayağa kalktı. Cemaat ikaz edince geri döndü. Sehv secdesi veya namazı iade etmek gerekir mi?
    Cevab: İmam ilk oturuşu unutarak terk etmiş ve dizleri de yerden kesilmişse artık geri dönmez. Cemaat de onunla kalkar. Namazı tamamlayıp, sehv secdesi yaparlar. Cemaatin ikaz etmesi yersizdir; çünki imamın artık geri dönmesi caiz değildir. İmam eğer ilk oturuşa geri dönerse, namaz bozulmaz; ama isâet etmiş olur. Namazın sonunda secde-i sehv yapar. Sahih olan budur. İmam ilk tahiyyatta oturmaz, namaz bitince secde-i sehv de yapmazsa, hataen kalktığının farkında değildir. Bu namazı iade etmek gerekmez. İlk oturuşu kasden terk edince de, istisnaî olarak secde-i sehv lâzım gelir. İmam kasden ayağa kalkmış ve secde-i sehvi de kasden terketmişse iade lâzımdır. Bazı âlimlere göre farz olan kıyamı, farz olmayan bir amel ile geciktirdiği için namaz bozulur demişlerdir. (İbni Abidin, Secde-i Sehv bahsi)
    29 Mayıs 2013 Çarşamba
  • Sual: Secdede burnu yere koymanın hükmü nedir? Alın veya burundan hangisi önce yere konur?
    Cevab: Hanefî’de vâcibdir. Şâfiî’de alnı koymak kâfidir. Önce burun, sonra alın konur.
    15 Haziran 2013 Cumartesi
  • Sual: Namazda ilk oturuşta (ka'de-i ûlâda) teşehhüd (ettehiyyâtü) okumanın hükmü nedir?
    Cevab: Namazda ilk oturuşta (ka'de-i ûlâda) teşehhüd (ettehiyyâtü) okumak esah kavle göre vâcibdir. Son oturuşta da vâcibdir. (Nimet-i İslâm)
    28 Temmuz 2013 Pazar
  • Sual: Namazdan kendi fiili ile çıkmak farz mıdır?
    Cevab: İmam Ebu Hanife’ye göre farzdır. Namaz tamam olduktan sonra namaza zıd bir iş yapmak, yürümek, konuşmak, yemek, abdestini bozmak bu kabildendir. Ama mezhebin sahih kavline göre kendi filiyle namazdan çıkmak bilittifak farz değildir. Binaenaleyh mesela son oturuşta tehiyyattan sonra abdesti bozulsa, namaz tamamdır. Farz yerini bulmuştur. Ancak tekrar abdest alıp vâcib olan selâmı vermesi gerekir, yoksa namazı eksik kalır.
    30 Aralık 2013 Pazartesi
  • Sual: Tek başına farzı kılan kimse, gündüz, kıraati, tesbihleri veya tehiyyatı yüksek sesle okusa, ne lâzım gelir?
    Cevab: Gece namazlarında kıraati âşikâre (açık) ve gündüz namazlarında hafi (gizli) yapmanın vâcib olması, imama mahsustur. Tek başına kılana vâcib değildir. Dolayısıyla aksini yaparsa, sehv secdesi lâzım gelmez. Zâhirü’r-rivâye böyledir. Dua, senâ ve tehiyyatta açık okumak, imam da olsa, yalnız kılan da olsa sehv secdesi gerektirmez. (İbni Abidin, Namazın Vâcibleri)
    21 Temmuz 2014 Pazartesi
  • Sual: İmam, ikindi namazının farzında, sehven ettehiyatüyü unutsa, secde-i sehv de yapmasa, cemaate de söylemese, ne lâzım gelir?
    Cevab: İlk ve son oturuşta tehiyyat okumak vâcibdir. Unutarak terk etmek secde-i sehv gerektirir. Bu da unutulmuş ise birşey gerekmez. Kasden terkedilmişse, iade lazımdır. Cemaatten de imkânı olanlara söyler veya söylemez.
    27 Mart 2015 Cuma
  • Sual: Teşrik tekbirlerinin üç defa söylenmesi müstehab mıdır?
    Cevab: Teşrik tekbiri ki, teşrik günleri tekbîri demektir, vaciptir. ‘Sayılı günlerde Allahı Zikredin’ âyet-i kerimesi ile (Bakara: 184) meşru olmuştur. Arefe günü sabah namazından itibaren, bayramın son günü ki, Zilhiccenin on üçüncü günüdür, ikindi namazına değin her farz akîbinde alınır. Yani, zikrolunan müddet içindeki yirmi üç vakit namazı müteakip, birer kere: «Allahu ekber allahu ekber lâ ilâhe illâllahü vellâhu ekber allahu ekber ve lillâhil-hamd» denilir. Teşrik tekbiri, Hanefî’de tehlîlden evvel iki ve tehlilden sonra yine iki tekbir ile bir hamdeleden ibarettir. Şâfiî’de tehlilden evvel üç tekbirdir. Yalnız kılan, cemaatle kılan, imam, imama uyan ve yalnız kılan, şehirli ve köylü, mukim ve seferî, erkek ve kadın hep alır. Erkekler yüksek sesle, hanımlar kısık sesle alırlar. Bunlar İmameyn’e göredir ve fetvâ da böyledir. İmam Ebu Hanife’ye göre, teşrîk tekbîrleri, Arefe günü ile bayramın birinci günü ikindi namazına kadar sekiz vakit namazın ardından cemaatle kılana mahsustur. Mesbuk dahi lâhik gibi, kılamadığı rek’atleri kazâ ettikten sonra tekbir alır. Mesbuk tekbiri imam ile dahi alsa, namazı fâsid olmaz. İmam üzerinde, secde-i sehv var ise, evvelâ onu îfa edip, sonra teşrik tekbîrini, alır. Teşrik tekbîrini, zikrolunan, teşrik günleri vakitlerinde, kılınan namazların edâ ve kazâlarında vâcib olduğundan, teşrik günleri namazları, vakitlerinde edâ edilmeyerek, diğer günlerde kazâ olunacak olursa, tekbirler kazâ olunmaz. Teşrik tekbirini unutan, hatırladığı anda getirmesi gerekmez. (Nimet-i İslâm)
    2 Eylül 2017 Cumartesi
  • Sual: 4 rekatlik farz namazın son iki rekatinde zammı sure okuyan farzı geciktirmiş olmuyor mu?
    Cevab: Vâcib gecikmiyor. Çünki burası kıraat mahallidir. Son iki rekatte zammı sure okumak caizdir. Caiz olan şey niye sehv secdesi gerektirsin?
    31 Mart 2019 Pazar
Prof. Dr. Ekrem Buğra Ekinci
  • TR
  • EN
© 2019
  • Anasayfa
  • Biyografi
  • Kitaplar
  • Makaleler
    • - Aktüel
    • - Akademik
    • - English
    • - Arabic
    • - Diğer Diller
  • Programlar
    • - Televizyon
    • - Radyo
    • - Youtube
  • Yazışmalar
    • - Tüm Sualler
    • - Sual Başlıkları
    • - Sual Gönder