Sual
Cevap
Mevdudi’nin çok tesirinde kalan Seyyid Kutb’un bu faaliyetleri, Mısır’da fitne çıkarmasına, on binlerce Müslümanın zindanlarda çürümelerine, çoklarının ölmesine sebep oldu. Kendisi de daha evvel Melik Faruk’u devirip iktidara gelmesine yardım ettiği Nâsır tarafından 1966’da idam edildi. İlmi, aklı ve ihlası olmayan din adamları tarih boyunca, hep böyle felaketlere sebep olmuşlardır. İslam bilgilerini sessizce yayan ilim ve akıl sahibi müslümanlar, hep muvaffak olmuştur. Cihad, Seyyid Kutb’un anladığı gibi değildir. Eğer cihad ile emri marufu iyi anlamış olsaydı, kendi başını yemez ve binlerce Müslümanı felakete sürüklemezdi.
Seyyid Kutb’un idamı dinî değil, siyasî sebeple idi. Dinen şehid sayılamaz. Zira İbni Abidin’de diyor ki: Masiyet (kötülük) için sefere çıkan kişi, bu seferde ölürse şehid olmaz. Asabiyet ve zulüm için harbedip de yaralanan ve ölen kimse de böyledir. Seyyid Kutb ve onu gibilerin yaptığı iş, masiyete ve müslümanların zarar görmesine sebep olmuştur. Bu sebeple dinen şehid sayılmazlar.