Sakal-ı şerifin ehemmiyeti nedir? Neden 40 kat beze sarılmaktadır?
Resulullah aleyhisselâmın eşyası, hatta kestiği tırnak ve saçlar, arkadaşları Sahâbe-i kiram tarafından teberrük edilmek (bereketlenmek) üzere toplanırdı. Nitekim Hazret-i Peygamber’in sakalından Amr bin Âs’ın nezdinde saklanan birkaç taneyi vefatında gözlerinin üzerine konmasını vasiyet etmişti. Kur’an-ı kerimde, Hazret-i Yakub’un görmeyen gözlerinin, Hazret-i Yusuf’un gömleği sürülerek açılması hâdisesine kıyasen, Müslümanlar Hazret-i Peygamber’in eşyasına şifa ve sair maksatlarla müracaat etmiştir. Hastalananlar, Hazret-i Ayşe’deki gömleği öper; Ümmü Seleme’deki bir tutam saçın konduğu suyu içerdi. Hâlid bin Velid, bütün muvaffakiyetlerinin başında taşıdığı bir sakal-ı şerîf sâyesinde olduğunu söylemiştir. Her asırdaki Müslümanlar, bu eşyayı ibâdet edilecek değil, teberrük olunacak, yani bereketlenecek, peygamberi hatırlatacak, zikir ve salavat söylenecek vesileler olarak görmüştür. Bu sayede Hazret-i Peygamber’e ait eşya titizlikle saklanarak sonraki nesillere intikal etmiştir. Bu sakalın kimden kime intikal ettiğini gösteren silsilenâmeler de beraberinde hıfz edilmiştir. Bu gibi mukaddes eşyanın muhafazasına da itina edilmiştir. Hürmeten ziynetli kutular içinde muhafaza edilmiş; kat kat süslü bezler içine sarılmıştır. Bu âdetin nereden geldiği bizce malum değildir. Ama her açılışı, ziyaret için bekleyenlerin ruhen hazırlanmasına, bu arada salavat getirmesine sebebiyet verdiği için makbuldür. İslâmiyette 3, 7, 8, 12, 40 gibi bazı sayılara ehemmiyet verilmiştir. Âyet-i kerimelerde ve hadîs-i şeriflerde bazı hayırlı ameller için bu sayılar zikredilmektedir.


21 Haziran 2017 Çarşamba